Atatürk’süz cuma hutbesine İmamoğlu’ndan sert tepki

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet'in 100'üncü yılını Atatürk'ün adını anmadan kutlayan Diyanet'e tepki gösterdi: "İçinde Mustafa Kemal Atatürk'ü anmamak ve Cumhuriyetle birlikte onu paylaşmama fikrini ortaya koyan aklın, bir zihnin gerçekten ülkeye faydası yok"

KRONOS 27 Ekim 2023 GÜNDEM

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet’in 100. Yıldönümüne iki gün kala Diyanet İşleri Başkanlığı’nın cuma hutbesinde Mustafa Kemal Atatürk’e yer vermemesini eleştirdi.

İmamoğlu, “İçinde Mustafa Kemal Atatürk’ü anmamak ve Cumhuriyet’le beraber onu paylaşmamak fikrini ortaya koyan bir aklın, bir zihnin gerçekten bu ülkeye faydası yok. ‘Mış’ gibi yapılmaz. Cumhuriyet’in değerlerini yaşayacaksınız. Onun özgürlüğüyle, onun verdiği eşitlikle hep birlikte var olacağız. Geliştirelim, konuşalım, tartışalı Ama geçmişi yok sayarak bu güzel Atatürk’ü, bu güzel Cumhuriyet’i anlatmayı, sıkıntıyla ifade etme içerisinde olup topluma da şirin gözükmek adına ‘mış’ gibi yapanları tekrar altını çiziyorum; üzüntüyle ama bir yanıyla da gülerek izliyorum. Bu millet onlara sırası geldiğinde hak ettikleri cevabı demokrasi yoluyla verecek. Bundan adım gibi eminim” dedi.

İlki 2022’de düzenlenen “Büyütülen Hayallerle Cumhuriyet ve Kadın” etkinliğinin ikincisi Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleştirildi. Etkinliğe İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, projesi öncüsü Dr. Dilek Kaya İmamoğlu, İBB İstanbul Vakfı Genel Müdürü Perihan Yücel, kadın hakları konusunda çalışmalar yapan, akademisyen, sivil toplum kuruluşları ve dernekler katıldı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ritim gösterisi ve farklı yörelerden dans seçkileriyle başlayan etkinlikte bir konuşma yaptı. İmamoğlu’nun, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın “Vatan millet sevdasıyla nice yüzyıllara” başlıklı cuma hutbesinde Atatürk’e yer vermemesini de eleştirdiği konuşması satır başlarıyla şöyle:

“ATATÜRK’Ü ANMAMANIN VE CUMHURİYETLE BİRLİKTE PAYLAŞMAMANIN BU ÜLKEYE FAYDASI YOK”
Bugün Cumhuriyet’in ne kadar değerli olduğunu tarifleyen bir hutbe dinledik. İçinde Mustafa Kemal Atatürk’ü anmamak ve Cumhuriyet’le beraber onu paylaşmamak fikrini ortaya koyan bir aklın, bir zihnin gerçekten bu ülkeye faydası yok. ‘Mış’ gibi yapılmaz. Cumhuriyet’in değerlerini yaşayacaksınız. Onun özgürlüğüyle, onun verdiği eşitlikle hep birlikte var olacağız. Biliniz ki o Cumhuriyet, o demokrasi olmasaydı ben de burada sizlere hitap ediyor olamazdım. Gönlümüzle bugün belki de burada bu süreci dinleyebilecek, özgürlüğü ve ortamı sağlayamıyor olacaktınız. O bakımdan geliştirelim, konuşalım, tartışalım… O bakımdan biz bu görevleri üstümüze alalım. En iyisiyle, en layıkıyla çağdaş bir düşünceyi, çağdaş bir ortamı ülkemize kazandıralım. Ama geçmişi yok sayarak bu güzel Atatürk’ü, bu güzel Cumhuriyet’i anlatmayı, sıkıntıyla ifade etme içerisinde olup topluma da şirin gözükmek adına ‘mış’ gibi yapanları tekrar altını çiziyorum; üzüntüyle ama bir yanıyla da gülerek izliyorum. Bu millet onlara sırası geldiğinde hak ettikleri cevabı demokrasi yoluyla verecek. Bundan adım gibi eminim.

“VARLIĞIMIZI SÜRDÜRÜYORSAK BUNU CUMHURİYET’İN ATTIĞI SAĞLAM TEMELE BORÇLUYUZ”
Cumhuriyet ile çok büyük kazanımlar elde ettik. Hiçbir kişinin, grubun, zümrenin üstün olmadığı eşit bireyler haline geldik. Özgürlüğümüzü, bağımsızlığımızı kazandık. Ulus olma bilincine ulaştık, kendi kendimizi yönetme gücümüzü, egemenliğimizi elde ettik. Cumhuriyet eğitimden üretime, teknolojiden kültür ve sanata, ulaşımdan sağlığa, hukuktan demokrasiye hemen her alanda büyük bir atılımı da beraberinde getirdi. Eğitimin ışığı Anadolu’yu en ücra köşelerine kadar aydınlattı, tarımda kara sabandan çağdaş üretim tekniklerine geçildi, hastalıktan kırılan bir halka sağlık hizmetleri ulaştı, yollar, fabrikalar açıldı. Birbiri ardına hayata geçirilen inkılaplarla çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri sağlam bir şekilde atıldı. Bugün çatışmalarla, savaşlarla çevrili bir coğrafyada istikrar abidesi bir Cumhuriyet olarak varlığımızı sürdürüyorsak bunu Cumhuriyet’in attığı sağlam temele borçluyuz.

MİLLİ MÜCADELE’NİN KADIN KAHRAMANLARINI ANILDI
Halide Edip Adıvarların, Erzurumlu Kara Fatmaların, ayın altında kağnılarla cepheye mermi taşıyan kahraman kadınların özverileri, mücadeleleri asla unutulmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti, Afife Jale, Safiye Ali, Süreyya Ağaoğlu, Remziye Hisar, Semiha Berksoy gibi öncü kadınların açtığı yolda ilerleyen çağdaş, üretken, güçlü kadınların çok değerli katkılarıyla ilerlemiş, gelişmiştir.

“CUMHURİYET KAZANIMLARINDAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ”
Türkiye Cumhuriyeti uluslararası müsabakalarda bayrağımızı göklere çeken kadın sporcularımızın, uluslararası festivallerden ödülle dönen kadın sanatçılarımızın, vatan için gerektiğinde canını ortaya koyan kadın polis ve askerlerimizin, kadın öğretmenlerimizin, doktorlarımızın, avukatlarımızın ve özellikle İstanbul Büyükşehir Belediyemizin 16 milyon İstanbulluya hizmet sunan kadın çalışan ve yöneticilerin, 100 yaşındaki Cumhuriyetimize geçmişten bugün katkı sağlayan herkesin en büyük hazinesidir. Bu hazineyi sonsuza kadar koruyacak Cumhuriyet kazanımlarımızdan da asla vazgeçmeyeceğiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde, aklın ve bilimin ışığında yürüyerek güzel ülkemizi daha aydınlık bir geleceğe hep birlikte ulaştıracağız. Türkiye Cumhuriyeti’ni bizlere armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve mücadele arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmetle, minnetle, özlemle anıyorum.


“BELLİ BİR KESİMİN ÜSTÜN OLDUĞUNU İFADE EDENLER VAR İSE HER BİRİNİ BERTARAF EDECEĞİZ”
Bugün bir arada olmamızı, birbirimizi hissetmemizin 100 yıl önce atılmış olan bu kıymetli temel ile var olduğunu lütfen bilelim. Bu ülkede farklılıklarımızla çeşitli etnik köken ve dilleri temsil eden topluluklar olarak muazzam bir millete, muazzam bir ulusa dönüştük. Bunu korumak, geliştirmek hepimizin sorumluluğu. Dönem dönem ayrılıkçı anlayışlar veya bu birlik ve beraberliğimize kötü ve olumsuz duyguları katarak sanki belli bir bölümün, belli bir kesimin üstün olduğunu ya da belli bir kesimin daha aşağıda olduğunu ifade eden hangi husus var ise hep birlikte o duyguların her birini bertaraf edeceğiz. Ve daha temiz, daha berrak, daha eşitlikçi bir döneme hep birlikte adım atacağız.

“HAKKI TESLİM ETMEK 86 MİLYONUN BOYNUNUN BORCUDUR”
O yokluk döneminde bize dünyada Cumhuriyeti ve demokrasiyi daha henüz eline, diline, önüne, bir kağıda, bir deftere yazmamış olan bir dünya var iken; cesur bir kararla devrimci bir ruhla bize bunu emanet eden Mustafa Kemal Atatürk’e o kararlılığı gösteren o insana minnet duymak gerçekten borcumuz. O gün, kuruluşu anında eksikleri olabilir, bazı hususlar ihmal edilmiş olabilir bunu tamamlamak hepimizin boynunun borcu. Ama bir gerçeği, bir asaleti, bir kararlılığı, hakkını o insana teslim etmek de o günden bugüne büyüyen 86 milyon insanı yani Türkiye Cumhuriyeti evlatlarının boynunun borcudur diye düşünüyorum. Bu bağlamda birbirimizi anlamayı, tarihimizi idrak etmeyi ve geleceğe dair birleşmenin unsurlarını önümüze koyarak kazanımlarımızı önümüze dizerek eksik kalan taraflarını da belirleyerek yol yürümeyi, kararlılıkla tercih etmeliyiz. Geçmişi yok sayan Mustafa Kemal Atatürk’ü anmaktan imtina eden kim var ise onları üzülerek izliyorum. Üzülerek takip ediyorum.

“ÖMRÜNÜ BU MİLLETE ADAMIŞ İNSANA BU HAKSIZLIĞIN YAPILMASINA DAYANAMIYORUM”
Dün eşimle birlikte Atatürk filmini izledim. Çok duyguluydu. Olağanüstü bir mücadeleyle ailesini, yuvasını, yuva kurmayı, çocuklarının olmasını düşünmeden, hayatını adamış ve sadece benden 5 yaş büyükken, 57 yaşında hayatını kaybetmiş; tüm ömrünü bu insanlara bu millete daha güzel bir geleceğe ulaşması adına adamış; çoluğuna çocuğuna ve geleceğine bir servet değil, milletine bir servet bırakmak için mücadele vermiş insana bu haksızlığın yapılmasına ben dayanamıyorum.”

NE OLMUŞTU?
Diyanet İşleri Başkanlığı, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını da kutladığı cuma hutbesinde Atatürk’ün adına yer vermedi.

“Vatan Millet Sevdasıyla Nice Yüzyıllara” başlıklı hutbede “Milli Mücadelemizin zaferle taçlanışının, bağımsızlık güneşinin ülkemiz üzerine yeniden doğuşunun, Cumhuriyetimizin ilan edilişinin yüzüncü yılındayız” ifadesi yer aldı.

Ancak hutbede Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün adı yer almadı. Bunun yerine “Milli mücadelemize önderlik eden devlet büyüklerimiz” ifadesine yer verildi.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com