Doktor ‘çok geç kalmışsın’ dedi, KHK’lı öğretmen aynı gün hayatını kaybetti

"Eşim tahliye olunca hemen tedavi sürecine başladık. 4 Aralık'ta doktor ‘Çok geç kalmışsın, hemen ameliyat olman lazım’ diyerek Ankara'ya sevk etti. Biz yola çıkamadan yaşadıklarına kalbi dayanamadı ve o gün öldü.'

SEVİNÇ ÖZARSLAN 27 Aralık 2023 GÜNDEM

Münevver-Mehmet Burhan bir görüş gününde.

Çorum Anadolu Özel Eğitim Lisesi’nde turizm ve otelcilik alanında meslek öğretmeni olarak görev yaparken ihraç edilen, ardından tutuklanan KHK’lı öğretmen Mehmet Burhan, tahliye olduktan bir ay sonra 4 Aralık 2023’te Çorum’da hayatını kaybettiği öğrenildi.

Kalp hastası olan eşinin Çorum L Tipi Cezaevinde tutukluyken 10 ay revire çıkarılmadığını ve yaşadığı süreç nedeniyle tedavisinin geciktiğini söyleyen KHK’lı öğretmen Münevver Burhan, “Eşim tahliye olunca hemen tedavi sürecine başladık. 4 Aralık’ta Hitit Üniversitesi Hastanesi’ne gittik. O gün doktor ‘Çok geç kalmışsın, 3 yıl ömrün kalmış, hemen ameliyat olman lazım’ diyerek Ankara’ya sevk etti. Biz daha yola çıkamadan yaşadıklarına ve duyduklarına kalbi dayanamadı ve o gün öldü.” dedi.

DENETİMLİ SERBESTLİK MERKEZİNDE İMZA ATARKEN FENALAŞTI

Eşinin denetimli serbestlik hakkı verilerek tahliye edildiğini söyleyen Münevver Burhan, “Hastanede kalbin tam durumunu görmek için ilaçlı film yapalım dediler, tomografi çektiler. İlacın da etkisiyle hastanede mide bulantısı başladı. İlaçtandır diye üzerinde durmadılar, kuvvetli bir ilaç, etkisi böyle oluyor, bol bol su için, tomografi CD’sini alın, direkt beklemeden Ankara’ya gidin, dediler, durumu bu kadar ciddi yani. CD’yi almaya gittiğimizde, titreme, üşüme başladı. Denetimli serbestlikle tahliye olduğu için saat 16.00’dan önce izin için oraya gitmesi gerekiyordu, hastaneden çıktık, oraya gittik, ben aşağıda bekliyordum, imza atarken fenalaşmış, istifra etmiş, yatırmışlar, herkes başına toplanmış, ambülansı aradık, acile gittik… Eşim üşüyor titriyor, tansiyonu, şekeri düşmüş, çıkartamadılar, ilacın ağır etkisi, duydukları hepsi, kalbini iyice yordu, zaten çok az kan pompaladığı için öyle gitti.” diye konuştu.

Gülen cemaatine yönelik soruşturmalar kapsamında 27 Temmuz 2016’da Çorum’da gözaltına alınan KHK’lı öğretmen Mehmet Burhan, 21 gün gözaltında kaldıktan sonra tutuklandı. Dört ay sonra eşi de gözaltına alındı. 2 Kasım 2016’da kendisi ifadeye vermeye gittiği halde gözaltına alınan Münevver Burhan da 21 gün gözaltında kaldı. 21 Aralık 2016’da tutuklanan Münevver Burhan, sendikaya üyelikle ilgili yapılan baskında tutuklanan tek kadındı.

“BİZDEN KURBAN PARASI TOPLUYORDU”

Münevver Burhan’a Bank Asya’ya para yatırmak, çocuklarını kapatılan kolejlere göndermek, sendikaya üye olmak, bir tanığın “Bizden Kurban parası topluyordu” ifadesine dayanılarak 6 yıl 3 ay, eşine de aynı gerekçelerle 6 yıl 6 ay ceza verildi.

“Bu sürecin bu kadar uzayacağını düşünmedik, ameliyat olacaktı ama tutuklama gözaltı, derken olmadı. Yaşadığımız süreç, eşimin tedavi olmasına engel oldu.” diyen Münevver Burhan maruz kaldıkları hukuksuzlukları Kronos’a anlattı:

“İkimiz de 1 Eylül 2016’da Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ihraç olan öğretmenleriz. Ben teknoloji tasarım öğretmeniyim, ortaokulda derse giriyordum. Eşim turizm ve otelcilik alanında meslek öğretmenliği yapıyordu. İkimiz de İskilipliyiz. Eşim Çorum’da çok sevilen bir öğretmendi. 15 Temmuz’dan hemen sonra ilk onu gözaltına aldılar, 21 gün sonra tutukladılar.

4 ay sonra beni gözaltına almaya geldiler. Ben o gün evde yoktum. Yolda öğrendim. Annem çocukların başındaydı. 2 Aralık 2016’da kendim ifade vermeye gittim, eşim tutuklu olduğu için, çocuklar için bırakırlar diye düşündüm ama tabi ki gözaltına alındım. Ben de 21 gün gözaltında kaldım. 23 erkek arasında tek bayandım, sendikaya üyelik operasyonu yapmışlardı. Tek kadın olarak belki beni bırakırlar diye düşünüyordum.

“GENÇ HAKİME O KADAR ÇOK BASKI YAPTILAR Kİ…”

Nöbetçi hakim genç bir bayandı. Mahkemede ifademi alırken çok nazik davrandı. Savcıyla görüş talep ettim, o da genç bir savcıydı, eşim içerde, çocuklarım var, beni bırakmanız bu kadar zor olmamalı dedim, bunları konuşmak istemediğini söyledi. Emniyet o kadar baskı kurdu ki, kadın hakim o baskıdan herkesi tutuklattı, odasına gide gele kadına çok baskı yaptılar…

Sendikada Kadın Kolları Başkanı olarak görevim vardı. Bank Asya dediler, bankada para var dediler, çocuklarımın okulu, kolejdeydiler zaten, dernek üyeliği var mıydı yok muydu hatırlamıyorum, bir de gizli tanık varmış; “Kurban zamanı Peygamber Efendimiz bize kurban keserdi, biz de onun adına kurban keselim diye bizden yardım talep ediyordu.” İfade bu. Bundan başka bir cümlesi yok.

10 ay cezaevinde kaldım ve 6 yıl 3 ay ceza vererek beni 5 Ekim 2017’de tahliye ettiler. Eşim de 21 Ekim 2017’de çıktı. Çalışmaya başladı, düzenimizi sağladık ama benim dosyam çok hızlı onandı ve 16 Mayıs 2019’da tekrar tutuklandım. Benim içeri girmem, eşimin yıkımı oldu zaten, bir ay içinde 15 kilo verdi, çok üzüldü. Aşırı fedakar, özverili, kendinden başka herkesi düşünen bir insandı.

Ben içerideyken onun cezası onanmış ve İstanbul’a giderken Mayıs 2021’de yolda tutuklanmış, o yüzden bir süre İzmit Kandıra Cezaevinde kaldı. Aynı nedenlerle eşime de 6 yıl 6 ay ceza vermişlerdi. Eşim hakkında tanıklık yapan biri vardı, beyninde tümör çıktı, mahkemelere sedyelerle getirip götürdüler, onun tanıklığı kabul olmadı, daha sonra büyük acılar çekerek vefat ettiğini öğrendik.

“DİLEKÇE YAZMAMA RAĞMEN 10 AYDIR REVİRE ÇIKARMADILAR”

Eşim Kandıra’da bir süre kaldıktan sonra Çorum’a geldi. 19 Mart 2022’de ben, 31 Ekim 2023’te de eşim tahliye oldu ama kalp rahatsızlığı artık bayağı ilerlemişti. Bu konuda bana hiçbir şey söylemeyen eşim, ‘Bir kalp doktoru ayarla, dilekçe yazıyorum, beni revire çıkarmıyorlar’ demişti. Dilekçe yazmasına rağmen 10 ay revire çıkarmadılar. Artık en sonunda ‘Hastalığımı size ispat edebilmem için kalp krizi mi geçirmem lazım’ dedikten sonra götürmüşler, önce kardiyolojiye göründü, bir hafta sonra kalp damar bölümüne götürmüşler, hemen ameliyat olman lazım demişler. Çıkmasına 3-4 ay vardı, o yüzden hapiste ameliyat olmak istemedi, ben kendisine keşke olsaydın dedim, ‘Burada çok zor, ameliyat sonrası cezaevi hijyen, bakım her şey sıkıntı… O yüzden o zaman ameliyat olmadı.

Çocukluğundan beri kalp kapakçıklarında sıkıntı vardı, kapakçıklar birbirine yapışmış, çok az kan pompalandığı için kalbin yapısı bozulmuş. Çorum’daki doktor, burada ameliyat edemeyiz, masada kalırsın, diye Ankara’ya sevk etmişti. Bu sürecin bu kadar uzayacağını düşünmedik, ameliyat olacaktı ama tutuklama gözaltı, derken olmadı. Yaşadığımız süreç, eşimin tedavi olmasına engel oldu. Büyük bir kalp ameliyatı olduğu için cezaevi sürecinde bunu yaşamak istemedi, ben cezaevindeyken de tek başına bunu yapmak ona zor geldi. 36 gün dışarda kaldı, hemen tedaviye başladık ama nasip olmadı.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram