Hakan Şükür’den Oğuzhan Uğur’a yanıt: Kamerasını alıp kanser babama gitsin

Kendisini YouTube programına davet ettiği tweeti silen Babala TV programcısı Oğuzhan Uğur'a yanıt veren Hakan Şükür, "O arkadaş ne sorarsa cevap veririm. Ama kamerasını alıp kanser babama gitsin, bomboş dosya ile nasıl hapis yatırıldığını sorsun" dedi.

KRONOS 16 Ekim 2022 GÜNDEM

Eski AKP milletvekili ve milli futbolcu Hakan Şükür’ü Youtube programına davet eden ve ardından tweetini silmesiyle dikkat çeken Oğuzhan Uğur’a yanıt geldi.

Hakan Şükür, Oğuzhan Uğur’a verdiği yanıttta, “O arkadaş ne sorarsa cevap veririm. Ama kamerasını alıp kanser babama gitsin, bomboş dosya ile nasıl hapis yatırıldığını sorsun” dedi.

OĞUZHAN UĞUR SABAHA KADAR LİNÇ EDİLMİŞ

Milli futbolcu ve eski AKP milletvekili Hakan Şükür’ü Youtube programına davet eden ve ardından tweetini silmesiyle dikkat çeken Oğuzhan Uğur, silinen tweet’ini alıntı yaparak yaptığı yeni paylaşımda linç edildiğini açıkladı. Uğur, ironik bir dille, “…zabbaaa kadar linç etmiş beni. Tvit silmişim falanlaaarr. Tekrar paylaşayım efendim.” diyerek; “Onlar bize hiçbir zaman konuşma hakkı tanımadı. Ben onlara aynını yapmak istemiyorum… Bir zamanlar kral dediğim. Milli formada yazan adını öptüğüm beyefendi. Siz mesela katılır mıydınız?” ifadelerini yeniden paylaştı.

‘CEHALET TVİT ATABİLİYOR’

Oğuzhan Uğur, Babala TV’deki programına atıf yaparak, “M.A.M. memleket insanı oy verdiği insanları tanısın diye var. Fikir edinsinler, susmasınlar, sorsunlar diye var. Tivit siliyorum, hep yaparım. Çünkü cehalet artık o tivitlere yorum da yazabiliyor. Memlekete dair bir umudum olduğu için M.A.M. var. Umudum tükenmesin diye siliyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Bir takipçisi ise Uğur’a desteğini,  “Memleketin farklı fikirlerin rahatça ifade edilebildiği bir ortak platforma ihtiyacı var. Kimseyi o’cu/bu’cu diye yaftalamadan, propaganda yapıyor diye yargılamadan. Bu çabanızı tebrik ederim, yaptığınız işte samimi olduğunuzu düşünüyorum, her ne kadar farklı görüşlerde olsak da.” yorumuyla gösterdi.

HAKAN ŞÜKÜR: ÇAĞIRSINLAR ANLATAYIM

Kral lakaplı milli futbolcu Hakan Şükür, kişisel Youtube kanalında yaptığı özel yayında Oğuzhan Uğur’un sildiği çağrısına ilişkin şunları söyledi:

“BaBaLa TV’de anlat seni çağırdılar” diyor. Evet o arkadaşın sildiği tweet’leri gördüm. Herhalde çok seyredeni olan bir bir programmış. Ben de size diyorum yani her şeyi sorun bana: Üzerime gelin, suçum neymiş bana anlatın. O arkadaşın hangi cenahtan olduğunu bilmiyorum. Çünkü bir değerlendirme yapmış, bir cenahtan bahsetmiş. Kendini bir yere koyarak biz bunları o zamanda falan da bilmem ne de söyledim diyerek bir değerlendirme yapmış. Belki bugünün şartlarında bunları söylemek zorunda. Benim kimseden bir korkum yok. Ben diyorum ki kendimi savunmak için avukat istemiyorum ama bu bir ihtiyaç yani. Her avukat haklıyı savunmuyor yani haksızı da savunuyor.

‘AVUKAT DA İSTEMİYORUM, SAVUNURUM KENDİMİ’

Ben avukat istemiyorum. Bu kadar açık ve net şeylerin bugünün rejimi tarafından, en büyük suça sahip rejimi. Şu anda onlarla beraber arka planda iş çeviren derinlerinin de muhalefet içerisindeki birçok insanın Türkiye’yi ne hale getirdiğini hala göremiyorsanız istediğiniz kadar program yapın ve seyrettirin kendinizi. Ben hatalarımı kabul eden bir insanım ama benim bir suçum yok ki. Babamın ne suçu var? O arkadaş ya alsın mikrofonunu kanser babama gitsin. Niye hapse girdiğini? Bakın, babam sol görüşlü bir insan. Hiç başka yere gitmesine gerek yok.

‘KİMSEDEN KAÇMIYORUM, İSTERSE KONUŞURUM’

Benimle konuşmak isterse konuşurum, kimseden kaçmıyorum. Yayına bağlanmak istedim hain dediler. Neye göre hesabını sormayacağım mı soracağım, mahkeme kararı mı var? Yok. Soruşturma mı var? Yok.

‘BABAMA GİTSİN KONUŞSUN, HAKAN ŞÜKÜR NEREDEN KAZANMIŞ?’

Gitsin babama madem hak arıyor. Geçmişte bunlar bunlar oldu, babama gitsin konuşsun otursun. Kesilmedik yeri ameliyat olmadık yeri kalmamış bomboş bir dosya. Bakın şikayet ettikleri ve bu rejimden taraf olmadıkları belli ama arka planda ağababaları onlarla beraber. O kadar yükselmek Türkiye’de bu şartlarda bu kadar kolay değil. Bir gitsinler sorsunlar ya Hakan Şükür nereden kazanmış? Hakan Şükür kimmiş? Babası ailesi kimmiş? Araştırmadan konuşmayın. Türkiye’nin haline bakın ona göre konuşun. Birileri cebini doldururken birbirlerine vurdurarak toplum ne biliyor ki. Bu yalancıların bu hırsızların ve bunlar gibi geçmişin hırsızlarının ortaklaşa şu andaki rejimi idare ettiklerini bilmelerine rağmen söyleyemezler. Çümkü bugünün kaymağını yiyorlar. Ben kendi alın terinin kaymağını yedim. Kimsenin malına mülküne çökmedim. Yurtdışında oynadım ülkeme getirdim. Ülkenizi çok seviyorsunuz bunları anlat. Bunca senedir 7 senedir yurt dışındayım ben. Neyimi çıkardılar neyini gösterdiler, hangi açığımı, hangi yanlışımı?

“YAVUZ SELİM’İN KAFTANINI ÇALIP FETHULLAH GÜLEN’E GÖTÜRECEKMİŞİM’

Yavuz Sultan Selim’in kaftanı çalıp işte Fethullah Gülen’e götürecekmişim. Bundan başka ne yazdılar. Reza Zarrab’dan alınan paralar kendin iade edildi Hakan Şükür koydu dediler. Namussuzlar bunları konuşun hadi. Bunları sorun bana ben bunlara cevap vereyim. O tarafa bir zarar vermek ister gibi ama arka planda bizim ağababalarımız o tarafla beraber bunu gömelim oraya bilmem ne yapalım falan. “BaBaLa TV de anlat” siz benim kanalımı güçlendirin. Daha fazla kişiye ulaşma imkanı verin. Belki ileride konuklar imkanımız olur. O zaman dinlersiniz ne olduğunu, Türkiye’nin ne hale, nasıl geldiğini. Sanki yani bir şeylerler oldu falan, temizlendi her şey. Bütün teröristler 2 milyon terörist mi olur bir ülkede yani. Kapatsın dükkanı gitsin yöneten yani yanına aldığı milletvekiliyim ben. Ona göre ben teröristim. Nasıl oluyor bu ya?

‘O ARKADAŞA BELGELERİ VEREYİM’

Her şeyim araştırılmış, meclise girerken mal varlığımı koymuşsum, nereden kazandığın belli. Terörden kazandı, ya her şeyin darmadağın. Bunu konuşsun BaBaLa TV kimse o arkadaş. Gitsin sahte imza ile evime giren belgeleri vereyim. Ben yapacağım yayınını, sahte imza ile evime giren hukukun durumunu konuşsun. Konuşabilir mi hele yeni yasada. Konuşabilir çünkü arka planda derinler ile ilişkisi olan birinin öyle mi hiçbir şey olmayacağından emin olan birinin kendisine ne konuşursa konuşsun. Kral dediğim biliyor. Evet, belki çocukluğunda benim maçlarıma geldi seyretti falan bilmem ne.

‘O DÖNEM BAŞBAKANDI, DAVUTOĞLU’NA GAR KATLİAMINI SORUN’

Bu kadar önyargının, ön kabul olduğu bir yerde kime neyi nasıl anlatabilirsin yani. Bana bir söyle yani, uçuyor. Davutoğlu’na işte sordunuz. Hoca efendi diyormuş da işte efendim ondan sonra bilmem ne oldu. Davutoğlu’nun sorunu bu mu? Gar katliamının olduğu zaman başbakandı bu mu yani adamın sorunu. O zaman bütün devletin kabul ettiği birine Hoca efendi demiş. O, onu inkar ediyor gerizekalı. Ne söylediklerini bilmiyorlar: Günün, ortamın şartlarına göre. Ben ne söylediğimi biliyorum. Benim bir suçum yok. Birileri bir suç işlediyse bu beni ilgilendirmez, babamı hiç ilgilendirmez. Ama toplumu korkutmak bizim gibi insanlar üzerinden bir hedefse, buna yarıyoruz zaten. Siyasete alırlerken de yaradık, Galatasaray’da oynarken de, milli takımda oynarken de yaradı. Birileri bizim üzerimizden kendi ideolojilerini yaptığımız yanlış ve hataları kullanarak, kendi lehlerine çevirmeye çalıştılar.

‘MADEM KRAL OLARAK BİLİYORSUN, ÖYLE BİL KARDEŞİM’

Bir de demiş ki yani biz işte o zamanlar bize bu hakları vermiyorlardı biz verelim. Ya ben Ergenekon’un avukatını Celal Ülgen’i kadrolu eleman olarak görüyordum CNN’de. Kadrolu eleman avukat savunuyor. Doğru, yanlış. Sonra öğrendik ki silah şirketlerine ortak olmuş falan birileriyle. Şu anda arka planda ne dönüyor. Bunları konuş, bu iddiaları konuş. Onları konuşamazsınız. Türkiye için bunlar önemli Hakan Şükür kim ki Türkiye için. He bir sembol olarak kullanılabilir onunla ilgili ben bir yayın yapacağım. Madem Kral olarak biliyorsun ben öyle bil kardeşim. Kimdi Oğuzhan Uğur muydu kardeşimiz. Biz beraber olmayı seçmeye çalışan, bunun için mücadele eden hem hem insani değerlerimizden bunu kendine şiar edinmiş insanlarız. Kedimi öyle görüyorum ama ben peygamber değilim. Ben hata da yapabilirim ama benim bu hatalarım bugün bu yaşadıklarımın karşılığı değil. Bunu bildikten sonra gerisi çok kolay, çorap söküğü gibi.

‘HESABINI VEREMEYECEĞİM BİR DURUMUM YOK’

Nasıl baktığına bağlı. Bugün ben böyle bir yayın yapsam nasıl Zoom’dan yaparım. Nasıl yaparım? O kardeşimiz gazeteci mi bilmiyorum değil mi; gitsin isterse annemi, babamı, ailemi, çevremi, Adapazarı’nda İstanbul’da bütün tanıdıklarlarımdan bir araştırma yapsın. Benim gizli saklı bir şeyim yok. Her şey kamuoyu önünde. Çok teşekkür ederim beni izlediğiniz için yayın yine uzun sürdü. Çok seyrediliyor herhalde arkadaş. Ben sosyal medyada gördüm. Caps olarak bir arkadaş benimle ilgili yazdıklarını atmış. Ben bu ve bunun gibi her şeyi açığım. Ama anlatacağım şeylerin ben anlattıktan sonra ne hale gelebileceğinden endişeliyim. Türkiye böyle bir yer. Anlattıklarınız belki o gün için insanlar için az da olsa değer kazanır. Zaten buna müsade etmezler. Tweet’i sildiğine göre bunu çok net görebiliyorsunuz. Sosyal medyası da var. Benim Galatasaray’da da Türkiye’de yaşadığım müddetçe hesabını veremeyeceğim, ki öyle bir durumum yok, bir şey yok. Hatalarımı yanlış kelimelerimi çıkardığımızda normal bir hukuk devletinde bugün benim gibi binler var da ben kendimi söyleyeyim yani. Bunları yaşayacak bunları hak edecek hiçbir şey yapmadım. Burada bak yapacak şeylerimiz var: oğlumuz başarılı bir spor hayatı, başarılı bir okul hayatı yaşıyor. Kızlarım hakeza öyle. Siz zannediyorsunuz ki ben buralara geldim güllük gülistanlık yaşıyorum. Öyle bir şey de yok.

’50 YAŞINDAN SONRA ASGARİ ÜCRETİN ÜSTÜNDE KAZANABİLİYORUM’

Ben zaten belli bir varlığa kavuşmuş ,hepsini şu an kaybetsem de, böyle bir adamdım. Şimdi yeniden asgari ücretle çalışan, belki biraz daha onun üstünde çalışıp 50 yaşından sonra para kazanmak ve çocuklarıma bakmak zorunda olan bir insan oldum yani. Bunları ileride belgesellerde göreceksiniz. Bugün anlayabilmek sizin, inananlar için ahiret aynı zamanda bu dünya için gerçekten güzel bir hikaye. Ama o hikayenin bir başrolü benim yani. Bunları yaşayan benim, hayatım hiç maroton geçmedi benim yani. Allah böyle istemiş demek ki. Görevim neyse, hangi dakikada olursa olsun o göreve her zaman hazırım. Siyaset hariç. Her zaman elimden ne geliyorsa yaparım. Bildiğim, tecrübem, ismim, markalaşma, Türkiye gibi kıskanç birbirini çekemeyen birbirinin kuyusunu kazan bir ortamın oluştuğu dönemde bunları yapmak zor zaten. Böyle yayınlarda da kendinizi ifade etmek zor. Ben yine de ederim, her soruya cevap veririm. Çünkü bazen röportajlarınız, söyledikleriniz kendi istedikleri ölçüde medyaya yansıdığı zaman onunla bir ömür boyu yaşıyorsun. Örnek mi; Burdur’da Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi’nde “Ben Türk” değilim” şeklinde medyaya yansımış açıklamam. Öyle kaldı. Çocuklar, öğrenciler geldi böyle bir şey söylemediniz işte neden böyle yazıldı? Hürriyet Gazetesi “Türkiye Türklerindir” yazan faşist bir zihniyetin o zamanın askeri vesayeti ,belki yavaş yavaş geçmiştir bu vesayetin eline bilemiyorum, Enis Berberoğlu’nu bile içeri attılar. Hürriyet’in yayın yönetmeniydi o zaman.

‘DEMEK Kİ BU GÜNLERİ PLANLIYORLARMIŞ’

Neler anlatırım, neler yaşadım. Gizli kapaklı kapılar ardından bana neler söylendi? Yaptıramadılar. Demek ki bu günleri planlıyorlarmış. Bugün şimdi geriye dönük muhakemesini yaptım da bugünlerin neler planladıklarını görüyoruz. Kendi taraflarında tutmak için söylemişler meğerse. Ben taraf değilim arkadaşlar. Kimsenin tarafı değilim arkadaşlar. Hele herhangi bir suçlunun tarafı olmam ben. Bilmeyerek belki. Bu konunun uzmanları değerlendirir. Ben değerlendirmem ki, ben işte bunlar böyle böyle yaptı şu şöyle yaptı falan diyemem. Görsem bilsem Vallahi söylerim. Çekilir mi yani bu tavır bu eziyet. Ne için çekicem bunu.

‘VARDIR BİR HİKMETİ DİYECEĞİZ GEÇECEĞİZ’

Ama bu kadar günahsız insanın, her kesimden Kürt, Alevi, Cemaatçi bilmem ne. Türkiye’de bu şekle gelmesinin ana sebebi kim. Bunu ataladığınız zaman hiçbir şey tam olmuyor yani. Çok seyredebilirsiniz, bu tartışmalardan bu kavgalardan. İnsanların ilgisini çekip izlenebilirsiniz. Kazanan çok kazanıyor. Kazandığğınız kefenle de gelmiyor yani. Çok popüler de olabiliyorsun. Ben mesela bölük pörçük bazı bölümlerini seyrettim. O yayınların tamamını hiçbir programın seyretmedim. Anlatılanlar üzerinden herkes kendi yorumunu yapıyor. Belgeseli de seyretmemiştim zaten. Yine de sonuç alınamayacak şeyler yani. Kavganın veya yangının fitilini daha fazla ateşleyecek şeyler. Çünkü bazıları soruşturlamıyor, bazılarına bir şey sorgulamıyor her şeyi size soruluyor. Siz cevap veriyorsunuz, neyse onu söylüyorsun. Hakkımızda öyle bir şey yok ama bu bedeli ödüyorsunuz. Vardır bunun da bir hikmeti diyeceğiz geçeceğiz.”


 

NE OLMUŞTU?

Babala TV isimli Youtube kanalı üzerinden program yapan Oğuzhan Uğur, “Onlar bize hiçbir zaman konuşma hakkı tanımadı. Ben onlara aynını yapmak istemiyorum” diyerek Halan Şükür’ün hesabını etiketlediği tweetinde, “Bir zamanlar kral dediğim. Milli formada yazan adını öptüğüm beyefendi. Siz mesela katılır mıydınız?” diye sordu.

Ancak daha sonra Oğuzhan Uğur, bu tweetini sildi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram