Akademisyen yazar Fatih Yaşlı’nın kendisi gibi düşünmeyenleri toplama kampında görmek istediğini söylemesinin yankıları sürerken Koç Üniversitesi’nde doktora yapan Kemal Büyükyüksel, Gülen cemaati mensuplarına “rehabilitasyon” önerdi, “topluma geri kazandırılmalarını” istedi.
Elazığ’da üniversite öğrencisi Enes Kara’nın, ardından KHK’lı öğretmen babası 4 yıldır tutuklu olan 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı’nın intihar etmeleri özgür düşüncenin merkezi kabul edilen üniversitelerde görev yapan bazı isimlerden şaşırtıcı fikirlerini de ortaya çıkardı. Toplama kampları ve gulaglar tartışmaları sürerken akademisyen Kemal Büyükyüksel, ‘rehabilitasyon’ önerisi getirdi.
Akademisyen-yazar Fatih Yaşlı, kendisi gibi düşünmeyen insanları “toplama kamplarında taş kırarken görmek istediğini” belirttiği, ardından Stalin döneminde Sovyetlerin muhalifleri “halk düşmanı” ilan ederek gönderdiği çalışma kamplarını önermesinin yankıları devam ederken bir başka akademisyenden daha “yaratıcı” bir fikir geldi.
Daktilo1984, Politik Yol gibi birçok mecrada “analizler” yazan, CHP’de “sosyalist dönüşümü” savunan İvme Hareketi üyesi, aynı zamanda Koç Üniversitesi’nde “ekonomik eşitsizliklerin ve siyasi kutuplaşmanın demokrasiye olan desteğe etkisini” incelediği teziyle doktora yapan Kemal Büyükyüksel, 16 yaşındaki Bahadır Odabaşı’nın intiharından Gülen cemaatinin sorumlu olduğunu savunarak, cemaat mensuplarının “rehabilite edilmeleri” gerektiğini ve “topluma geri kazandırılmalarını” önerdi. Büyükyüksel’e göre milyonlar, rehabilitasyon yerine sivil ölüme mahkum edildi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
‘REHABİLİTASYON YERİNE SİVİL ÖLÜME MAHKUM EDİLİYOR MİLYONLAR’
“Tuzu kuru olan gerçek sorumlular yurtdışına kaçtı gitti. Kalan basit insanlar üzerinden hukuk sınırlarını aşan bir intikam katharsisi yaşanıyor” diyen Büyükyüksel, “Rehabilitasyon yerine sivil ölüme mahkum milyonlar. Bunun da sonucu masum bir çocuğun bu baskıya dayanamayıp intihar etmesi. Çok yazık” ifadesini kullandı.
‘BIRAKIN BU GÜNDELİK İNSANLARLA UĞRAŞMAYA DEĞMEZ’
Büyükyüksel’in twitter hesabından iktidara “rehabilitasyon” önersi de sunduğu ifadeler şöyle: “Ergenekon’da ülkenin onurlu askerlerine yapılan hukuksuz muamelenin bir diğerini başkasına yapmak bizi de o seviyeye indirir. Ki o Ergenekon’daki zulümden sorumlu olanlar ve tetikçileri yani gerçek tuzu kurular ya kaçtı ya aklandı. Bırakın bu gündelik insanlarla uğraşmaya değmez.”
Tuzu kuru olan gerçek sorumlular yurtdışına kaçtı gitti. Kalan basit insanlar üzerinden hukuk sınırlarını aşan bir intikam katharsisi yaşanıyor. Rehabilitasyon yerine sivil ölüme mahkum milyonlar. Bunun da sonucu masum bir çocuğun bu baskıya dayanamayıp intihar etmesi. Çok yazık. https://t.co/fpHbgbcPYp
— Kemal Büyükyüksel (@KBuyukyuksel) January 16, 2022
‘SUÇA KARIŞMIŞA ADİL YARGILAMA, GERİ KALANA REHABİLİTASYON GEREK’
“Fethullahçılar bu insanların halinin birinci sorumlusudur. Ve bu faillerin çoğu rahatça yaşıyor. Ama iktidarın hukuk sınırını aşan sivil ölüm muamelesi de çözüm değil. Suça karışmışa adil yargılama, geri kalana rehabilitasyon gerek. Bir daha böyle cemaatlerin olmaması gerekiyor.”
‘KASTIM PEJORATİF BİR ANLAM İÇERMİYORDU, REHABİLİTASYONDAN KASTIM TOPLUMA GERİ KAZANDIRILMA’
Büyükyüksel, gelen tepkiler üzerine şöyle bir düzeltme yapma ihtiyacı duydu: “Yanlış anlaşılma olmasın diye, basit ve gündelik terimlerinden kastım pejoratif bir anlam içermiyordu. Everyday, sıradan insan şeklinde kullandım. Rehabilitasyondan kastım ise cemaatten kurtarılıp bağımsız ve özgür bir yurttaş olarak topluma geri kazandırılma.”
