DEM Parti: AKP’ye can suyu olacak bir Anayasa tartışmasına mesafeliyiz

DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit: Darbe anayasalarına makyaj yapmak sorunları çözmez. Kürt sorununu çözemeyen bir ülkede demokratik ve özgürlükçü bir anayasa yapılamaz. Yeni bir anayasa tartışmasına varız ama AKP’ye can suyu olacak bir tartışmaya mesafeliyiz.

KRONOS 29 Nisan 2024 GÜNDEM

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Meclis’te basın toplantısı düzenledi.

Yeni Anayasa tartışmalarına işaret eden Koçyiğit, demokratik bir anayasayı savunduklarını belirtti ve “Yeni bir anayasa tartışmasına varız ama AKP’ye can suyu olacak bir tartışmaya mesafeliyiz” dedi:

‘KÜRT SORUNUNU ÇÖZEMEYEN ÜLKEDE DEMOKRATİK ANAYASA YAPILAMAZ’ 

“Darbe anayasalarına palyatif çözümlere, makyaj yapmak Türkiye’nin sorununu çözmez. Kürt sorununu çözemeyen bir ülkede gerçek anlamda demokratik ve özgürlükçü bir anayasa yapılamaz. Kadını görmeyen, gençleri görmeyen, işçi sınıfını görmeyen doğayı görmeyen toplumu katmayan bir anayasa yapım süreci olmaz. Anayasa, darbe ruhundan arındırılmak, sivilleştirilmek isteniyorsa öncelikle yeni bir anayasa ihtiyaçtır. Türkiye halkları bunu yapmaya muktedirdir ve Türkiye halkları bunun kapısını aralamıştır. Yeni bir anayasa tartışmasına varız ama AKP’ye can suyu olacak bir tartışmaya mesafeliyiz. Böyle bir tartışmanın dışındayız, böyle bir tartışmanın parçası olmayacağız.”

‘1 MAYIS’TA TAKSİM MEYDANI’NDA OLACAĞIZ’

Koçyiğit, 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’na getirilen yasağa tepki göstererek yasak kararını tanımadıklarını tekrarladı:

“Taksim Meydanı sadece bir meydan değildir, aynı zamanda emek ve özgürlük mücadelesinin sembolüdür. Yasak kararının asıl amacının aslında demokratik haklarımız gasp etmek, işçi sınıfının tarihsel hafızasını yok etmek olduğunu çok iyi biliyoruz. AKP’nin bu yasak kararını ideolojik saiklerle aldığını da çok iyi biliyoruz. Bu yasak kararına boyun eğmeyeceğiz. Taksim Meydanı yasaklanamaz, Taksim Meydanı bizimdir, Taksim Meydanı 1 Mayıs meydanıdır, Taksim Meydanı adalet meydanıdır, Taksim Meydanı özgürlük meydanıdır. Taksim Meydanı’nı kapatmaya çalışanları tarih de affetmeyecek, işçi sınıfı da asla affetmeyecek. O gün yan yana, omuz omuza Taksim Meydanı’na hep beraber yürüyeceğiz.”

Tahir Elçi cinayeti davasında ‘kimin vurduğunu tespit edemiyoruz’ diyen bir yargıyla karşı karşıya olduklarını vurgulayan Koçyiğit, 3 polis için istenen beraat kararını değerlendirdi:

OLAY YERİ İNCELEMESİ 5 AY SONRA YAPILIRSA…’

“Savcılık bu davada polislerin avukatlığını yaptı. Dosyada olay yeri incelemesi 5 ay sonra yapılıyorsa tabii ki bu deliller açığa çıkamazdı, keşif yapılmazsa tabii ki mermi çekirdeği bulamazdı. Polisleri şüpheli değil, tanık sıfatıyla dinlerseniz tabii ki hakikat açığa çıkamazdı. En önemlisi cinayet anını gösteren 12 saniyelik emniyetin kamera görüntüsünün kaybedilmesi de cinayetin üstünü örtmeye yönelik önemli bir delil karartmaydı. Peki katilin kim olduğunu bildikleri için onu korumaya çalıştıklarını düşünsek abartılı mı olur? Hayır. Tam da bunu yapıyor yargı.


‘DÖNEMİN BAŞBAKANI DAVUTOĞLU DA BİLİYOR’

Katili biliyor, tanıyor ve korumaya çalışıyor. Katili avukatlar biliyorlar, istihbarat şube tanıyor, iktidar biliyor, dönemin başbakanı olan ve ‘Biz iktidardan düşersek beyaz Toroslar dönemi başlayacak’ diyen Davutoğlu çok iyi biliyor.

Bu karanlığın üzerini bütün bu bilenler birlikte kapatmaya çalışıyor. Ama biz de katili biliyoruz ve tanıyoruz. Bu dosyanın böyle kapanmaması, Tahir Elçi’nin katillerin adalet önünde gereken hesabı vermesi için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Tahir Elçi dosyasındaki bu aşamanın bir kez daha kamu vicdanını, toplumsal adalet duygusunu zedelediğini ifade etmek istiyorum. Dosyanın üzerinin kapatılarak değil, gerçek suçlular adalet önüne çıkarılarak Türkiye’de yeni bir döneme kapı aralanabilir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com