MİT sergi açtı: İbrahim Kalın’ın hologramı ve Bylock bile var ama…

Ertuğrul Özkök: 'Serginin en dikkat çekici bölümlerden biri ise teşkilatın yeni başkanı İbrahim Kalın’ın bir hologram gösterisi. Kendi sesinden gençlere sesleniyor ve MİT’in yetenekli, iyi eğitimli gençlere kapısının açık olduğunu söylüyor.'

KRONOS 27 Ocak 2024 GÜNDEM

Hürriyet gazetesi eski yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök, Milli İstihabarat Teşkilatı’nın Atatürk Kültür Merkezi’nin üçüncü katındaki Temas isimli sergisini  gezdi ve izlenimlerini aktardı.

Özkök, “Arabistanlı Lawrence” olarak bilinen İngiliz casus T.E. Lawrence’nın kullandığı motosikletten Tayyip Erdoğan’ın odasında bulunduğu iddia edilen dinleme cihazına; insansız hava aracı ile yapılan bir operasyonun videosundan Bylock’a farklı yapıtların yer aldığı sergiyi küçük ama başarılı olarak niteledi.

Serginin girişinde, Mustafa Kemal Atatürk döneminin ilk istihbarat yazıları olduğunu belirten Özkök, teşkilatın Atatürk zamanında belirlenen ilk yemin andına dikkat çekti.

Özkök ‘Bugün göreve başlayan MİT mensupları hala bu yemini ediyor.  Ne diyorlar yemin ederken yeni MİT mensupları biliyor musunuz? Bugün özellikle ikisi çok dikkatimi çekiyor: ”Memuriyet nüfuzumdan yararlanarak, kişi ve kuruluşlara adalet ve insaf dışı davranmayacağıma, yalan, sahtecilik ve iftira yollarına sapmayacağıma…”’ ifadelerine yer verdi.

Ertuğrul Özkök şunları yazdı:

Milli İstihbarat’ın hafıza odasında bulunan emanetler

MİT, Ankara’da kapıları dışarı sımsıkı kapalı yerleşkesinde çok az insanın görebildiği ve teşkilatın “Hafıza Odası” sayılan müzesindeki bazı eşyaları İstanbul’da ilk defa sergiliyor.

Serginin adı:  “Temas…”

Öyle büyük bir sergi değil ama başarılı bir küratörlükle Türkiye’nin yakın geçmişi ile ilgilenen herkesin büyük ilgiyle gezeceği bir sergi ortaya çıkarılmış.

Birazdan size sergiyi anlatacağım…

Ama önce serginin en mutena köşelerinden birinde duran bir motosikletle başlayacağım.

Çünkü sergide hikayesi en kuvvetli ve filmlere yansımış ve hatta efsaneleşmiş olaylarından biridir bu.

İngiliz casusu Lawrence’in sekiz motosikletinden biri

Hepimizin “İngiliz casusu” olarak bildiği T.E. Lawrence’ın motosikleti bu.

Bizim “İngiliz casusu Arabistanlı Lawrence” diye bildiğimiz T.E. Lawrence…

Yani bir anlamda Osmanlı’yı Arap topraklarından çıkaran İngiliz casusu…

Lawrence’ı motosikleti üzerinde gösteren birkaç fotoğrafı var. 

Gerçi o fotoğraflardaki motosiklet bunun aynısı değil.

Ama sergiyi birlikte gezdiğim görevlilerden biri “Lawrence’ın kullandığı 7-8 motosiklet var. Bu onlardan biri” dedi.

MİT, Gaziantep’e geldiğinde Lawrence’i izlemiş

Onun anlattığına göre, Lawrence savaştan sonra birkaç kez Türkiye’ye gelmiş. Sergide 1930 yılında onunla ilgili bir istihbarat yazısının orijinali de var. Halep Başkonsolosluğu’ndan aldığı vize ile 29/11/1929 günü Mardin’e gelmiş ve orada 5 gün kaldıktan sonra kiraladığı bir araba ile Kamışlı’ya giderek orada bir Fransız istihbarat elemanından bilgiler aldığı anlatılıyor.  Sergideki motosiklet Lawrence’ın Türkiye’ye gelişlerinde kullandığı bir araçmış.   

Aslında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın envanterindeymiş. Sergi için ödünç verilmiş. 

Tabi insan görünce etkileniyor.

O motosikletin başında dururken aklıma Lawrence of Arabia filmi geldi.

Bu film uzun yıllar Türkiye’de “Türk düşmanı” olarak damgalandı ve yasaklandı.

Oysa ben o filmde öyle bir büyük bir Türk düşmanlığı görmedim.

Ama şurası bir gerçek; David Lean’in çektiği film sinema tarihinin en önemli yapıtlarından biridir.

Motosikletin başında aklıma o kitap geldi

Motosikletin başında filmi değil, Lawrence’in “Bilgeliğin Yedi Sütunu” isimli kitabını düşünüyordum.

