Mehmet Akif Kolejinde görev yapan 5 Türk öğretmen ve bir doktorun Kosova’dan 2018’de yasadışı şekilde kaçırılarak Türkiye’ye gönderilmesinde rol oynayan kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı.
Foto: Boldmedya
Mehmet Akif Kolejinde görev yapan 5 Türk öğretmen ve bir doktorun Kosova’dan 2018’de yasadışı şekilde kaçırılarak Türkiye’ye gönderilmesinde rol oynayan kamu görevlilerinin yargılanmasına başlandı. Dönemin istihbarat başkanı ve iki emniyet personelinin 5 yıl hapsi isteniyor.
2018 yılı mart ayında Mehmet Akif Koleji’nde çalışan 5 öğretmen ile bir doktorun Kosova’dan zorla gönderilmesi sonrasında, dönemin Başbakanı Ramuş Haradinaj’ın talimatıyla açılan soruşturma, iddianameye dönüştü. Mağdur öğretmenlerin eşlerinin yaptığı suç duyurusu aynı iddianameye eklendi.
Boldmedya’dan Necdet Çelik’in haberine göre, özel yetkili savcı, üç kamu görevlisi hakkında hazırladığı iddianameyi dün Priştine mahkemesine sundu. Duruşmalı yapılan celsede, mahkeme heyeti, sanık avukatlarının itirazlarını dinledikten sonra iddianamenin kabulüne karar verdi.
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMAK VE ÖZGÜRLÜKTEN YOKSUN BIRAKMAKLA SUÇLANIYORLAR
Çarşamba günü itibariyle davaya dönüşen dosyada, dönemin istihbarat başkanı Driton Gashi ile Vatandaşlık ve İltica Dairesi Başkanı Valon Krasniçi görevi kötüye kullanmakla suçlanıyor. Yabancılar Şubesi Başkanı Rahman Süleymani’ye ise görevi kötüye kullanmanın yanı sıra ‘yasa dışı yollarla kişiyi özgürlükten yoksun bırakma’ suçlaması yöneltildi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
AVUKATI: HUKUKUN ÇİĞNENDİĞINI GÖSTEREN SAYISIZ DELİL VAR
Mağdur ailelerin avukatı Leutrim Syla, “Biz öğretmenlerin Kosova güvenliği için tehdit oluşturmadığını, onların iade edildiğini iddia ediyoruz. Dosyaya, hukukun çiğnendiğini gösteren sayısız delil koyduk. Hukuka güveniyoruz.” dedi. Yasalara göre, bu suçu işleyenlerin 5 yıla kadar hapis cezası aldığını kaydeden Syla, mağdur ailelerin ayrıca tazminat talebinde bulunacağını söyledi.
SANİYE ÖĞRETMEN: O GÜNÜ BİR DAHA YAŞADIM
Mağdur öğretmenlerin eşlerinden bazıları duruşmada hazır bulundu. Saniye Özkan, duruşma sırasında eşi Cihan Özkan’ın götürüldüğü anları yeniden yaşadığını söyledi. ”Eşlerimize o muameleyi yapanlarla aynı salonda olmak bizi çok gerdi. Anlattıklarına karşı kendimizi zor tuttuk.” diyen Saniye öğretmen, eve döndüğünde üç tane sakinleştirici ile kendine gelmiş.
‘RAHMAN SÜLEYMANİ BENİ ÇOK HIRPALADI’
Halen Mehmet Akif okullarında Türkçe öğretmenliğine devam eden Saniye Özkan, eşinin cezaevinden telefonla görüşme günüyle duruşmanın çakışması üzerine, Priştine mahkemesi hakiminden kısa süre izin alarak eşiyle görüştüğünü söyledi. Saniye öğretmen, eşinin Priştine’deki davayla ilgili, ”Rahman Süleymani orada mı? O beni çok hırpaladı.” dediğini aktardı.
Yaklaşık 4 yıllık süreçte tarifsiz sıkıntılar yaşadığını kaydeden Saniye Özkan, sorumluların yargıya hesap vermesini tek teselli olarak görüyor.
