HRW: ‘Zorla kaybedilme ağır bir suç, acilen soruşturulmalı’

YAVUZ GENÇ 29 Nisan 2020 GÜNDEM

ANKARA – İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch), son üç yıldır artan ‘zorla kaybetme’ vakalarıyla ilgili detaylı bir açıklama yaptı. Türkiye hükümetinin vakaların soruşturulması için çaba sarf etmediği vurgulanarak, bu yönde çağrıda bulunuldu. Tutuklu bir şahsın devlet görevlileri tarafından dokuz ay boyunca zorla kaybedildiğine ve işkenceye maruz bırakıldığına ilişkin verdiği güvenilir ifadenin Türkiyeli yetkililer tarafından acilen ve etkin bir şekilde soruşturulması gerektiğini belirtti. Ankara Barosu’nun zorla kaybedilmelere ilişkin raporuna da yer veren İnsan Hakları İzleme Örgütü, iddiaların baro raporları, avukat açıklamaları, aile beyanları ve kişilerin kendi beyanlarıyla ciddi bir gerçeklik teşkil ettiğini vurguladı.

Gökhan Türkmen

“VAKALARIN HİÇBİRİ HAKKINDA ETKİN SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMEDİ”

Zorla kaybetme vakalarından biri olan ve mahkemede yaşadıklarını detaylıca anlatan Gökhan Türkmen vakasını inceleyen İnsan Hakları İzleme Örgütü açıklamasında, “Tutuklu olan Gökhan Türkmen, son üç yıldır aileleri, birkaç vakada ise kendileri, devlet görevlilerince kaçırıldıklarını ve aylar boyunca zorla kaybedildiklerini iddia eden en az iki düzine insandan biri. Bunlardan biri dışında hepsi erkek. İnsan Hakları İzleme Örgütü 2017 yılından beri bu türden 16 vakayı inceledi. Henüz bu vakaların hiçbiri hakkında Türkiyeli yetkililer tarafından etkin bir soruşturma yürütülmüş değil ve adalet aramak amacıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurmuş çok sayıda aile bulunuyor. Bir kişinin nerede bulunduğu ve akıbetinin ne olduğu ise hala bilinmiyor.” ifadelerine yer verildi.

“TÜRKİYE, ETKİN SORUŞTURMADAN ISRARLA KAÇINDI”

İnsan Hakları İzleme Örgütü Avrupa ve Orta Asya Direktörü Hugh Williamson, “Hukuki yükümlülüklerini pervasızca ihlal eden Türkiye, zorla kaybetme vakalarına ilişkin güvenilir kanıtları etkin bir şekilde soruşturmaktan ısrarla kaçındı.” şeklinde konuştu. Williamson, “Yetkililer Türkmen’in kaçırıldığı, işkence gördüğü ve susması için baskı gördüğü yönündeki iddiaları acilen soruşturmalı ve konuştukları için yapılabilecek misillemelere karşı onun ve ailesinin korunmalarını sağlamalıdır.” dedi.

Yusuf Bilge Tunç

“TÜRKİYE YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ ACİLEN YERİNE GETİRMELİ”

Williamson, şöyle devam etti: “Zorla kaybedilmeler menfur suçlardır ve bunların Türkiye’de ısrarla vuku bulması, ancak yetkililer bu olayları soruşturur ve sorumluları adalet önüne çıkartırsa son bulabilir. Yusuf Bilge Tunç sekiz aydır kayıp; onun nerede olduğunu belirleyerek ailesine bilgi vermek Türkiye’nin yükümlülüğüdür ve bu yükümlülüğün acilen yerine getirilmesi gerekir.”

Gökhan Türkmen başta olmak üzere Salim Zeybek, Özgür Kaya, Yasin Ugan, Erkan Irmak, Mustafa Yılmaz, Yusuf Bilge Tunç, Mesut Geçer, Önder Asan, Ayten Öztürk vakalarını örnek gösteren İnsan Hakları İzleme Örgütü, “İnsanların özgürlüklerinin devlet görevlileri veya hükümet tarafından yetkilendirilmiş, desteklenmiş veya zımnen onaylanmış kişi veya gruplar tarafından tahdit edilip, daha sonra bu özgürlük tahdidinin varlığının inkar edildiği veya zorla kaybedilen insanların nerede bulunduklarının veya akıbetlerinin ne olduğunun gizlendiği vakalar, zorla kaybetme vakaları olarak görülür.” açıklamasını yaptı.

“ULUSLARARASI HUKUKA GÖRE AĞIR SUÇ”

Açıklamada, uluslararası hukukun zorla kaybedilmeyi ağır bir suç olarak kabul ettiği vurgulanarak, “Uluslararası hukuk, zorla kaybedilmeyi ağır bir suç olarak görür ve her koşulda yasaklar. Bu yasak sadece bu tür vakaların engellenmesini değil, zorla kaybedilme iddialarının soruşturulması ve sorumluların yargılanması görevini de içerir. Zorla kaybedilmeler, devletler tarafından teşvik edilen politikaların veya uygulamaların veya devlet görevlilerin sivillere karşı yürüttükleri daha geniş saldırıların parçası olarak yürütüldüklerinde, insanlığa karşı bir suç da teşkil edebilirler.” denildi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com