Kaftancıoğlu çıkışı: Mahkemeyi de kararını da tanımıyoruz

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Canan Kaftancıoğlu'na verilen hapis cezasının onanarak siyasi yasak getirilmesiyle ilgili, "İl başkanımızın siyasi yasak kararını asla tanımıyoruz, mahkemeyi de verdiği kararı da tanımıyoruz. Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanımızdır, nokta" açıklamasında bulundu.

KRONOS 17 Mayıs 2022 GÜNDEM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında gündemdeki konulara ilişkin dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından onanması ve Kaftancıoğlu’na siyasi yasak getirilmesi kararını eleştiren CHP lideri, “Siyasi yasak kararını asla tanımıyoruz, mahkemeyi de verdiği kararı da tanımıyoruz” dedi.

Konuşmasında çiftçilere seslenen Kemal Kılıçdaroğlu, “Bir AK Parti milletvekili geldiğinde şu soruyu sorun; neden 2002’den bu yana sadece iki Trakya büyüklüğünde alan, 35 milyon dekar alan neden ekilmiyor? Kim engelliyor bunu? Çiftçi istediği için değil zarar ettiği için ekemiyor. Yolsuzluk yapana para var ama üretene ama bizi besleyene para yok. Yine bir ara toprak Mahsulleri Ofisi çiftçinin kara gün dostuydu. Şimdi OFİS ithalatçıların dostu. Buğday üreticisi çiftçi arkadaşlarım buğdayın tonunu 2 bin 250 liraya satın aldılar. Bir süre sonra aynı Toprak Mahsulleri Ofisi dışarıdan tonunu 6 bin liraya buğday ithal etti. Bizim çiftçiye verdiği 2 bin 250 lira. Bizim çiftçiye ton başına o kadar verseydi ne olurdu? Bizim çiftçi hem bizi hem Orta Doğu’yu beslerdi. AK Parti iktidarı kimin yanında? Bu soruyu sormazsan ağzındaki lokmayı da bunlar alacak” şeklinde konuştu.

AYNUR DOĞAN TEPKİSİ: FERİŞTAHINIZ GELSE BEN SUSMAM

Aynur Doğan’ın konserinin iptal edilmesi sonrası art arda gelen konser ve tiyatro gösterilerinin yasaklanmasına da değinen Kılıçdaroğlu, “Türkiye bu noktaya gelmemeli. Getirmemeliyiz. Şarkıların tamamı bizim, türkülerin tamamı bizim. Kürtçe şarkı okudu diye nasıl yasak getirebiliriz. Her şarkı her türkü bizim türkümüz. Ben bunu söylediğim zaman trollerini harekete geçirdiler. Benim için Kılıçdaroğlu sus kampanyası açtılar. Sizin feriştahınız gelse ben susmam. Rengarenk bir Türkiye’de yaşayacağız. Ebruli olacak, her şey kucaklaşacak. Barışı huzuru getireceğiz bu ülkeye. Herkes türküsünü şarkısını söyleyecek birbirimize farklı bakmayacağız artık. Bir türküden korkan olur mu?” dedi.

“Adım adım Türkiye’yi 12 Eylül karanlığına sürüklemek istiyorlar” diyen CHP lideri, “Bir darbe zihniyetinin egemenliğine sokmak istiyorlar ama buradan beraber çıkaracağız Türkiye’yi” dedi.

‘O MAHKEMELERDE GÖREV YAPAN HAKİMLER DEMOKRASİYİ, ÖZGÜRLÜĞÜ SİZE RAĞMEN GETİRECEĞİZ’

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na ceza verilmesini ve siyasi yasak kararını da değerlendiren Kemal Kılıçdaroğlu, “Geçen hafta Erdoğan’ın bir siyasi intikamına tanık olduk. İstanbul İl Başkanımız Canan Hanımı mahkum ettiler. Mahkum etmekle kalmadılar bir de siyasi yasak getirdiler. Yasaklarla özellikle siyasi tutuklularla Türkiye asla yol almamıştır. Parti kapatmakla farklı düşündü diye bir insanı hapse atmakla demokrasi gelmez. Canan Hanımın hapse atılmasını isteyenler, seçilmiş mahkemeler, seçilmiş hakimler, o mahkemelerde görev yapan hakimler şunu unutmasın bu ülkeye demokrasiyi, özgürlüğü size rağmen getireceğiz. Bu ülkeye kardeşliği saraya rağmen getireceğiz” şeklinde konuştu.

CHP lideri, “Ayrıca net ifade edeyim il başkanımızın siyasi yasak kararını asla tanımıyoruz, mahkemeyi de verdiği kararı da tanımıyoruz. Canan Kaftancıoğlu İstanbul İl Başkanımızdır, nokta” ifadesini kullandı.

KILIÇDAROĞLU SADAT ÖNÜNE NEDEN GİTTİ?

