Koç’un bile söyleyemediği acı gerçek

Mehmet Şimşek yabancıları yatırıma ikna edemediği gibi yıllar evvel gelenlerin tası tarağı toplayıp gitmesine de mani olamıyor. Koç bile o acı hakikati söylemedi, söyleyemedi. Nasıl söylesin ki! Hemen yanıbaşında Anayasa Mahkemesi üyelerinin bile nasıl perişan vaziyete düşürüldüğünü görmüşken daha ötesi kendi idam fermanına imza atmak olmaz mı? Penetrasyon sayesinde kriz arada kaynadı gitti.

TURHAN BOZKURT 11 Kasım 2023 HABER ANALİZ

Türkiye’nin en büyük holdingi Koç bile yabancı ortak bulamıyor. Nasıl bulsun ki!

Yargıtay 3’üncü Ceza Dairesi’, Anayasa Mahkemesi’nin Can Atalay hakkında verdiği tahliye kararını tanımaması yetmezmiş gibi kararın altında imzası bulunan 9 Yüksek Mahkeme üyesi hakkında suç duyurusunda bulundu.

8 Kasım Yargı Darbesi sadece Yargıtay’ın normlar hiyerarşisini hiçe sayması ile izah edilemez.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Yargıtay’ın aldığı karar hafife alınmamalı” diyerek, Anayasa Mahkemesi’ni kapatılmaktan beter hâle getirecek adımlar için düğmeye bastı.

Tabut alegorisinde tabutta çivi çakılacak yer kalmadığını görmek istemeyenlere geçmiş olsun. Türkiye’nin ana güzergâhının ileri demokrasi değil, otokrasinin binbir tonudur.

Hukukî emniyetin kalmadığı, AYM kararlarının bile kale alınmadığı bir memlekete yabancı sermaye gelmez, daha evvel gelen varsa da gider.

GÜNEY KORELİ ORTAK GELMEDEN KAÇTI

Koç Holding bile yabancı ortakları ikna etmekte zorlanıyorsa vaziyet ciddi demektir.

Koç’un Ford Otosan’da yarı yarıya ortak olduğu Amerikan otomotiv devi Ford Motor Company, Güney Kore’den önce SK On ile el sıkışmıştı.

13 Ocak 2023 tarihinde SK On, Türkiye’yi riskli bulduğu için dümeni Amerika Birleşik Devletleri’ne kırmıştı.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç

O günlerde Koç’un başka bir Güney Koreli’yi LG’yi ikna etmek için müzakere yürüttüğüne işaret etmiştim. 2 milyar dolar tutarındaki bir tesisi Koç da olsanız tek başınıza inşâ edemezsiniz.

Paranız olsa da batarya lisansına sahip beynelmilel bir ortağa muhtaçsınız.

Ankara Organize Sanayi Bölgesi’nde arsa da tahsis edilmişti. Amma velakin LG’nin Türkiye’de hukuk devletinden eser kalmadığına dair raporlar yüzünden nihaî imzayı atmaktan imtina ettiği kulaktan kulağa yayılmıştı.

LG DE “HAYIR” DEYİNCE O DEFTER AÇILMADAN KAPANDI

9 Kasım Perşembe günü Güney Kore medyasında “yatırımın iptal edildiğine” dair haberler yayımlandı. Piyasaları derinden sarsacak haber aynı gün Kronos’ta “LG’den Koç’a 2 milyar dolarlık şok” başlığı ile yayımlanmıştı.

Hülasa LG de elektrikli taşıtlara dönük batarya tesis için Türkiye’ye gelmiyordu.

Hem Koç Holding (KCHOL) hem de Ford Otosan (FROTO) hisseleri Borsa İstanbul’da (BİST) alınıp satılıyor. Buna rağmen neredeyse iki gün iptal kararından ne Ford Otosan ne de Koç bahsetti.

Şeffaflık sadece kamuda değil, özel sektörde de nostaljik bir kelimeye döndü. Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) da olup biteni yine seyretti.

PENATRASYON MU? O DA NE!

Koç’un Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda (KAP) yayımlanan beyanında bir kelime dikkatimi çekti. Meğer LG, 2 milyar dolar tutarındaki yatırımdan “Penetrasyon” sebebiyle vazgeçmiş.

Fransızcadan Türkçeye geçen penetrasyon; “duhul etme” veya “içine girme” anlamına gelir. Pazara girmeden neyin penetrasyonu!


 

Her ne kadan penetrasyonun anlamı ile LG’nin kararı arasında birebir irtibat olmasa da Koç böyle bir krizi ancak böylesine ustaca bir kelime oyuna ile savuşturabilirdi.

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç’un kurumsal iletişim direktörünü tebrik etmesi lazım. Kimsenin bir şey anlamayacağını bildiği bir kelimeyi kamuoyu açıklamasına yedirmek herkesin harcı değil.

Ne penetrasyon ne de entegrasyon. Mevzu otorizasyondan ibaret. LG’nin yönetim kurulu Türkiye’nin giderek otoriterleştiğini bilmiyor olamaz.

Muhtemelen milyarlarca doları bile bile çöpe atmak istemedikleri için otorizasyonda geri adım attılar.

YABANCI SERMAYE GELMİYOR, YERLİ ENDİŞELİ

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in sıcak para bulmak için kapı kapı dolaşması bu saatten sonra nezaket ziyaretinden ibaret kalacak. Para gelseydi bir müddet daha demokratikleşme yoluna -mış gibi faslı devam edecekti.

Vakit doldu. Tekalif-i Millîye (Millî Emirler) safhasına geçildi. 6.306 sayılı Kanun’da “meskun mahal dışında” ibaresi çıkarıldı.

Bundan böyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sağlam binalara bile el koyabilecek. İtiraz edenler “rezerv alan” sopası gösterilecek.

LG’nin Türkiye’ye gelmeme kararını verdiği tarih tam da o kanunun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kabul edildiği tarih ile çakıştı.

Aynı gün Japonya’nın otomotiv devi MAZDA, Türkiye’den çekilme kararını ilan etti. 2019 yılında Japonya’nın başka bir devi HONDA, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde 1997’den beri Civic Sedan modeli otomobil imalatına son vermişti.

Şimşek yabancıları Türkiye’ye yatırıma ikna edemediği gibi yıllar evvel gelenlerin tası tarağı toplayıp gitmesine de mani olamıyor.

Koç bile o acı hakikati söylemedi, söyleyemedi. Nasıl söylesin ki!

Hemen yanıbaşında Anayasa Mahkemesi üyelerinin bile nasıl perişan vaziyete düşürüldüğünü görmüşken daha ötesi kendi idam fermanına imza atmak olmaz mı?

Penetrasyon sayesinde kriz arada kaynadı gitti.

—————————————

İletişim için:

https://www.youtube.com/turhanbozkurt

Twitter: @turhanbozkurTV

https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/

e-posta: [email protected]