Erkek akademisyenler çalışmalarını pazarlamaya ve kendilerini övmeye daha meyilli

Erkek akademisyenler makalelerinin özet kısmında çalışmalarından böbürlenerek bahsetmeye kadınlardan daha yatkın. Erkek akademisyen makalelerin özetlerinde “orijinal” ve “özgün” ifadelerini kadınlardan çok daha fazla kullanıyor.

GÜLNUR HASESOĞLU 12 Aralık 2020 DÜNYA

Dünyada cinsiyet eşitsizliğini gidermek için çalışmalar yapılırken akademi dünyası ve üniversiteler bunların başında geliyor. Kadın akademisyenlere yönelik birçok ülkede pozitif ayrımcılık uygulanıyor. Yapılan bir araştırmada erkek akademisyenlerin çalışmalarını pazarlamaya ve kendilerini övmeye daha meyilli olduğu ortaya çıktı. Erkek akademisyenler makalelerinin özet kısmında çalışmalarından böbürlenerek bahsetmeye kadınlardan daha meyilli. Erkek akademisyen makalelerin özetlerinde “orijinal” ve “özgün” ifadelerini kadınlardan çok daha fazla kullanıyor.

ABD’deki Yale Üniversitesi’nden Profesörü Olav Sorenson, Mannheim Üniversitesi ve Harvard Tıp Fakültesinden meslektaşlarıyla birlikte bir çalışma gerçekleştirdi. “Bilim insanlarının, araştırmalarının önemini nasıl sunduğuna ilişkin cinsel farklılıklar: gözlemsel çalışma” adlı çalışma; erkeklerin ve kadınların kendi araştırma bulgularından olumlu olarak bahsetmelerinin farklılık gösterip göstermediğini analiz ediyor. Peki çalışmaya göre kadınlar ve erkekler, araştırmalarını “yeni”, “mükemmel”, “benzersiz” gibi terimler kullanarak ne kadar olumlu sunuyor?

ERKEKLERİN ÇALIŞMALARINDAKİ POZİTİF SUNUM, CİNSİYET EŞİTSİZLİĞİNE KATKIDA MI BULUNUYOR?

Akademik yaşam ve tıp kariyeri açısından “araştırma üretkenliği”; terfi almak, işe alınmak ve yüksek maaş almak için önemli. Ancak yapılan araştırmaya göre, kadınlar tıp fakültelerinde ve bilim alanlarında yeterince temsil edilmiyor. Erkeklerin ise makalesini kadınlara göre daha çok pazarlayabilmesi, cinsiyet eşitsizliğine katkıda bulunuyor.

Yeşil renk erkek; kızı ise kadın akademisyenleri gösteriyor. Novel, orjinalliği; unique ise özgünlüğü gösteriyor

Çalışma, 2002-2017 yılları arasındaki klinik araştırma ve genel yaşam bilimleri makalelerini inceliyor. Buna göre, kadınlar erkeklere kıyasla araştırma bulgularını, özet ve başlıklarında açıklamak için “mükemmel”, “özgün” gibi pozitif kelimeleri yüzde 12 daha az kullanıyor. Kadınların yaptıkları araştırmayı pozitif olarak sunma olasılığı yüzde 21 daha az. Bundan dolayı, etkili klinik dergilerinde makalelerini pozitif terimlerle pazarlayan erkeklerin adı daha çok görülüyor. Kadınların aynı işi erkeklerden daha az olumlu sunma eğilimi kariyerlerini etkiliyor.


POZİTİF OLARAK SUNULAN MAKALELER DAHA ÇOK ALINTILANIYOR

Başka akademisyenlerin bu çalışmalara referans vermesi çok önemli. Alıntılanan makaleler kariyer açısından akademisyenlerin yararına. Pozitif olarak sunulan çalışmalar ise daha çok alıntılanıyor. Bu da akademik alanda erkeklerin adının daha çok geçmesini sağlıyor.

 

Araştırmaya göre profesörlüğe terfi de dahil olmak üzere birçok kariyer alanında kadınların oranı düşüşte. Erkekler yazdıkları makalelerde cinsiyet eşitsizliğinin olmaması gerektiğini söylüyor. Aynı zamanda kendi çalışmalarından da övgüyle bahsediyor. Ancak bu durum istatistiksel olarak bakıldığında kadınların kariyerinde yükselmesinde kötü rol oynuyor.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com