Ölüm orucundaki Sibel Balaç için ‘acil tahliye’ çağrısı: Saniyeler bile önemli

Ölüm orucunun 288’inci gününde olan Sibel Balaç’a dair Adli Tıp Kurumu'nun bir an önce karar vermesi gerektiğini belirten ÇHD Ankara Şube Başkanı Murat Yılmaz, “Artık saniyeler bile önemli” dedi.

KRONOS 30 Eylül 2022 GÜNDEM

Ölüm orucunda 288 günü geride bırakan Sibel Balaç’ın kaybettiği kilolar nedeniyle hayati tehlikesi bulunduğunu açıklayan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Adli Tıp Kurumu’na (ATK) bir an önce tahliye yönünde karar vermesi çağrısında bulundu.

Mezopotamya Ajansı’ndaki habere göre, adil yargılanma, hasta tutsakların serbest bırakılması ve cezaevlerindeki hak ihlallerinin sona ermesi talebiyle 29 Aralık 2021’de ölüm orucuna başlayan Sibel Balaç hakkında avukatları 6 Eylül’de İnfaz Kanunu’nun 16’ncı maddesi kapsamında infaz erteleme başvurusunda bulundu.

Balaç, 7 Eylül’de ölüm orucunun 265’inci günündeyken Ankara Yıldırım Beyazıt Dışkapı Hastanesi’ne sevk edildi. Tetkikleri için Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi’ne sevk edilen Balaç, hastanenin ek binasındaki mahkûm koğuşunda tutularak, tetkikleri yapıldı. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi Sağlık Kurulu’na 17 Eylül’de çıkarılan Balaç’ın raporu avukatlarına dahi tebliğ edilmeden 19 Eylül’de Adli Tıp Kurumu’na (ATK) iletildi.

İNFAZ ERTELEMEYE GEREK YOK’ KARARI VERİLDİ 

Balaç hakkında verilen Sağlık Kurulu Raporuna avukatları 23 Eylül’de ulaşabildi. Raporda, gün geçtikçe kilo veren Balaç’ın hayati tehlikesi bulunmadığı, cezaevinde kalabileceği belirtilerek, infazını ertelemeye gerek olmadığı yönünde görüş bildirdi. Sağlık Kurulu, Balaç’ın hastane de ya da R Tipi Cezaevi’ne götürülebileceği değerlendirmesinde de bulundu. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi’nde tutulan Balaç, 25 Eylül’de İstanbul ATK’ye çıkarılmak üzere Bakırköy Kapalı Cezaevi’ne götürüldü. Bir gün cezaevi hücresinde tutulan Balaç, 26 Eylül’de İstanbul ATK’ye çıkarıldı. Yeniden Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Hastanesi’ne gönderilen Balaç, hastanenin mahkum koğuşunda tutuluyor. Balaç, infaz erteleme başvurusu ardından tutulduğu hastane sürecinde 4 kilo verdi.

Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şube Başkanı Avukat Murat Yılmaz, ATK’nin bir an önce karar vermesi gerektiğini belirtti.

‘HAYATİ TEHLİKESİ VAR’

Balaç’ın taleplerinin temel olarak mevzuatta yer alan ve birçok cezaevinde uygulanmayan, Adalet Bakanlığı’nın bir politikası olarak ilerleyen bir sürece dur demek olduğuna işaret eden Yılmaz, “Bugün gelinen aşamada, Sibel Balaç’ın artık hayati tehlikesi var. Tutulduğu hastanede sağlıklı bir koşulu yok. Pislik içerisinde, temizlik yapılmıyor. Orada açlık grevinde olan bir kişinin yaşamını idare etmesi mümkün değil” dedi.

‘ATK İKTİDARIN DENETİMİNDE’

Balaç’ın 25 Eylül’de avukatlarına bilgi verilmeden Dışkapı Hastanesi’nden Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürüldüğünü hatırlatan Yılmaz, “ATK’nın Balaç’ın durumuna dair sağlık durumuna ilgili rapor vermesi ve infazının durdurulması gerekir. Şu anda saniyeler bile önemli. Sibel tahliye edildikten sonra, tedavi edilebilecek bir durumunun olması gerekir. ATK, siyasi iktidarın denetiminde olan bir kurumdur ama bağımsız bir kuruluş olması gerekir. Kendi ideolojileri ne olursa olsun, ant içtikleri ‘Hipokrat Yemini’ var. ATK gelen tahlillere bakarak karar vermeli. Sadece Sibel Balaç için değil, durumu ağırlaşan diğer bütün hasta tutuklularda tahliyenin yolunu açacak rapor verilmediğini biliyoruz” ifadelerini kullandı.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com