İsrail'i "terör devleti" olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu terör devletinin başında olan kişi adeta İsrail halkını isyan ettirir hale getirmiştir. Onun için eceli yakındır" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya ziyareti sonrası, Milli Türk Talebe Birliği’nin Genel Kurulu’nda konuştu.
Almanya ziyaretine değinen Erdoğan, “Yatıyorlar kalkıyorlar söyledikleri şey ‘Hamas da Hamas. Hamas da Hamas.’ Neymiş? ‘7 Ekim’de Hamas’ın o çıkışı işte bu hali ateşledi’ diyorlar. Kendilerine şunu söyledim. ‘Şu anda 13 bin çocuk, kadın, yaşlı İsrail tarafından öldürüldü. Bunu niye konuşmuyorsunuz?’ İşte İsrail’in elindeki rehineler ne olacak? 10 bine yakın İsrail’in elinde rehine var. Hadi Almanya olarak siz onları verme adımını atın, biz de şu anda Hamas’ın elindekileri almanın gayreti içerisine girelim. Var mısınız buna? ‘Evet’ diyemiyorlar” ifadelerini kullandı.
“NE OLURSA OLSUN DİK DURACAĞIZ”
Bir hafta sonra Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in İsrail’e gideceğini hatırlatan Erdoğan, “Atın bu adımı. Biz de karşı adımı atalım. Başka türlü bu olmaz. Ne olursa olsun dik duracağız, dik. Bundan taviz veremeyiz” dedi.
AKP dış politikasını ve yabancı ülkelere asker gönderilmesini eleştirenleri hedef alan Erdoğan, ”Ülkemizde de epeyce okumuş cahilin bulunduğu bir gerçektir. Buna karşı en büyük güvencemiz, milletimizin o köklü irfanıyla ülke ve dünya meselelerini deruni bir şekilde kavrayabiliyor olmasıdır” diye konuştu.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Erdoğan’ın konuşmasında öne çıkan diğer başlıklar şöyle:
“Ne yazık ki parlamentomuza bakıyorsunuz bir siyasi partinin genel başkanı aynen Netanyahu gibi konuşuyor. Şimdi bunlara cevabı verecek olan biziz. Neyle vereceğiz? Duruşumuzla vereceğiz. Haddini bildireceğiz. Zira bu parlamentonun çatısı altında Netanyahu gibi konuşanlar olamaz, olmamalı.”
“Bu terör devletinin başında olan kişi de ne yazık ki İsrail’i şu anda adeta İsrail halkını isyan ettiriyor ve onları kendine karşı isyan ettirir hale getirmiştir. Onun (Netanyahu eceli yakındır. Bu suçun mutlaka uluslararası düzeyde takip edilmesi, soruşturulması ve zalimlerin hak ettikleri cezaları almaları şarttır.”
