Gülşen için adli kontrol kaldırıldı, yurtdışı yasağı devam edecek

Şarkıcı Gülşen hakkında imam hatiplilere yönelik sözleri nedeniyle hapis istemiyle açılan davada ara karar açıklandı. 'İmza verme' şeklindeki adli kontrol kaldırılırken yurt dışına çıkış yasağı devam edecek.

KRONOS 21 Ekim 2022 GÜNDEM

İmam hatiplilere yönelik sözlerinden dolayı 3 yıla kadar hapsi istenen şarkıcı Gülşen’in yargılanmasına bugün başlandı. Davada verilen ara kararla ‘en yakın karakola imza verme’ şeklindeki adli kontrol kaldırılırken yurt dışına çıkış yasağının devamına karar verildi.

Nisan ayında sahne aldığı mekanda sarf ettiği sözleri 4 ay sonra paylaşılan şarkıcı Gülşen önce tutuklanmış ardından da “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle hakkında dava açılmıştı.

Haftada bir karakola giderek imza veren Gülşen’in yargılanmasına başlandı. 3 yıla kadar hapsi istenen Gülşen ve avukatları erkenden adliyeye gelirken; 10 şikayetçi de duruşma salonunda yerlerini aldı.

‘BERAAT EDECEĞİME İNANIYORUM’

Sözcü’den Fırat Fıstık’ın mahkemeden aktardığına göre Gülşen savunmasında, “Daha önce de ifadeler verdim. Suçsuzum. Yargılama sonunda beraat edeceğime inanıyorum. Bütün konu, sahne içinde bir arkadaşımla şakalaşmamdan ibarettir” dedi.

‘ŞAKALAŞTIĞIM ARKADAŞIMI İMAM LAKABIYLA TANIDIM’

Sahnedeyken dinleyicilerinin arasına karışmak istediğini anlatan Gülşen, “Kalabalıkta bu mümkün olmayacağı için sahnedeki arkadaşlarımın birinden beni seyircilerin arasına taşımasını rica ettim. Sahnedeki başka bir arkadaşım aramızdaki şakalaşma niyetiyle seni imam taşısın dedi. İmam da aramızda bu lakapla anılan arkadaşımız Miraç Çelenk… Bu lakabın benim bildiğim özel bir anlamı yok. Kendisini bu lakapla tanıdım. Sahne şovlarımızda sıklıkla şakalaştığım arkadaşımdır” diye konuştu.

‘REFLEKSLE SÖYLENMİŞ BİR ŞEY’

“Bu lakabın kelime olarak zihnimde eşleştiği bir kalıp olmasından ötürü plansız ve hesapsız bir şakayla yanıt verdim” diyen Gülşen, “Sahne heyecanının getirdiği refleksle söylenmiş bir şey ve iki kişi arasında geçen bir diyalog hatta şakanın sonu da kendisi diye bitmektedir. Bunu söylerken ne bir üçüncü şahıs ne de bir kesimi hedefledim. Diyalog o kadardı ve orada sonlandı. Bunu seyirciye dönüp söylemedim. Tekrarlamadım, alkışlatmadım, altını çizmedim. Sonrasında paylaşım amacıyla kullanmadım” ifadelerini kullandı.

‘KENDİ VİCDANIMDA HÜRÜM’

“Halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek bir tavır sergilemedim” diyen Gülşen, şöyle devam etti:
“Niyetim ve amacın hiçbir zaman bu olmadı ve olamaz da. Bu konuda kendi vicdanımda hürüm. Suçlamayı işlemedim ve kabul etmiyorum.”

‘HERKESTEN ÖZÜR DE DİLEDİM’

“Kasıtsız sıfat nedense hedefe oturtuldu. Ben yine de değerlerini rencide ettiğimi düşündüğüm herkesten özür de diledim. Sıklıkla tanık olduğumuz sapkınlık ve istismar kanayan yaramız. Ben bu yarayı sağduyulu sade bir vatandaş olarak taşıyorum.”

‘LİNÇ VE İSTİSMARA UĞRADIM’

“Sadece aynı zamanda tanık da değilim mesleki kimliğimin ve duruşumun bedeli olarak mağduruyum da. Kadınlığın bedenim, eş ve anneliğim, giyimim kuşamım yüzünden defalarca sözel olarak linç ve istismara uğradım. Hatta hedef gösterildim.”

‘İKİ KİŞİ ARASINDA GEÇEN BİR ŞAKA’

“Ama yine de düşüncelerimi özgürce ifade eden biriyim. Şu anda da çekinmedim. Sahnedeki şaka toplumsal duyarlılığımın bir uzantısı değildi. Sadece iki kişi arasında geçen bir şakaydı. Bir açıklama, demeç değildi. Ancak öyleymiş gibi bir yere çekildi. Böyle olmadığını videoyu izleyen herkes görecektir.”

‘YAYINLANMA ZAMANI MANİDAR’

“Gerek zamanlaması gerek yayılması bana göre manipülatif ve manidardır. Manidar çünkü konserin tarihi 30 Nisan, videomun yayılma tarihi ise 24 Ağustos. Arada tam dört ay var. Videomun dört ay sonra ortaya çıkarılması, yayılması linç kampanyası başlatılması, gözaltına alınmam ve cezaevine konmam bir gün sürdü. Bütün bunları, hayatta Gülşen olarak var olmamın cezalandırılması olarak görüyorum.”

‘ASIL TUTSAKLIĞIM ÇOCUĞUMA KAVUŞAMAMAK’

“Maddi kısmını geçtim, manevi olarak inanılmaz orantısız bedellere uğradım. Beş günü cezaevinde 15 gün evde olmak üzere 20 gün hapis cezası aldım. Asıl tutsaklığım çocuğuma kavuşamamak. Çocuğum İspanya’da ve yanında olamıyorum. Çocuğumun daha fazla travma yaşamasını istemiyorum. O benden mahrum ben de ondan mahrumum.”

’50 KÜSUR KONSERİM İPTAL EDİLDİ’

“Maddi kısmına gelecek olursak 50 küsur konserim iptal edildi. İptaller madden birçok kişiyi ve aileleri etkilediği için (birlikte çalıştığım arkadaşlarım) bu mağduriyetleri de üstlendim. Yurtdışındaki konserlerimi de yapamıyorum. Yeni konserler planlayamıyorum. Mağduriyetimin giderilmesini kendim ailem ve adalete sığınan herkes için istiyorum.”

NE OLMUŞTU?

30 Nisan 2022’de Ataşehir’de sahnedeyken bir arkadaşına yaptığı “İmam hatipte okumuş, sapıklığı oradan geliyor” şakası üzerinden sosyal medyada hedef alınan Gülşen, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçlamasıyla 25 Ağustos’ta evinde gözaltına alındı.

Özür açıklaması yayımlayan Gülşen, nöbetçi hakimliğe verdiği ifadesinde de “Bana ihtiyacı olan bir çocuğum var. Suç işlemedim. Bana ihtiyaç olunan her an gelebilirim. Tutuksuz yargılanmak istiyorum” dedi. Gülşen, buna rağmen aynı günün akşamında tutuklandı.

Yöneltilen suçlamanın cezası 3 yıldan düşük olmasına rağmen tutuklama gerekçesinde, “adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı” öne sürüldü.

Gülşen, 29 Ağustos’ta tutukluluğuna yönelik itirazın kabul edilmesiyle “konutu terketmeme” koşuluyla (ev hapsi) tahliye edildi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com