Avrupa Konseyi'nde Türkiye'deki kayyım uygulamalarını savunduğu iddia edilen CHP'li Hasan Akgün'den itiraz geldi. Kayyım uygulamalarına karşı olduğunu belirten Akgün, "Bu silahın yasal değişiklikle bakanlığın elinden alınması gerektiğini söyledim" dedi.
Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa Yerel Yönetim Şartı’nı ihlal ettiği gerekçesiyle Ankara hakkında izleme süreci başlatan Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi oturumunda kayyımları savunduğu iddia edilen CHP’li Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün konuştu.
Medyascope TV’ye konuşan Hasan Akgün, kayyım uygulamalarına tepki gösterdiğini söyledi.
Akgün, “Bu silahın yasal değişiklikle bakanlığın elinden alınması gerektiğini söyledim. Ben konuşmamda kayyumu nasıl savunduğunu anlamış değilim. Yıllarca bu uygulamayı kınayan ve bir suç varsa bağımsız yargı karaları ile ortaya konulmasından yana oldum” dedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
‘YILLARCA BU UYGULAMAYI KINADIM’
Kayyım uygulamalarına daha önce gösterdiği tepkilerin konsey kayıtlarında mevcut olduğunu belirten Akgün, şunları söyledi:
“Avrupa Birliği’nin bizi kendisinden uzaklaştırmaması gerektiğini, uzaklaştırdıkça hukuk ve demokrasi alanında geri kalacağımızı söyledim. Terör oldukça, yasada İçişleri Bakanlığı’na verilen bu yetkinin, yani silahın siyasiler tarafından kullanılacağını söyledim. Bunun yasal değişiklikle kaldırılması gerektiğini ifade ettim. Terör tanımının yasada çok geniş olması nedeniyle yarın bir bakan çıkıp Hasan Akgün’ü bile görevden alabilir. Bu silahın yasal değişiklikle bakanlığın elinden alınması gerektiğini söyledim. Ben konuşmamda kayyumu nasıl savunduğunu anlamış değilim. Yıllarca bu uygulamayı kınayan ve bir suç varsa bağımsız yargı karaları ile ortaya konulmasından yana oldum.”
CHP’li Akgün’ün tartışılan konsey konuşması şöyleydi:
“Türkiye’nin gerçeklerini bizim gibi anlamak tabii ki zordur. Türkiye’de özellikle ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgesini sarsan terörist faaliyetleri olduğu müddetçe, ihraç ve görevden almaların anayasamızdan gelen haklar nedeniyle hükümetler tarafından devam ettirileceğini düşünüyorum. Tabii ki belediye başkanlarının İçişleri Bakanlığı tarafından değil de mahkeme kararıyla görevden alınmasını biz de isterdik. Ama demokratik ilerleme için Avrupa’dan özellikle Avrupa Birliği’nden (AB) daha samimi bir yaklaşım görmemiz gerekiyor. AB, üyelik için Türkiye’yi bu kadar uzun bekletmemelilerdi.’’
