Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ile birlikte Saraçhane'de: "1 Mayıs yasaklarının adı polis devletidir'. Taksim özgür olana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bir ülkenin en dünyaca bilinen meydanında 1 Mayıs kutlanmıyorsa o ülkede demokrasi sorgulanır."
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte 1 Mayıs’ı kutlamak için Saraçhane’de. Burada bir konuşma yapan Özel, “1 Mayıs yasaklarının adı polis devletidir’. Taksim özgür olana kadar mücadeleye devam edeceğiz” dedi.
İmamoğlu da, “Saraçhane, zorluklarla mücadelenin simgesi oldu. Bazen demokrasiye müdahalenin simgesi oldu, bazen özgürlüklere müdahalenin simgesi oldu. Bugün de emekçinin 1 Mayıs’ta Taksim’de olma arzusuna müdahaleye ses veren İstanbulluların simgesi oldu” ifadelerini kullandı.
CHP lideri Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu ile birlikte Saraçhane'de:
"Bir ülkenin en dünyaca bilinen meydanında 1 Mayıs kutlanmıyorsa o ülkede demokrasi sorgulanır. Bir ülkenin herhangi bir noktasına güvenlik güçleri kullanılarak emekçiler ya da göstericiler sokulmuyorsa orada bir… pic.twitter.com/p5COBT88q5
— Kronos (@KronosHaber) May 1, 2024
Özgür Özel’in açıklamaları şöyle:
“Bugün hep birlikte Taksim’e doğru 1 Mayıs’ı bayram gibi kutlayacak bir anlayışla hareket edeceğiz. Bir ülkenin en dünyaca bilinen meydanında 1 Mayıs kutlanmıyorsa o ülkede demokrasi sorgulanır. Bir ülkenin herhangi bir noktasına güvenlik güçleri kullanılarak emekçiler ya da göstericiler sokulmuyorsa orada bir muktedirlikten, iktidardan değil tedirginlikten bahsetmek lazım. Kaba kuvvetle yaklaşan bir iktidar gitgide sonu yaklaşan bir iktidardır.
Bugün yaşananlar demokrasi eksikliğini gösteriyor. Taksim hedefine doğru hareket ediliyor olması önemli bir kazanımdır. Önemli olan, bayrama halel getirecek, yaralanmaların olmadığı, polislerin de emekçilerin de üzülmediği bir gün olması için hep birlikte gayret gösteriyoruz. Bir gün Taksim tam olarak özgürleşene dek mücadelemizi sürdüreceğiz.
İçişleri Bakanının kişisel olarak iyi niyetli çabasını takdir etmekle birlikte üstündeki bir irade tüm uzlaşma ve müzakere imkanlarını ortadan kaldırıyor. İçişleri Bakanının kişisel gayreti tamam ama her aşamada bir tıkanma oluyor. Bu vakitten sonra İçişleri Bakanıyla yeni bir şey konuşmanın anlamı yok çünkü kendisi ‘Maalesef kabul edilmedi, maalesef uygun görülmedi’ diye cevaplar veriyor.”
