Fehmi Koru: "Hayati Yazıcı ve MKYK üyesi Orhan Miroğlu’ndan, ‘Milli Devlet iradesi’ adına, görev unvanlarını bırakmaları istenecek mi? Yoksa Başdanışman Mehmet Uçum’dan kenara çekilmesi mi istenecek? Mehmet Uçum Külliye’den ayrıldığında mesajında hep büyük harfle başlattığı ‘Devlet’ de oradan ayrılmış mı olacak?"
Van’da en yüksek oy alan DEM Partili Abdullah Zeydan’ın mazbatasının alınması ve akabinde YSK’nın mazbatanın geri verilmesine karar verilmesine giden süreçte yaşanan olaylar, Saray ile AKP arasında kavgaya neden oldu. Abdullah Zeydan’a mazbatasının geri verilmesini doğru bulan AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, mesajını kısa süre sonra silse de Saray’da MHP’ye yakın olan Erdoğan’ın danışmanı Mehmet Uçum’dan “devlet” vurgulu “iktidardaki isimleri not ediyoruz” şeklinde açıklama gelmesi tartışmalara neden oldu.
Mehmet Uçum’un açıklamasına başka bir AKP’li isim Orhan Miroğlu’ndan yanıt geldi. AKP MKYK üyesi Miroğlu, “Van’da mazbatanın hak eden sahibine, YSK onayından geçmiş ve seçilmesinde bir engel görülmemiş DEM Adayı Abdullah Zeydan’a verilmemesini doğru bulmayan partinin kurucusu arkadaşlarımız ve milletvekillerimiz şu bu sayılacak ve susturulacaksa- seçim yenilgisinin en büyük kısmı Kürt mahallesinde yaşanmışken- parti içindeki Kürt aktörlerin fikirlerini özgürce ifade etmelerini nasıl bekleyebiliriz? Onlar da “devletin istediği doğrultuda konuşmazlarsa” kayıt altına mı alınacaklar, film başa sarılıp “aslında bölücü” mü sayılacaklar?” diyerek Uçum’un açıklamalarına en açıktan tepki gösteren AKP’li oldu.
Aday tercihlerinin, hemen son birkaç seçimde değişmeden devam eden siyasi vitrinin, Kürt muhafazakarları HÜDA- PAR ve YRF’a, seküler Kürtleri’de CHP ve DEM’e ‘havale etme’ ve ‘ mecbur etme’ siyasetinin, başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, partinin karar organlarına uzanan bilgi…
— Orhan Miroğlu (@OrhanMiroglu) April 4, 2024
Gazeteci Fehmi Koru, Van üzerinden Saray ile AKP arasında yaşanan kavgaya dikkat çektiği yazısında, “Hayati Yazıcı ve MKYK üyesi Orhan Miroğlu’ndan, ‘Milli Devlet iradesi’ adına, görev unvanlarını bırakmaları istenecek mi? Yoksa başdanışman Mehmet Uçum’dan kenara çekilmesi mi istenecek?” sorularını yöneltti.
Koru’nun yönelttiği en kritik soru ise şu oldu: “Mehmet Uçum Külliye’den ayrıldığında mesajında hep büyük harfle başlattığı ‘Devlet’ de oradan ayrılmış mı olacak?”
UÇUM’UN İDDİASINA İLİŞKİN BİR TAVIR ALINACAK MI?
Fehmi Koru’nun yazısındaki ilgili bölüm şöyle:
“Uçum’un ‘neo liberal zehirle zihin dünyalarını batıcılığa teslim eden’ dediği ve amaçlarının ‘Türkiye’yi batının egemen güçlerine teslimi’ olduğu iddiasını seslendirdiği kesimlerin yalnızca muhalefet saflarında olmayıp ‘iktidar içinde’ de bulunduğu tespiti istikametinde bir tavır alınacak mı?
Sözgelimi Hayati Yazıcı ve MKYK üyesi Orhan Miroğlu’ndan, ‘Milli Devlet iradesi’ adına, görev unvanlarını bırakmaları istenecek mi?
Yoksa, seçim öncesinde Batı ile iyi geçinme yollarını aramaya başlamış ve Hazine Bakanı Mehmet Şimşek ile Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan’ın bir hafta sonra ABD’ye gönderileceği haberi dün alınmış olan AK Parti’de, bu tür arayışları ‘batıcılığa teslimiyet’ olarak gören başdanışman Mehmet Uçum’dan kenara çekilmesi mi istenecek?
Mehmet Uçum Külliye’den ayrıldığında mesajında hep büyük harfle başlattığı ‘Devlet’ de oradan ayrılmış mı olacak?
Belki bugün de bu merakımı giderecek gelişmeler yaşanır.”