Bu kitap Lawrence’ın hatıraları niteliğindedir.

Türkçe’ye de çevrildi ama çevirisi o kadar kötüydü ki neredeyse hiç ilgi görmedi.

Besmele ile başlayan bir istihbarat yazısı

Serginin hemen girişinde, Lawrence o kitabı yazarken, Kurtuluş Savaşı’nı veren Mustafa Kemal Atatürk döneminin ilk istihbarat yazılarına bakıyorum.

Ankara’da, “Müdafa-yı Milliye ve Erkanı Harbiye Başkanı Fevzi Çakmak Hazretlerine” yazılmış, cephedeki Yunan kuvvetleri ile ilgili bir istihbarat yazısı…

“Besmele” ile başlıyor.

Kur’an, bayrak ve silah üzerine edilen yemin

Hemen onun yanında, teşkilatın Atatürk zamanında belirlenen ilk yemin andı…

Teşkilatın yeni mensupları göreve üç şey üzerine yemin ederek başlıyor:

“Kur’an, Bayrak ve Silah…”

Bu yeminin kabul edilmesinin üzerinden 100 yıldan fazla zaman geçmiş.

Bugün göreve başlayan MİT mensupları hala bu yemini ediyor…

Duvardaki yemin metninde iki madde dikkatimi çekiyor

Ne diyorlar yemin ederken yeni MİT mensupları biliyor musunuz?

Bugün özellikle ikisi çok dikkatimi çekiyor:

(*)”Memuriyet nüfuzumdan yararlanarak, kişi ve kuruluşlara adalet ve insaf dışı davranmayacağıma, yalan, sahtecilik ve iftira yollarına sapmayacağıma…”

(*) “Bana tanınan hak, yetki ve her türlü imkanı kanun ve mevzuata uygun olarak kullanacağıma ve bunları hiçbir surette şahsi çıkarıma alet etmeyeceğime…“

Evet MİT tarihi işte böyle “Besmeleyle” başlayan istihbarat raporları ve böyle çağdaş ikelerle yazılmış yemin metinleriyle bugüne gelen bir tarih…

FETÖ’cülerin Erdoğan’ın odasına yerleştirdiği böcek de sergide

Sergide çok ilginç objeler var… Bir kısmı çok tanıdık, çok bildik şeyler.

Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde FETÖ’cü polislerce çalışma odasına yerleştirilen dinleme böceği…

Mesela FETÖ örgütünün mensuplarının kayıtlarının bulunduğu USB cihazı…

Mesela DEAŞ’ın öldürülen liderlerinden Ebu Hüseyin El Hüseyni el Kureyşi’nin tabancası…

Mesela Bundan 70-80 yıl önce Türkiye aleyhine casusluk yapan kişilerin fişlerinin orijinalleri…

Bir teröristin İHA’larca etkisiz hale getirilişinin videosu

Tabii Türkiye sınırları dışında bir teröristin insansız hava aracı ile yapılan bir operasyonla etkisiz hale getirilişinin temsili videosu da çok ilgi çekiciydi.

Videoda MİT merkezindeki teknik değerlendirme, teröristin yerdeki elemanlarla kimliğinin doğrulanması ve özellikle sivil yerleşim alanından çıktıktan sonra etkisiz hale getirilmesi video canlandırma ile anlatılıyor.

Atatürk’ün Trablus’daki yerel giysisinin kopyası

Serginin her bölümünde Atatürk’ün varlığını hissediyorsunuz.

Bir duvarın tamamı O’nun Trablus’daki çok bilinen iki fotoğrafına ayrılmış.

Orada giydiği bir yerel giysinin tıpkısı bir tasarımcıya yaptırılıp sergiye konmuş.

İbrahim Kalın, hologramda gençlere neler söylüyor?

En dikkat çekici bölümlerden biri ise teşkilatın yeni başkanı İbrahim Kalın’ın bir hologram gösterisi.

Kendi sesinden gençlere sesleniyor ve MİT’in yetenekli, iyi eğitimli gençlere kapısının açık olduğunu söylüyor.

FETÖ ve ByLock ilişkileri video eseri haline gelmiş

Sergide iki de sanat eseri vardı.

Birisi bence çok yaratıcı ve cesur bir fikre dayalıydı.

FETÖ’nün ve teröristlerin siber takibine ilişkin ByLock ilişkileri ağı sanatçı Selay Karasu’ya verilmiş ve o da bundan bir video eser yaratmış.

İkincisi ise sanatçı Cem Soner’in, MİT’in şifre anlayışını temsil eden bir rubik yani zeka küpünden esinlenmiş eseri… 

Öğrendiğime göre bu eser Avusturya’da bir koleksiyona satılmış.

Kısaca çok ilginç bir sergi…

İlgiyle gezdim. 

Öte yandan Özkök’ün yazısında sözkonusu sergide PKK tarafından kaçırılan ve rehin tutulan MİT mensupları hakkında bir ‘yapıt’ olup olmadığına dair bilgi yer almadı.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram