Mektubunda Kerbela, Yezid ve Firavun’dan bahseden mahpusa soruşturma

Tutuklu Şerafettin Demir hakkında, gönderdiği mektupta yer alan “Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, Hz. Zeynep, Yezid ve Firavun” ifadeleri gerekçesiyle "örgüt propagandası” soruşturması açıldı.

KRONOS 14 Kasım 2023 GÜNDEM

Sincan 1 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan Şerafettin Demir, gönderdiği bir mektupla cezaevinde yaşadığı hak ihlallerini anlattı. 2011 yılından bu yana tutuklu bulunan ve ağırlaşmış müebbet hapis cezası alan Demir, bir mektubunda yer alan “Hz. Hüseyin”, “Hz. Hasan”, “Hz. Zeynep”, “Yezid”, “Firavun” ve “Hz. Musa” ifadeleri nedeniyle cezaevi yönetiminin “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla hakkında soruşturma açtığını kaydetti.

Demir, Kerbela olayı ile ilgili araştırmalar ve okumalar yaptığına işaret ederek, “Kerbela olayı ile hakikatin peşine düştüm. Tahkikat da benim peşime düştü. Mektubun içeriğinde Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, kardeşleri olan Hz. Zeynep ve barbar Yezid, yine Hz. Musa, hatta Firavun dahi ‘PKK üyesi’ ilan edilmiş oldu açılan bu tahkikatla. Ben bu isimler nedeniyle örgüt propagandası yapıyorsam, bu isimlerde ‘örgüt üyesi’ ilan edilmiş oluyor. Diğer tarihsel şahsiyetleri bilmem ama Yezid ile Firavun’un bu üyelikten hoşnut olmadıkları kesin” yorumunda bulundu.

13 GÜNLÜK HÜCRE CEZASI

Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, Demir, mektupta yer alan “aile örgütü”, “devlet örgütü” ve “kendi örgütümüz” ibarelerinin de soruşturma konusu olduğuna işaret ederek, “Suç örgütlerinin isimleri’ diyerek o cümledeki ‘aile’ ve ‘devleti’ suç örgütü yerine koymuş olursunuz diyorum ama bu karşılık bulmuyor” dedi. Bu soruşturma kapsamında kendisine 13 günlük hücre cezası verildiğini aktaran Demir, infaz hakimliğinin onay verdiğini ve dosyanın şuan ağır ceza mahkemesinde olduğunu dile getirdi.

YAZDIĞI KİTABIN FOTOKOPİSİ VERİLMEDİ

Demir, cezaevinde bir kitap çalışmasını ailesine gönderdiğini bu konuda herhangi bir sorun çıkmadığını ancak son rötuşları yapmak için çalışmasının fotokopisinin kendisine “yasak” denilerek geri verilmediğine yer verdi. Mevzuatta fotokopilerin verilmesi için herhangi bir engelin olmadığını aktaran Demir, amacın “hakikati susturmak” olduğunu dile getirdi.

İHTİMALDEN MEKTUBA EL KONULDU

Fotokopisinin kendisine verilmemesi üzerine kardeşinden kitabın bölümlerini istediğini belirten Demir, kardeşinin de istediği bölümleri yazıp yolladığını ancak bu sefer de “Devlet büyüklerine ve devlete hakaret” iddiasıyla “Yasak doküman olabilir” denilerek mektuba el konulduğunu ifade etti.

Demir, cezaevinin mahkemeye kardeşinin cezaevindeymiş gibi gösterildiğini de aktardı. Demir, mektubunda şu ifadelere yer verdi: “Mektubu gönderen kardeşim mahkemeye cezaevindeymiş gibi gösterildi. İkinci defa da sanki hakkında tutuklama kararı varmış gibi gösterildi. Amaç mahkemeyi kandırarak, algılarına yön vererek, aldığı hukuksuz kararı mahkemeye makul maddi gerçek olarak sunup kabul ettirmektir. Cezaevi idaresi nasıl olurda masumiyet karinesini hiçe sayıyor, açık iftira eder, yalan yanlış kişisel bilgileri nereden bulur da nasıl yayar? Siyasi kimliğimiz karşısında daha başka kim bilir neler yapacaklar?”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram