Tutuklu eski MİT mensubu Enver Altaylı: Ölürsem katilim adalet bakanıdır

Tutuklu eski MİT mensubu Enver Altaylı'nın kızı avukat Dilara Yılmaz, Rusya'nın Türkiye aleyhindeki bir eylem planını deşifte ettiği için Türkiye aleyhine casuslukla suçlandığını belirttiği babasının 'cezaevinde ölürsem katilim adalet bakanıdır' dediğini duyurdu.

SEVİNÇ ÖZARSLAN 22 Nisan 2024 GÜNDEM

Enver Altaylı torunuyla birlikte bir görüş gününde.

Casusluk ve terör örgütü üyeliği suçlamasıyla tutuklanan eski MİT mensubu Enver Altaylı’nın tek başına kaldığı koğuşta fenalaştığı, acil butonuna dahi basamayacak duruma geldiği belirtildi.

Altaylı’nın kızı avukat Dilara Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda babasının başına bir şey gelirse sorumlusunun adalet bakanı olacağını ilan etti.

“YAŞIM 80, ODAYA ÜÇ KİŞİ TALEP EDİYORUM, KABUL ETMİYORLAR”

Babasının adına açtığı Enver Altaylı hesabını da yöneten Yılmaz’ın paylaşımları şöyle:

“Sincan F2 CİK’te 3 kişilik odada 2 kişi kalıyoruz. Yaşım 80. Sağlık sebebiyle odaya 3. kişi talep ediyorum, ancak talebim ısrarla reddediliyor. Çarşamba günü odamda fenalaştım. İlaç almama rağmen tansiyonum zor düştü. Sesimi duyuramadıĝım gibi acil butona da basamadım. Oda arkadaşım odadan her çıktıĝında (dilekçe yazmak için bilgisayar odasına çıkma, hastane, avukat görüşü vb. sebeplerle) uzun süre yalnız kalıyorum. Rahatsızlandıĝımda odama sesimi duyurabileceğim 3. kişi lazım. Şayet bana bir şey olursa katilim Adalet Bakanıdır.”

 

20 Temmuz 2017’de gözaltına alınıp bir hafta sonra tutuklanan Enver Altaylı, “terör örgütüne üyelik’ suçlamasıyla 10, “siyasi ve askeri casusluk” suçlamasıyla da 13 yıl 4 ay olmak üzere toplam 23 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi cezayı Ocak 2024’te onandı.

Dilara Yılmaz, ayrıca Enver Altaylı hakkındaki iddialar ve mahkumiyet kararının, yargılama sürecinde işkence ve kötü muamele neticesinde elde edildiği vurgulanan bir tanık beyanına ve hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen dijital materyal delillerine dayandırıldığını söyledi.

BARINER: İŞKENCE GÖRDÜM ALTAYLI ALEYHİNE İFADE İÇİN TEHDİT EDİLDİM

Yılmaz şunları söyledi:

“İddianamede babamın, Mehmet Barıner isimli eski bir MİT çalışanına Halkbank davasında tanıklık etmesi için yurt dışına kaçmasına yardım edeceğini beyan ettiği iddia edilmişse de yargılama aşamasında Barınar bu iddanın gerçeği yansıtmadığını, soruşturma aşamasındaki ifadeden önce gözaltı süresi boyunca işkence ve kötü muameleye tabi tutulduğunu ve hatta tutuklandıktan sonra dahi Enver Altaylı aleyhinde ifade vermesi için Ankara TEM polisleri tarafından usulsüzce ziyaret edilerek tehdit edildiğini söylemişti.

Enver Altaylı’nın aleyhine gerekçeli kararda, dijital materyallerde ele geçirilen yazılarda Türkiye’nin Nato’dan uzaklaşmasını ve Şanhay işbirliği örgütüne yaklaşmasını eleştiren, ülkenin demokratik kurumlarının zayıfladığını vurgulayan yazılar, telefon kayıtları örgüt üyeliğinin ve casusluluğun delili olarak kullanılmıştı.

RUSYA’NIN TÜRKİYE PLANI’NI AÇIKLADIĞI İÇİN CASUSLUKLA SUÇLANDI 

Yine, gerekçeli kararda, Altaylı’nın dijital materyallerinde bulunan ve Rusya’nın Türkiye’yi zayıflamaya yönelik bir eylem planını içeren bir raporu (Sirotkin raporu) casusluk delili olarak kullanılmıştı.

Oysa Altaylı bu raporu Başbakan, MİT Müsteşarı ve Cumhurbaşkanlığına iletmişti ve bu husus eski ulaştırma bakanı Feridun Bilgin tarafından doğrulanmıştı. Altaylı’nın Rusya’nın Türkiye aleyhindeki bir eylem planını Türk yetkililerine ilettiği için Türkiye aleyhine casuslukla cezalandırılmıştır.

Yargılama boyunca el konulan dijital delillere, hukuka aykırı yöntemlerle mahallinde imaj alınmadan ve 40 günü aşkın bir süre boyunca imajsız şekilde emniyetin elinde tutulduğunda müdahaleye konu olduğu belirtilmiş ve dijital delillerin delil güvenirliği kaybettiğini vurgulayan muhtelif uzman görüş raporları dosyaya girmiştir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com