Danıştay üyesi: Tehdit altındayız; HSK, beraat eden hakimleri bile ihraç etmiş

'Başta HSK olmak üzere belli kurum ve kuruluşlara somut veri bulunup bulunmadığı sorulmuştur. Bu kişilerin beraat etmiş olmaları veya haklarında takipsizlik kararları verildiği görülerek iptal kararları verilmiştir. Bu haberler büyük bir tehdittir ve suç oluşturmaktadır.'

KRONOS 18 Şubat 2024 GÜNDEM

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve iade edilen hakim ve savcılarla ilgili “Danıştay’ın aldığı karara sessiz kalmamız mümkün değil.” şeklindeki açıklaması Danıştay üyeleri tarafından tehdit ve baskı olarak nitelendi.

Sözcü yazarı İsmail Saymaz’a konuşan bir Danıştay üyesi Gülen cemaatiyle irtibatı ve iltisakı olduğu öne sürülen hakim ve savcıların bir gecede mesleğe döndürüldüğü şeklinde algı oluşturulmaya çalışıldığını ancak iade kararı verilen dosyaların HSK’nın beraat ve takipsizlikle sonuçlanan davalara rağmen ihraç kararı verdiği kişiler olduğunu söyledi.

HSK tarafından 4600 hakim ve savcının KHK ile ihraç edildiğini, bu işlemlere karşı 23 Ocak 2017’den sonra yargı yolunun açıldığını ve 5. Daire’nin davalara bakmakla yetkili kılındığını ifade eden Danıştay üyesi, 4186’sı tarafından açılan iade davalarının, iltisak ve irtibata ilişkin somut bilgi ve belgeler bulunması gerekçesiyle reddedildiğini öne sürdü.

Danıştay üyesi “Bir kısmında yargılaması beraat veya takipsizlikle sonuçlanmasına rağmen meslekten çıkarılmalarına gerekçe gösterilen bilgi ve belgeler iltisak ve irtibatlarına yeter nitelikte görülüp reddine karar verilmiştir.” dedi.

Buna karşın 414 hakim ve savcının somut veriye dayanmadan ihraç edildiğini kaydeden Danıştay üyesi, şunları söyledi:

“İptal kararı verilen kararlar incelendiğinde, dosyalarda somut verilere dayanılmadan meslekten çıkarma işlemlerinin tesis edildiği görülmüştür. Yargılama aşamasında, başta HSK olmak üzere belli kurum ve kuruluşlara irtibat ve iltisakına yönelik somut verilerin bulunup bulunmadığı sorulmuştur. Davacılarla ilgili bir bilgi veya belge sunulmaması sonucunda -bu kişilerin beraat etmiş olmaları veya haklarında takipsizlik kararları verildiği görülerek- iptal kararları verilmiştir. Bu kararların bir defada değil, yıllara sari şekilde verilmiş olduğunu belirtmek gerekmektedir.”

Danıştay üyesi ayrıca şöyle dedi:

“Unutmamak gerekir ki 17 Mayıs 2006’da gerçekleştirilen hain Danıştay saldırısı öncesinde 2. Daire Başkan ve üyeleri hakkında haberler yapılmış, fotoğrafları gazete sayfalarının başköşelerinde servis edilerek hedef haline getirilmişlerdi. Devamında hain saldırı gerçekleşmiş ve Özbilgin hayatını kaybetmişti. Bu kadar ağır iş yükü altında görevlerini layığı ile yapmaya çalışan dairenin başkan ve üyelerinin, verdikleri kararlar gerekçe olarak gösterilerek baskı altına alınmaya çalışılması, haklarında tehdit boyutuna varacak şekilde haberler yapılması yargı bağımsızlığı için büyük bir tehdittir ve suç oluşturmaktadır. Yargılama faaliyetlerine dair haberler servis edilirken yaşanılan acı hadiseler unutulmamalı, hakim ve savcıları karalama boyutuna varacak haberlerden kaçınılması ülkemizin sadece bugünü değil yarınları açısından da büyük önem arz etmektedir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram