Polis, kız öğrencilerin öğrenci evlerinin erzak alışverişi için buluştukları Bacanaklar Tost ve Çayevi'ni 'Lojistik Nakil Noktası' diye kameralı takibe aldı. Oysa çayevinin müdavimleri arasında davaya bakan kadın hakim de var.
Uşak'ta gözaltına alınan kız öğrencilerin bir kısmı, 1 Eylül 2020
Uşak’ta gözaltına alınan ve emniyette çıplak aramaya maruz kalan kız öğrencilerin yargılandığı davada polisin öğrencilerin erzak alış verişi için buluştukları Bacanaklar Tost ve Çayevi isimli cafeyi ‘Lojistik Nakil Noktası’ olduğu gerekçesiyle 7-8 ay kameralarla izlediği, giren çıkanları kayda aldığı ortaya çıktı.
Kronos’un dava dosyasından ve öğrencilerin yakınlarından edindiği bilgilere göre öğrencilerin yargılandığı davaya bakan hakim Cansu Çamur da çayevinin müdavimleri arasında olması davada krize neden oldu.
Bacanaklar Tost ve Çayevi gitmesi teknik takibe takılan Hakim Cansu Çamur önce Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki görevinden alınıp 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne atandı ancak bir süre sonra aynı mahkemeye kıdemli hakim sıfatıyla geri döndü. İddiaya göre Hakim Cansu Çamur 19 Aralık’ta görülen son duruşmada Yargıtay kararını yok sayarak 3 öğrenciye ceza verilmesinde etkin rol oynadı.
Öte yandan Yargıtay’ın bozma kararından sonra yeniden yargılanan ve 17’si beraat eden öğrencilerin savunmaları da yargılama aşamasındaki hukuksuzlukları gözler önüne serdi.
Eylül 2020’de gözaltına alınan öğrenciler üniversite evinde kalmak, öğrenci evine yapılan erzak yardımını almak için Bacanaklar Tost ve Çay Evi’nde buluşmakla suçlandı ve kendilerini savunmak zorunda bırakıldı.
Uşak Üniversitesi Gazetecilik Bölümü 3. sınıf öğrencisi Şeyma Bağrıaçık savunmasında “1999’da İzmir’de doğdum. 2017’de Uşak Üniversitesi gazetecilik bölümünü kazandım. 3. sınıfa geçecekken tutuklandım. Sohbet, toplantı veya herhangi bir faaliyetine katılmadım, bylock kullanmadım, Bank Asya hesabım yoktur, otel toplantılarına katılmadım, yurt dışına çıkmadım, adliye önü eylemlere katılmadım, dernek kaydım yoktur, kurumlarda çalışma kaydım yoktur. Eve erzak ve para yardımı gelmedi..Herhangi bir sohbet veya toplantı olmadı, 3. sene tutuklandığım için zaten hiçbir yerde kalmadım, zaten ikinci sınıfın yarısını evde geçirdim, çünkü pandemi nedeniyle herkes eve gitti, C.’yi tanıyorum, bana matematik dersi veriyordu, parasını alıyordu, ne kadar da bir geldiğini bilmiyorum….” ifadesini kullandı.
E.Ç. kaldıkları evin yiyecek içecek ihtiyacını nasıl karşıladığını anlatmak zorunda kaldı: “İ. benim 8 yıllık arkadaşım. Hayalimiz aynı şehirde okumaktı. O benden bir sene önce kazanmıştı, sonra ben geldim ve onunla aynı evde kaldım… Erzak ihtiyacımız vardı. E.’yi aradım, erzak talebinde bulundum, o da Bacanaklar Tost Evine giderek erzak alabileceğini söyledi ve erzağımı oradan aldım.”
Başka bir öğrenci de ifadesinde 6-7 erzak paketinden, 2 paket gıda maddesini içeren erzağı alıp eve götürdüğünü anlatmak zorunda kaldı. Öğrencilerin evlerine getirilen et ve sucuklar, aşureler, ezberletilen namaz sureleri de soruşturma aşamasında dosyaya girdi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ‘kanunsuz suç ve ceza olmaz’ kararlarına rağmen ‘terörizm’ faaliyeti olarak kaydedildi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Tutuklu olan Büşra Elbüken’e ise 1,5 yıl hapiste kaldığı için koğuş arkadaşlarıyla neden mektuplaştığı, telefonda neden halini hatırını sorduğu, arkadaşına neden borç para verdiği soruldu.
Nişanlıyken gözaltına alınan öğrencilerden C.B. savunmasında “Gözaltına alındığımda tehditlere, çıplak aramaya maruz kaldım. Mahkemeye çıkmadan önce benimle ön görüşme yaptılar. Cezaevi şartlarında hastaneye dahi götürmüyorlar, bir genç kız olarak gururum kırıldı, tahliyemi talep ediyorum.” dedi.
Yargıtay’ın bozma kararı sonrası kız öğrencilerin davası yeniden görüldü ve 11’i beraat etti. Daha önce de 6 öğrenci beraat etmişti. Böylece 1 Eylül 2020’de Uşak’ta gözaltına alınan 26 kişiden 17’si beraat etmiş oldu. Dosyada 3 yıldır Uşak E Tipi’nde tutuklu olan 3 kişi ise yeniden ceza verildi. 3 yıldan 4,5 yıla kadar ceza verilen 6 öğrencinin hükmünün açıklanması da geri bırakıldı.
