Turhan’dan Canikli’ye: Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?

Eski AKP'li İbrahim Turhan, 128 milyar dolarla ilgili açıklama yapan AKP'li Nurettin Canikli'yi eleştirerek, Merkez Bankası'nın dövizi faizi talimatla düşürme inadı yüzünden satıldığına işaret ederek, "Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?” dedi.

KRONOS 14 Nisan 2021 EKONOMİ

Eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı İbrahim Turhan, AKP Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli’nin 128 milyar dolarla ilgili yaptığı açıklayama sosyal medya üzerinden eleştirdi.

“128 milyar nerede?’ sorusuna ‘şu kadarıyla bireyler altın ve döviz aldı, şu kadarıyla firmalar döviz borçlarını ödedi, şu kadar da yabancı çıkışı oldu’ diye yanıt vermenin hiçbir anlamının olmadığının ifade eden Turhan, “Para tabi ki yok olmaz. Aslında örtük olarak söyledikleri, daha doğrusu söylemeye çalışıp bir türlü kıvıramadıkları şey şu: ‘Ciddi miktarda döviz talep fazlası vardı; yani döviz almak isteyen çok ama satıcı yoktu. Merkez Bankası satmasaydı kur kontrolden çıkacak, TL daha da değer kaybedecekti.” dedi.

“Dolar kuru, bankalarda ve reel sektörde yaygın ödeme sıkıntılarına yol açabilecek, ekonominin kaldıramayacağı düzeye çıkmasın diye TCMB’nin döviz satmak zorunda kalmasının nedeni ne?” sorusunu yönelten Turhan, “ Niçin ‘kırk satır mı kırk katır mı’ açmazına düşüldü?  Cevap: Faizi talimatla indirme inadı yüzünden. Türkiye’de 1994 krizi aynı şekilde çıkmıştı. 2014’te 400 milyar rezervi olan Rusya 90 milyar dolar sattı. 2015’te 3 trilyon rezervi olan Çin 800 milyar dolar sattı. Sonuç alınamadı. Bunları bile bile bir kişinin egosunu tatmin için, talimatla faiz düşürme inadı yüzünden 128 milyar satıldı” değerlendirmesinde bulundu.

Dalgalı kur rejiminde Merkez Bankası’nın kura ilişkin taahhüdü de hedefi de olmamasına karşın 128 milyar gibi inanılmaz miktarda tanzim satışı yapmayı normalleştirmeye çalışmak akıllara ziyan bir durum olduğuna işaret eden Turhan, paylaşımına şöyle devam etti: “ Swaplar bir yana, TCMB bilanço içi net döviz pozisyonu eksiye düşmüş, USD kuru 8 olmuş. Ayrıca şu sorulara hâlâ yanıt verilmiş değil: Hangi kararla, kimin talimatıyla, hangi yoldan, hangi tarihlerde, hangi kurdan ve kimlere satıldı? Neden kamuoyuna açıklanmadı? Neden şeffaf bir şekilde, ihaleyle ya da kurallara uygun ve duyurusu yapılarak değil arka kapıdan satıldı?

Ziya Paşa’nın dediği gibi; “Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram