Bakan Ersoy’un kendi şirketine tahsisini onayladığı orman arazisinde tatil köyü projesi için ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Yapılaşmanın önünde engel kalmadı.
Türkbükü’nde 3 milyar 678 milyon lira maliyetli tatil köyü, 307 odadan oluşacak.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, Bakan Mehmet Nuri Ersoy’un şirketine tahsisini onayladığı 25 dönümlük orman arazisinin yapılaşmasının önünde engel kalmadı. Muğla Valiliği, Ersoy’un şirketinin başvurusunun ardından ‘ÇED gerekli değildir’ kararı aldı.
Bakanlığın Ersoy’un ana hissedarı olduğu şirketin Muğla Bodrum Türkbükü’nde yapacağı 5 yıldızlı tatil köyü projesine 25 bin metrekarelik orman arazisinin dahil edilmesine onay verildiği 12 Mayıs’ta kamuoyuna yansımıştı.
Birgün gazetesindeki habere göre; söz konusu gelişmelerin ardından tahsisli 25 dönümlük arazinin yapılaşması için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci de tamamlandı. Valilik, Ersoy’un otel projesi için ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi.
ÇED’DEN MUAF
ÇED süreci, bir projenin doğa üzerinde yaratacağı etkilerin masaya yatırılması anlamına geliyor. ‘ÇED gerekli değildir’ kararı ise projenin doğaya etkileri bakımından değerlendirme dışı tutulması durumunda veriliyor. Yani Bakan’ın projesinin olası etkileri ölçülmeden onay verilmiş oldu. Böylece orman arazisinin yapılaşmasının önünde hiçbir engel kalmadı.
3 MİLYAR 678 MİLYON TL
25 dönümlük alandaki proje kapsamında 120 odalık bir blok inşa edilecek. 3 milyar 678 milyon lira maliyetli 5 yıldızlı dev tatil köyü projesiyle, söz konusu 25 dönümlük orman arazisi, 115 bin metrekarelik mevcut otel alanına dahil edilecek. Tatil köyü, 307 oda ve 870 yataklı olacak. Ersoy’un ana hissedarı ve yöneticisi olduğu MRA Turizm isimli şirket, ilk olarak 2012’de tahsisi sağlanan arazide, geçen yıl değişikliğe gitmişti. İmar planı Muğla 2. İdare Mahkemesi’nce 2017’de iptal edilen 25 dönümlük orman arazisi, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü’nün hazırladığı Uygulama Planı’na dahil edilmişti. Arazinin yapılaşmaya açılmasını öngören söz konusu imar planı, 28 Mart’ta kabul edilmişti. Bu gelişmelerin ardından şirket, “daha çok ağacın kesileceğini” gerekçe göstererek, arazinin değiştirilmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’na başvurmuştu.
Bir önceki tahsis gibi, bu başvuru da bakanlıkça ‘uygun’ bulunmuştu. Eski ve yeni arazi kıyaslandığında, son tahsis edilen yerin otel projesine daha uygun olması ise dikkat çekti.
