‘Sigara yasağı’ tartışılıyor: Osmanlı’da ne zaman yasaklandı? Tütün aleyhinde konuşmak nasıl suç oldu?

İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle 81 ilde koronavirüs tedbirleri gerekçe gösterilerek, trafiğe kapalı cadde/sokaklar ile toplu taşıma araçlarının durakları gibi yerlerde sigara içilmesi yasaklandı. Peki Türkiye’de sigara yasakları ne zaman uygulandı? En ünlü sigara yasağı hangi padişah döneminde oldu? İlk tütün nerede ekildi?

KRONOS 12 Kasım 2020 GÜNDEM

Koronavirüs önlemleri kapsamında İçişleri Bakanlığı’nın 81 ilin valiliklerine gönderdiği genelgeyle, büyük ve kalabalık caddeler ile sokaklarda sigara içilmesi yasaklandı. Otobüs durakları da benzer şekilde sigara içilmeyecek alan olarak belirlendi. Bakanlığın bu yasağı, tarihteki önemli “tütün/sigara” yasaklarını akla getirdi.

ANADOLU’DA TÜTÜN İLK KEZ MİLAS’TA ÜRETİLDİ

Türkiye’de tütünle ilgili en kapsamlı çalışmaların başında Marmara Üniversitesi’nden Fehmi Yılmaz’ın 2005 yılında yazdığı “Osmanlı İmparatorluğu’nda Tütün: Sosyal, Siyasî Ve Ekonomik Tahlili (1600-1883)” başlıklı doktora tezi geliyor. Yılmaz’ın tezine göre tütün, Amerika kıtasının keşfinden sonra dünyaya yayılmaya başladı. Kesin tarih bilinmemekle birlikte 1570’ler Osmanlı’ya girdiği tahmin ediliyor. 1583 yılında Ege kıyısındaki antik Milas kazasında ilk tütün üretilmeye başlandı. 1600’lü yılların başında ise Fransız, İngiliz, Hollandalı tüccarlar eliyle İstanbul iyiden iyiye tütünle tanışmış oldu.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

d ‘Sigara yasağı’ tartışılıyor: Osmanlı’da ne zaman yasaklandı? Tütün aleyhinde konuşmak nasıl suç oldu?

d ‘Sigara yasağı’ tartışılıyor: Osmanlı’da ne zaman yasaklandı? Tütün aleyhinde konuşmak nasıl suç oldu?

Ticareti ve tüketimi hızla artan tütünle ilgili tartışmalar da bu dönemde başladı. Nitekim I. Ahmet döneminde bir fermanla 1609’da yasaklandı. Tütün ekiminde böceklenme olmasın diye mumun kullanılması yüzünden mum fiyatları iki katına çıkınca içilmesi ve ekilmesinin yasaklandığına dair yeni fermanlar yayınlandı. Bu fermanları 1610, 1614, 1618- 1619 yıllarında gönderilmiş benzerleri takip etti. Yasağın gerekçesi ise “ilmiye ilminden, hatipler ve imamlar hizmetlerinden, esnaf ve zanaatkarların işlerinden geri kaldıkları, gece gündüz kahvehanelerde ve sokaklarda bu yaprağın içilmesinden hastalandıkların ortaya çıktığı ve ölümlerin arttığı” vurgulandı.

40 YIL SÜREN YASAK

Fehmi Yılmaz’ın doktora tezinde verilen bilgilere göre; IV. Murad döneminde tütün yasağının sıkı bir şekilde kontrol altına alınması, 1633 yılından itibaren başladı. Bunun sebebi, 1633 yılında meydana gelen büyük yangındı. Yangın, Cibali’de bir denizcinin çıkardığı ateşle başlamış, surları atlamış ve yayılarak yaklaşık 20 bin evi yok etmişti. Yangının nedeni olarak tütün ateşi gösteriliyordu. Bu yüzden tütünün kesinlikle yasaklanması, uymayanların cezalandırılması gerekiyordu. Fakat yasaklamanın asıl sebebi, İstanbul’un yarısını yok eden yangının, şehrin her yerinde mantar gibi bitmiş, her kesimden insanın bir araya geldiği kahvehanelerde dedikodu malzemesi yapılması, dolayısıyla siyasî otoritenin tenkit edilmesiydi. Tütün ekme ve içme yasağı bazı aksamalarla 1649 yılına kadar sürdü. Şeyhülislam Bahâî Efendi’nin 1649’da tütünün “mubah olduğuna” dair fetva vermesinin ardından yasak resmen kalkmasa da uygulanmaz oldu. Böylece 1609’da başlayan ve 40 yıl süren tütün yasağı da kalkmış oldu.

TÜTÜN ALEYHİNDE KONUŞAN KİŞİ HAPSEDİLDİ

1700’lü yılların başlarına gelindiğinde tütün artık imparatorluğun en önemli gelir kaynaklarından biri haline gelmişti. On binlerce üretici tütün ekiyor, sektör büyüdükçe büyüyor, devlet de hazine için önemli bir gelir kaynağı bulduğu için seviniyordu. Yılmaz’ın doktora tezinde verdiği bilgilere göre; bunlar, “sektörü diğerlerine göre daha önemli ve ayrıcalıklı hale getirmiştir ki 17. yy.’da tütün lehinde risale yazan bir kişi devlet nazarında tehlike arzederken, 19. yy.’da, aleyhinde yazan, devlet nazarında tehlikeli kabul edilerek, Afyon kalesine hapse gönderilmesi, devletin tütüne bakışının nasıl değiştiğini ve öneminin ne derecede olduğunu göstermesi açısından önemlidir.”

İNGİLİZ KRALI ALEYHİNDE KİTAP YAZDI

Tütünün Avrupa’da hızla yayılması ve önemli bir ekonomik değer olarak piyasayı ele geçirmesiyle bu ürünün “tehlikelerine” dikkat çeken eserlerin ortaya çıkması da bir oldu. Tütün aleyhinde yazılan ilk eser, Philirates tarafından 1602’de kaleme alınan A Warning for Tobacconist adlı küçük bir kitapçık oldu. Ona göre, tütün, insan spermalarının gücünü azaltan ve kanı güçsüzleştiren zararlı bir maddeydi. 1604 yılında İngiliz kralı I. James tarafından yayımlanan kitapta da tütünün sadece insanlara keyif veren bir madde olduğu belirtilerek hastalıklara çare olan bir madde olmadığı söylenmekteydi. Yine 1665 yılında aynı fikirleri savunan Simon Paulli tarafından yazılan Herba Rixosa Herba Insana adlı eser yayımlanmıştı.

TÜTÜN AVRUPA’DA DA YASAKLANDI

Tütünün hızlı yayılışı karşısında kısa süreli yasaklamalara gidildi. İngiltere’de 1604, İsveç ve Danimarka’da 1632, Rusya’da 1634, Napoli’de 1637, Sicilya’da 1640, Kolonia’da 1649, Wurtemburg’da 1651 yılında tütün içmek yasaklanmıştı. Yasaklama sebebi olarak yangınlar ve yangın tehlikesi gösterilmekteydi. Kiliselerde ise, 1630 yılında başlayan ve yaklaşık 100 yıl devam eden bir yasaklama dönemi oldu. 1642 yılında Papa da din görevlilerinin tütün mamullerini içmelerini yasak eden bir genelge yayınladı. Papanın bu yasağı ise 1750’de kaldırıldı.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram