Pandemi sonrası yapılan bir ankete göre, çalışanlar kontrol kaybı hissi ve yüksek stres seviyeleri nedeniyle pandemi döneminden bile daha mutsuz. Çalışanların kariyer öncelikleri artık sadece maddi kazanç değil, işlerine duygusal bağlılık ve heyecan duyma isteği öne çıkıyor.
Foto: Depo Photos
Dünya genelindeki işgücünün memnuniyetsizliği, küresel ekonomiyi büyük bir tehdit altına sokuyor. Ocak 2020 ile Haziran 2023 arasında dünyanın önde gelen bin 600 şirketinde 60 bin kişiyle yapılan kapsamlı bir anket, çalışanların pandemi döneminden bile daha mutsuz olduklarını gösteriyor.
Çalışanların öncelikleri, geçmiş yıllara göre önemli bir değişim gösteriyor. Artık çalışanlar sadece “Daha fazla para kazanmak istiyorum” ya da “Kurumsal basamakları tırmanmak istiyorum” demiyor. Daha çok “İşime bağlı hissetmek istiyorum” diyor.
ÇALIŞANLARIN MORALİ BOZUK
ABD merkezli insan kaynakları yazılımı hizmeti sunan teknoloji şirketi BambooHR tarafından yapılan anket, dünya genelindeki çalışanların moralinin oldukça düşük olduğunu ortaya koyuyor. Pandemi dönemi geride kalmasına rağmen, çalışanların işlerine karşı teslimiyet ve ilgisizlik hissettikleri belirtiliyor. İş tatminsizliği, maaş dengesizliği, iş arkadaşları ve üst yönetimden destek eksikliği, ve iş yükü gibi temel nedenlere dayanıyor.
ÇALIŞANLAR KARİYERLERİ ÜZERİNDEKİ KONTROLU KAYBEDİNCE STRESLERİ ARTIYOR
Anketi değerlendiren “İşyerinde Mutluluk” kitabının yazarı Srikumar Rao, pandeminin insanlara kontrol kaybı hissini aşıladığını ifade ediyor. İnsanlar, hayatlarını ve kariyerlerini kontrol etme yetilerinin sınırlı olduğunu fark ederek morallerini kaybediyorlar.
Aynı zamanda, işyerindeki stres seviyeleri de yüksek. İşyeri mutluluğu uzmanı DH şirketinin CEO’su Jenn Lim’e göre, enflasyon, işten çıkarılmalar ve ofise geri dönüş gibi ekonomik faktörler de bu stresi artırıyor.
KARİYER ANLAYIŞI DEĞİŞİYOR
Pandemi süreci, insanların kariyerlerine farklı bir perspektiften bakmalarına neden oldu. Artık insanlar sadece maddi kazanç ve yükselme hedeflemiyorlar. İşlerine duygusal bağlılık ve işlerinden heyecan duyma isteği, yeni kariyer öncelikleri arasında yer alıyor.
Yapılan araştırmada çalışanların işlerine ne kadar sadık olduğuna dair veriler elde edildi. İşine en çok sadakat gösteren çalışanlar Birleşik Arap Emirlikleri’nde yüzde 27 ile ilk sırada yer alıyor. Son sıralarda ise en düşük oranlarla Fas ve Türkiye’de işine sadık olan çalışanların oranının yüzde 14 olduğu görülüyor. Oranın düşük olması, çalışanın işiyle sadakat ilişkisinin verimliliği etkilediğini ortaya koyuyor.
MUTSUZLUĞUN EKONOMİK ETKİSİ
Çalışan memnuniyetsizliği, ekonomik bir tehdide dönüşüyor. Düşük performans, işten çıkma oranlarının artması ve işi ağırdan alma, dünya ekonomisine 8,8 trilyon dolarlık bir üretkenlik kaybına yol açabilir. Bu, küresel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 9’u kadar bir kayıp anlamına geliyor.
TÜRKİYE’NİN ENDİŞE VEREN DURUMU
Türkiye, işyerinde en fazla sinirlenen ve en çok stres çeken ülkeler listesinin başında yer alıyor. Gallup’un raporuna göre, Türk çalışanların sadece yüzde 14’ü işlerine sadık olduklarını ifade ediyor. Türkiye, bu alanda bölgesinde 9. sırada yer alıyor.
Türkiye, iş bulma konusundaki isteksizlikle de öne çıkıyor. Anket sonuçlarına göre, Türk halkının sadece yüzde 18’i “İş bulmak için doğru zaman” olduğunu düşünüyor. Bu oran, ülkenin ekonomik istikrarsızlığın dikkat çekiyor.