Kılıçdaroğlu, İstanbul’da SADAT’ın önüne gitmesiyle ilgili de önemli ifadeler kullandı. “Kurucu Erdoğan’ın eski danışmanı emekli bir general. Kâr amaçlı şirketin yöneticisi, bu kişi Erdoğan’ın danışmanlığını yaptığı dönemde devletin en hassas konuların tartışıldığı masada aynı zamanda” diyen Kılıçdaroğlu, “Bir danışman ordudan atılmış Erdoğan bunu kendisine baş danışman olarak alıyor. Devletin en hassas konularının tartışıldığı yerde bu da orada oturuyor. Devletin kârı nerede? Ne iş yapıyor” şeklinde konuştu.


 

SADAT’ın resmi sitesindeki bilgileri okuyan CHP lideri, “Suikast, gayrı nizami harp, istihbarat, gerilla, psikolojik harp harekatı, sokak hareketleri tetkikleri anlatılıyor, tedhiş. Bunun Türkiye Cumhuriyeti devletinin cumhurbaşkanlığı danışmanlığında ne işi var? Oraya gittik. Engin Bey zile bastı. Bu SADAT’ın görevi amacı nedir bilgilenmek istiyoruz. İki kişi gitti haber verelim dediler bir daha da gelmediler. Bu kadar da korkak bir yapı” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hakkında, halkı sindirmeye yönelik şaibeli iddialar bulunan SADAT’ın Genel Merkez binası önünde açıklama yaptı.

‘ASRİKA DEVLETİNİ KURACAK, BAŞKENTİ İSTANBUL, RESMİ DİLİ DE ARAPÇA’

Kılıçdaroğlu, SADAT’la ilgili açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bu yapı bir de kendisine ideolojik bir zırh tanımlamış. Bir devlet kuracak o devletin içinde Türkiye de olacak. Herhalde bu bölümü Bahçeli de yakından dinliyordur. Devletin adı ASRİKA. Asya Afrika sentezi olacak ve konfederal bir devlet olacak. ASRİKA devleti bugün yönetildiği gibi başkan tarafından yönetilecek başkenti İstanbul olacak resmi dili de Arapça olacak. Bahçeli ne diyor? Ben asıl onu merak ediyorum. Ben milliyetçiyim diyor, bunlara ne diyorsun o zaman? Başbakanlık Başdanışmanlık yaptığı zaman sen de oradaydın. Kendi dilini reddeden Arapçayı resmi dil haline getirmek isteyen anlayış Sarayda başdanışmanlık yapıyor. Ben bu ülkenin mücadelesini bayrağımın vatanımın mücadelesini veriyorum. Açıkça ifade edeyim yolunu kaybeden bir Milliyetçi Hareket Partisi var.”

ERDOĞAN’A “SADAT” SORULARI

“Erdoğan’a da sormak isterim; 1- Bunlar senin yanında hizalandılar. Sana ne danışmanlığı verdiler? Çık bu millete anlat kardeşim. 2- Sen bunları ne için kullandın? Bunlarla mı bizi korkutamaya çalışacaksın? Sen kim olursan ol CHP’yi ve onun bireylerini asla korkutamazsın.”

‘MİLLETİMİZ ÖZGÜRLÜKLERİNE YÖNELİK BİR TEHDİTLE KARŞI KARŞIYADIR’

“Buradan milletimize de seslenmek isterim. Bu para için mehdilik  hikayeleri anlatan şirketin ve yapıların karşısında daha güçlü daha kararlı ve daha cesur bir şekilde karşılarında dimdik durmalıyız. Duruyoruz da o nedenle gittik kapılarına. Milletimiz özgürlüklerine yönelik bir tehditle karşı karşıyadır. Ve bu özgürlükler sadece bir kesimin özgürlükleri ya da hayat tarzları da değildir. Mütedeyyin kesim de artık uyanmalıdır. Karşımızda kendi uydurdukları din zırhına bürünmüş bir yapı vardır. Bu Anadolu’nun tertemiz insan anlayışına büyük bir tehdittir. Samimi Müslümanlar bunun karşısında dimdik durmalıdırlar. ASRİKA karşısında da dimdik durmalıdırlar. Buradan benzer bütün yapılar, birilerinin katipliğini yapan mektupçu mafyalara kendini derin devlet ilan etmiş müptezellere, milletimizin özgürlüklerini tehdit etme gafletinde bulunanlara da sesleniyorum Haddinizi bilin. Karşınızda Türkiye’nin dindarları, soruları, sufileri, inançları ve inançsızları vardır ama hepsinden önemlidir, sizin karşınızda duran ahlaklıları vardır, karşınızda kuvayi milliyecileri vardır karşınızda CHP vardır. Bizler mafyaya karşı mafyanın artıklarına karşı sarayın çömezlere karşı mafyadan medet uman siyasetçilere karşı Türkiye’nin geleceği ve bekası için mücadele etmek zorundayız. Bizim gücümüzü onlar tartamazlar biz gücümüzü halktan, haktan, hukuktan ve adaletten alıyoruz.”

‘PSİKOLOJİK HARBİN ORTASINDAYIZ’

“Aynı zamanda bir psikolojik harbin ortasındayız. Bu kurumlar sarayla iş birliği yaparak pek çok pozisyonlar yaratabilirler pek çok yalan yanlış söylemler geliştirebilirler. O nedenle SADAT’a gittim. Herkesin dikkatini çekmek için gittim.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com