Depremin gölgesinde Türkiye-Ermenistan ilişkileri

Deprem sonrasında yaşanan bu diplomatik adımlar Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin halihazırdaki normalleşme çabalarına katkı sağlayabilir mi?

ALİN OZİNİAN 19 Şubat 2023 GÖRÜŞ

Türkiye ve Ermenistan İkinci Karabağ Savaşı ardından başlayan yeni dönem “normalleşme” ilişkilerinde son elle tutulur gelişme 1 Ocak’ta gerçekleşmişti; iki ülke arasında doğrudan hava kargo ticareti başlamıştı.

2022 yılının temmuz ayında bu adım geleceğinden haber edilmişti kamuoyu. İki ülke Dışişleri Bakanlıkları, Türkiye ve Ermenistan arasındaki kara sınırının iki ülkeyi ziyaret eden üçüncü ülke vatandaşlarının geçişine mümkün olan en yakın zamanda açılması üzerinde mutabakata varıldığını bildirmişti:

“Türkiye ile Ermenistan arasındaki kara sınırını iki ülke vatandaşları değil, bu ülkeleri ziyaret eden üçüncü ülke vatandaşları “kullanabilecek” ve iki ülke arasında doğrudan hava kargo ticareti de mümkün olan en yakın zamanda başlatılacak.”

Türkiye ve Ermenistan normalleşme süreci özel temsilcileri Büyükelçi Serdar Kılıç ve Ermenistan Parlamentosu Başkan Yardımcısı Ruben Rubinyan, Viyana’da gerçekleştirdikleri dördüncü görüşmelerinin ardından imzaladıkları yazılı açıklamada bu hususları detayları ile belirtmişlerdi. O dönem yaşanan gelişmeleri, bu köşedeki “Türkiye-Ermenistan “normalleşmesinde” neredeyiz?” yazımda yorumlamaya çalışmıştım.

Bu gelişmelerinin ardından, iki ülkenin Avrupa Futbol Şampiyonası Euro 2024 elemelerinde aynı gruba düşmesi, kaderin yine-yeniden bir cilvesiydi sanki. 25 Mart 2023’te Ermenistan’da ve 8 Eylül 2023’te Türkiye’de iki ülkenin milli takımının karşılaşacak olması, uzun yıllardır süreci takip edenler için bir “déjà vu” idi.

Pek çok uzman 15 yıl önceki gibi iki ülke liderlerinin maçlara gideceğini ve bir çeşit yeni/ikinci “futbol diplomasisi” yaşanabileceğini düşünüyordu.

Takip edilen bu sürecin bir felaket ile hızlanacağı sanırım kimsenin aklından geçmiyordu. Türkiye’de 6 Şubat’ta yaşanan ve onbinlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olan korkunç deprem sonrasında Ermenistan bir hamle yaptı.

Türkiye’nin diplomatik ilişkisinin olmadığı ve Karabağ sorunu nedeniyle kara sınırını kapalı tuttuğu komşusu deprem sırasında Türkiye’ye yardım elini uzattı. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan bir taziye mesajı yayınladı, ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı arayarak Türkiye halkına başsağlığı diledi ve dayanışma mesajlarını iletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da Paşinyan’a dayanışma için teşekkür etti ve Türkiye hükümetinin Ermenistan’ın desteğine büyük değer verdiğini belirterek, bu adımın iki ülke arasındaki diyaloğu daha da derinleştireceğinin altını çizdi.

Ermenistan taziyenin ardından bir kurtarma ekibi de gönderdi. Adıyaman şehrindeki arama kurtarma çalışmalarına katılan ekibinin de katkısıyla iki genç kadını sağ olarak kurtarmayı başardılar.

Ermenistan uzattığı yardım elinden memnun olunduğunu anlayınca yetinmedi ve Türkiye’ye beş TIR’la yaklaşık 100 tonluk yardım malzemesini 11 Şubat’ta Adıyaman ve Kahramanmaraş’a gönderdi. Tırlar 1993’te kapanan Türkiye-Ermenistan arasındaki Margara/Alican Sınır Kapısı’ndan geçti. Böylece tam 30 yıldır kapalı olan sınır kapısı insani yardım için açılmış oldu. Alican Sınır Kapısı, son olarak 1988’de Ermenistan’da yaşanan depremde kullanılmış, Türk Kızılayı tarafından toplanan yardımlar buradan geçirilerek afet bölgelerine gönderilmişti.

15 Şubat’ta ise bir başka tarihi olay gerçekleşti ve Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan Türkiye’yi ziyaret etti. Mirzoyan, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüştü. Görüşmede Çavuşoğlu “Bugünkü ziyaret ve bu zor günlerde göstermiş oldukları dayanışma ve bize verdikleri destek son derece anlamlıdır şeklinde konuştu ve şunları ekledi:

“Bu 3 ülke (Azerbaycan) samimi adımlar atarsa Güney Kafkasya’da kalıcı barışı ve huzuru tesis edebiliriz ve Güney Kafkasya’nın kalıcı istikrarı bu bölgenin ekonomik kalkınması bakımından da son derece önemlidir. Özellikle Kovid’den sonra ve Ukrayna savaşından sonra Doğu-Batı Orta Koridoru son derece önem kazandı. Dolayısıyla bu güzergahta olan ülkeler olarak sadece kendi bölgemizin istikrarı ve kalkınması için değil, özellikle Asya ve Avrupa’nın işbirliğinin artırılması yönünde atacakları adımlara da önemli katkılar sağlayabiliriz.”

Bu zor günlerinde Ermenistan’ın dostluk elini uzattığını hatırlatan Çavuşoğlu, “Ermenistan, Gölcük depremi sırasında da ülkemize yardım malzemesi göndermiştir. 1988 yılında Ermenistan’daki deprem halen daha hafızamızdaki yerini koruyor; o depremin ardından Türkiye’nin yardımları, Alican Sınır Kapısı’ndan geçirilerek Ermenistan’a ulaştırılmıştır. Aynı sınır kapısından Ermenistan’ın insani yardımları ülkemize geldi. Bu dayanışmamızı devam ettirmemiz gerekiyor” dedi.

Toplantıda Mirzoyan ise “Bugün bizim görüşmemiz birçok insanın hayatının kaybına yol açan afetle ilgilidir. Fakat bu zor anda Türkiye’de bulunarak bir kez daha bölgede barış inşa etme konusunda ve özellikle Türkiye’yle ilişkilerin tamamen normalleşmesi, diplomatik ilişkilerin kurulması ve Ermenistan ile Türkiye arasındaki sınırın tamamen açılması konusunda Ermenistan Cumhuriyeti’nin hazırlığını ve isteğini bir kez daha burada teyit etmek istiyorum” dedi.

Mirzoyan ayrıca iki ülke arasındaki sınırda yer alan tarihi Ani köprüsünü ortaklaşa onarmak ve sınır tamamen açılmadan ilgili altyapıyı halletmek konusunda anlaştıklarını da ekledi.

Bu samimi sözler, Avrupa Birliği’nin Güney Kafkasya Özel Temsilcisi Toivo Klaar tarafından da olumlu karşılandı. Ermenistan Dışişleri Bakanı Ararat Mirzoyan’ın Türkiye ziyaretine ilişkin olarak “Bu, Ermenistan’ın ihtiyacı olan komşusunu destekleme kararının ardından tarihi bir ziyarettir. Umarım Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde gelecek gelişmelerin habercisidir” dediği bir tweet attı.

Ermenistan’ın Türkiye ile ilişkilerin normalleştirilmesi süreci Özel Temsilcisi Ruben Rubinyan ve mevkidaşı Büyükelçi Serdar Kılıç da oldukça olumlu yorumlarda bulundu.

Erdoğan hükümetinin “ortağı” MHP lideri Devlet Bahçeli, Ermenistan karşıtı görüşleri olduğu bilinse de geçen haftaki konuşmasında Ermenistan’a teşekkür etti. Bu da olası yakınlaşma için sanırım sembolik bir işaretti.

Deprem sonrasındaki bu diplomatik adımlar Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin halihazırdaki normalleşme çabalarına katkı sağlayabilir mi?

Hızlıca hatırlayalım – Ermenistan bağımsızlığını kazandığında Türkiye ilk tanıyan ülkelerden olmuştu. Ancak Karabağ’da Ermenilerin kendi kaderini tayin hakkını kullanmak ve özerkleşmek istemesi ve Azerbaycan ile yaşanan savaş sonrasında Türkiye 1993 yılında kara sınırını kapattı.

Uzun süre donuk olan ilişkiler 2008-2009 yılında futbol diplomasisi olarak adlandırılan sürecin ardından yeniden canlandı ve 2009 yılında normalleşme yönünde protokoller imzalandı. Ancak Azerbaycan tarafının Türkiye üzerine kurduğu baskı nedeniyle ilişkiler yeniden buzdolabına kaldırıldı.

2020 yılında Azerbaycan’ın Karabağ Özerk Bölgesine karşı başlattığı savaşta Türkiye Azerbaycan’a Türkiye’deki hükümet yetkililerinin sözleri ile “her türlü desteği” verdi. Savaşın ardından imzalanan ateşkes ve ilişkilerin önündeki “Karabağ engeli ve 6 rayonlar” konusu fiili olarak “çözüldüğünden” dolayı Türkiye ve Ermenistan ile normalleşme görüşmeleri başladı.

6 Şubat depremi sonrasında Türkiye’nin dış politikada sorun yaşadığı hatta savaşla tehdit ettiği bazı ülkeler Türkiye’ye büyük destek verdi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ve İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen de aynı Mirzoyan gibi Türkiye’ye gelerek destek veren Dışişleri Bakanları arasında yer aldı.

Bu AKP’nin tabanına pompaladığı “dış düşmanlar paradigmasını” içten içe yıksa da, kısa vadede sanırım Erdoğan’ın dış politikada hızlı bir makyaj yapmasına, “komşularının da desteklediği AKP hükümeti” imajına pozitif etki edecek.

Paşinyan hükümetinin Türkiye’ye yaptığı yardımın zamanlaması, yaklaşık iki aydır Azerbaycan tarafından Karabağ ve Ermenistan’ı bağlayan tek karayolu olan Laçin Koridoru’nun kapatılarak Karabağ’ın abluka altına alındığı bir döneme denk geldiği için ayrıca önemli. Abluka sebebi ile yaşanan insani kriz; enerji, gıda ve ilaç kesintisi Ermenistan ve Karabağ’daki Ermenilerin büyük tepkisine yol açıyor.

Paşinyan’ın Türkiye ile ilişkileri desteklemesi – dış politikadaki başarı ve Ermenistan’ın sınırlarının açılması için aldığı bu karar, kaybettiği ikinci Karabağ savaşının ardından iç siyaset açısından riskler taşısa da, Ermenistan tarafı sınırın açılması konusunda daha önceki hükümetler gibi net ve iradeli.

Geçen normalleşme denemeleri sırasında Azerbaycan’ın negatif etkisinin, bu kez neye evirileceği ve atılan adımların nihai hedefe ulaşıp ulaşmayacağını tahmin etmek güç olsa da, öncelikle bu sürecin sadece Türkiye-Ermenistan ilişkileri olarak görmemek gerekli.

Kasım 2020’de Rusya’nın aracılığı ile imzalanan Ateşkes Protokolü ve daha sonra da ulaşım koridorlarının açılmasıyla ilgili olarak 11 Ocak 2020’de Putin, Paşinyan ve Aliyev arasında Moskova’da imzalanan protokollerini detaylı okuyunca, bölgesel koridorların bu belgede ne kadar büyük bir önem arz ettiğini, bu anlamda bölgede kapalı sınır olmamasının hedeflendiğini görüyoruz.

Türkiye-Ermenistan normalleşmesi bu süreç Batı’nın desteğini alsa da Rusya’nın başını çektiği hatta ateşkesle kurguladığı “açık bölgesel koridorlar planı”nın bir bölümü hatta düğümü. Türkiye için diplomatik olduğu kadar, ticari kar edilebilecek yeni bir “bölgesel rota”.

Türkiye’de büyük yıkıma yol açan Kahramanmaraş depreminin ardından Mayıs veya Haziran aylarında Cumhurbaşkanlığı ve Genel seçimler yapılması öngörülüyor. Ülke büyük bir ekonomik krizden geçiyor ve Erdoğan hükümeti özellikle Batılı ülkeler ile ilişkileri yeniden yapılandırmak istiyor. Bundan dolay Ermenistan ile pozitif bir gündem yakalayıp Batı başkentleri nezdinde puan toplamak istemesi makul.

Ermenistan açısından da bu adımlara devam etmek, iç siyasetteki riskleri saymazsak, mantıklı. Bölgede kendin güçsüz olan ülkelere askeri bir tehdit olan Erdoğan yönetimi ile iyi ilişkiler içinde olmak kısa vadede göreceli olarak olası bir yeni savaş riskini azaltabilir.

Diğer yandan kapalı sınırların açılması Ermenistan’ın geneline ve özellikle Türkiye’nin sınır bölgesindeki illerine önemli bir ekonomik canlanma getirebilir.

WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com