Saray’ın günlük harcaması: Asgari ücretle geçinen 3 bin kişinin aylık maaşı

İktidar 2024 bütçesiyle halka ağır vergiler yüklüyor. Hazine’nin kasasına 3,4 trilyon TL KDV, 1,4 trilyon TL ÖTV geliri girecek. Sermayeye ise 2,2 trilyon TL vergi kıyağı getirilecek. Saray’ın bütçesi iki katına çıkarılacak.

Cumhurbaşkanlığı’nın 2024 yılı bütçesi 12 milyar 283 milyon TL’ye yükseltildi.

SARAY’IN AYLIK MASRAFI: 1 MİLYAR 23 MİLYON TL
CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, bütçeye tepki gösterdi. Saray’ın aylık masrafının 1 milyar 23 milyon TL’ye; günlük masrafının ise 34 milyon 119 bin TL’ye denk geldiğini belirten Kaya, “Sarayın bir günlük harcaması asgari ücretle geçinen 3 bin kişinin aylık maaşıdır” dedi.

Deprem kentlerinde halen teslim edilmeyen evlerin beklediğini, su, elektrik ve konteyner probleminin devam ettiğini hatırlatan Kaya, “Sarayın 2023 yılında harcamadığı ödenekler söz konusu ise bu ödeneklerin 2024 bütçesine iade edilerek depremzedelerin acil ihtiyaçlarının karşılanmasını talep ediyorum. Devletten aldıkları 1000-2000 TL yardımlarla ayakta kalmaya çalışan, bir yandan aylardır susuzluk ve barınma problemleri yaşayan, kış kapıdayken ‘Bu kışı her yağışta su alan konteynerlerde mı geçireceğiz, nasıl ısınacağız’ diye soran depremzedelerimize acilen ek bütçeler oluşturulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Kaya, sözlerine şöyle devam etti:

“DEPREMZEDELERİN CEPLERİ BOŞALIYOR AMA SARAY’IN KASASI HİÇ BOŞALMIYOR”
“Ayrıca, sarayın 2025 bütçesi 14 milyar TL, 2026 bütçesi 16 milyar TL olarak öngörülmekteyken depremzede emeklilerimiz bir kereliğine verilecek 5000 TL ikramiyeyle avutulmaktadır.

Öte yandan, AFAD’ın 2024 bütçesinde afet konutlarının tamamlama tahmini 2023 sonu itibariyle yüzde 55 oranında görünmesine rağmen bu oranda konutun 15 Ekim 2023 itibariyle teslim edilmediği bilinmektedir.

Deprem sonrasında sahadaki sorunları en etkin çözmesini beklediğimiz bakanlık olan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın bütçesi Cumhurbaşkanlığı bütçesiyle aynı oranda artmıyor. Tarımsal desteklerin GSYH’nin 1’inden az olmaması gerektiği bilinirken depremzede çiftçiler yeteri kadar desteklenmiyor.

Depremzede yaşadığı susuzluk nedeniyle topraklarını işleyemiyor, hayvanlarını satıyor, geçim kaynakları bitiyor. Esnaflar kredi borçlarına yenilerini ekliyor, kaybettikleri dükkanlarının yerine yenisini koyamıyor, kira ve stopaj dertleriyle boğuşuyor ve devletten yardım bekliyorlar. ‘Mücbir sebep hali ilan edilen’ iller listesinden çıkarılan ancak depremin etkilerini yaşamaya devam eden illerdeki ticaret insanları, esnaflar mağdur. Depremzedeler önlerindeki onlarca engelle mücadele ederken cepleri boşalıyor ama sarayın kasası hiç boşalmıyor.”