Van'ın seçilmiş belediye başkanı Abdullah Zeydan'ın 'memnu hakları geri alındı' denilerek seçilme hakkının elinden alınması tepkiyle karşılandı. Hukukçu ve siyasi parti temsilcileri hukuksuzluğa dikkat çekerek karardan geri dönme çağrısı yaptı.
Van’ın seçilen Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’ın memnu hakkı Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla mesai bitimine 5 dakika kala geri alındı.
Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Yargı aracı kılınarak seçme ve seçilme hakkına müdahale girişimini kabul etmiyoruz. Van halkının iradesine saygı gösterin” dedi.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı seçilen Serra Bucak ve Doğan Hatun da yaşananlara tepki gösterdi. Bucak ve Hatun, halkın iradesine saygı duyulması çağrısı yaptı.
TEMELLİ: TÜM DEMOKRATİK KAMUOYUNA ÇAĞRI…
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Van halkı, 31 Mart’ta kayyıma, talana, savaşa ‘HAYIR’ dedi. Sandıktan çıkan sonuca saygı duyacaksınız! Van halkının iradesine karşı geliştirilen bu kirli, hukuk tanımaz oyunları reddediyoruz. Tüm demokratik kamuoyunu bu irade gaspı karşı mücadele etmeye davet ediyoruz.”
‘SİYASİ BİR PUSUDUR’
DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varlı da “Bu siyasi pusudur, ahlaksızlıktır vicdansızlıktır. Türkiye toplumu bu siyaset anlayışını çöpe attı anlayın artık. Van Halkı Başkanları Olarak Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal’i seçti. Van halkı iradesine sahip çıkacak!” dedi.
‘HAZMEDEMEDİNİZ’
DEM Parti Van Milletvekili Neslihan Şedal, tepkisini şöyle dile getirdi: “Bu halk, dünya da eşi benzeri olmayan yasa tanımamazlığınıza ve usulsüz kararlarınıza karşı yine eşi benzeri olmayan bir zaferle iradesini ortaya koydu. Ve siz hazmedemediniz! Bu bir siyasi darbe girişimidir! Bu bir gasp girişimidir! Tanımadık, tanımayacağız!”
İHD: YENİ BİR KAYYIM ATAMA ŞEKLİDİR
İnsan Hakları Derneği, Zeydan’ın seçilme hakkının geri alınmasıyla ilgili yaptığı açıklama şöyle:
“Uzun yıllar hukuksuz bir şekilde cezaevinde kalan Abdullah Zeydan tüm şartları yerine getirerek Van Belediye Başkanlığına adaylığını koydu. Yüksek Seçim Kurlu Zeydan’ın adaylığını kabul etti ve Abdullah Zeydan 31 Mart seçimlerinde büyük bir oy farkı ile Van Belediye Başkanı seçildi. Belediye başkanlığına başvuru yaparken memnu haklarının iadesi konusunda iade kararı veren mahkeme maalesef ki seçimlerin ardından kendi kararlarını geri aldı ve memnu haklarının iadesi kararını ortadan kaldırdı. Bu, yargının araç olarak kullanılarak Abdullah Zeydan’a halkın iradesine ve Van Belediyesi’ne yeni bir kayyum atama şeklidir. Bu konuda öncelikle ana muhalefet partisini ve tüm demokratik kamuoyunu tepki göstermeye davet ediyoruz İnsan hakları savunucuları olarak bu yargı darbesini asla kabul etmiyoruz” dedi.
‘VAN’IN BAŞKANI İKİ MİSLİ OY KAZANAN ZEYDAN’DIR’
DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çandar da sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Çandar, “Seçim hırsızlığına son verilmeden, halkın iradesi tümüyle yerine gelmeden seçim bitmeyecek. Van’ın Başkanı AKP’nin iki misli üstünde kazanan Abdullah Zeydan’dır! Şırnak’ı Kars’ı Bitlis’i halka iade edeceksiniz. Kürt illeri haritada mosmor çizilecek, demokrasi baharı çiçek açacak” dedi.
ZEYDAN, OCAK 2022’DE TAHLİYE EDİLMİŞTİ
Abdullah Zeydan, HDP eş genel başkanları ve milletvekillerine yönelik 4 Kasım 2016’da yapılan eşzamanlı operasyonlarda 12 kişiyle birlikte gözaltına alınmış sonrasında ise tutuklanmıştı.
“Örgüt propagandası”, “suçu ve suçluyu övmek”, “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlemek” ve “örgüte üye olmakla” suçlandı. Hazırlanan iddianamede Zeydan’ın 20 yıla kadar hapsi istenmişti.
Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan yargılamada heyet, eyleme katıldığı için Zeydan’a “örgüte yardım”dan beş yıl, “örgüt propagandası yapmak”tan üç yıl bir ay 15 gün hapis cezası vermişti. Zeydan, toplamda sekiz yıl bir ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmıştı.
HDP Eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile birlikte Edirne Cezaevi’nde bulunan Zeydan, Ocak 2022’de tahliye edilmişti.
MEMNU HAK NEDİR?
Türk Ceza Kanunu’nun 1. kitabının “Yaptırımlar” başlıklı 3. kısmının “Güvenlik Tedbirleri” başlıklı 2. Bölümü’nde yer alan 53. maddesinde düzenlenmekte. TCK’nin 53. maddesine göre hak yoksunluğu kural olarak, kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkûm olunması durumunda, mahkûm olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmayı ifade etmekte.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
HAKLARI KULLANMAKTAN YOKSUN BIRAKMA ŞARTLARI
Kısacası belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma için aşağıdaki şartların olması gereklidir. Bunlar:
İşlenen suç kasıtlı suç olmalıdır.
Hapis cezasına hükmedilmelidir.
Fail 18 yaşını doldurmuş olmalıdır.
Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aşağıdaki hakları kullanamaz.
TCK’nin 53. Maddesi’nde belirtilen hak yoksunlukları ise şunlar:
Kamu görevinin üstlenilmesinden, atanmaya ve seçime tabi bütün memuriyet ve hizmetlerde istihdam edilmekten yoksunluk,
Seçme ve seçilme ehliyetinden yoksunluk,
Velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluk,
Vakıf, dernek, sendika, şirket ve siyasi parti tüzel kişiliklerinin yöneticisi veya denetçisi olmaktan yoksunluk.
Resmî izne tabi bir meslek veya sanatı icra etmekten yoksunluktur.
