İran’da kadın hakları ve idam cezasının kaldırılması için mücadele eden Nobel Barış Ödülü sahibi Nergis Muhammedi, 6 Kasım’da başlattığı açlık grevini, başörtüsü takmama talebinin karşılanması üzerine 12 Kasım’da sonlandırdı. Muhammedi, Tahran’daki Evin Cezaevi’nde 12 yıl hapis cezasını çekiyor.
İran’da Evin Cezaevi’nde tutulan 2023 Nobel Barış Ödülü sahibi kadın hakları aktivisti Nergis Muhammedi, sağlık sorunları nedeniyle hastaneye her götürülüşünde dayatılan başörtüsü zorunluluğuna tepki olarak 6 Kasım’da açlık grevine başladı.
AÇLIK GREVİNİN NEDENİ
Muhammedi, açlık grevine, cezaevinde kendisine verilen tıbbi bakımın yetersizliği ve ülkede kadınlara zorunlu kılınan başörtüsü uygulamasına karşı çıkmak için başladı. Muhammedi, cezaevinde kalp ve akciğer sorunları yaşadığını, ancak uzman bir hastaneye sevk edilmediğini belirtti. Ayrıca, başörtüsü takmayı reddettiği için cezaevinde taciz ve şiddete maruz kaldığını da iddia etti.
BAŞÖRTÜSÜ TALEBİ KABUL EDİLDİ
Muhammedi’nin açlık grevine başlamasından bir hafta sonra, cezaevi yönetimi, Muhammedi ve diğer kadın mahkumların başörtüsü takmama talebini kabul etti. Bu karar, Muhammedi’nin avukatı tarafından sosyal medyada duyuruldu. Avukat, Muhammedi’nin başörtüsü takmama hakkının tanınmasının, İran’da kadınların özgürlüğü için önemli bir adım olduğunu söyledi.
TIBBİ BAKIM İÇİN MÜCADELE DEVAM EDİYOR
Muhammedi, başörtüsü protestosunu sonlandırsa da, tıbbi bakım için mücadelesini sürdürüyor. Muhammedi’nin avukatı, Muhammedi’nin sağlık durumunun ciddi olduğunu, ancak cezaevi yönetiminin hastaneye naklini engellediğini bildirdi. Avukat, Muhammedi’nin hayatından endişe duyduklarını ve uluslararası toplumu İran’a baskı yapmaya çağırdıklarını ifade etti.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ SAHİBİ
Muhammedi, 2023 yılında, “İran’da kadınlara yönelik baskıya karşı ve herkes için insan hakları ve özgürlüğü destekleme mücadelesi nedeniyle” Nobel Barış Ödülü’ne layık görüldü. Muhammedi, ödülü hapishanedeyken aldı. İran Dışişleri Bakanlığı, Muhammedi’ye ödül verilmesini siyasi bir hamle olarak nitelendirerek kınadı.
