AKP'li Mehmet Metiner isim vermeden partisinin Muğla'da seçim kaybeden adayı Aydın Ayaydın'ı hedef aldı: "Herifçioğlu ömrü hayatında AK Parti’ye oy vermemiş. Seçimde kaybetmiş. Partiye de kaybettirmiş. Sonra 'Ben bakan olacağım' dedirtmiş. Ya bakan olursa'..."
AKP’li Mehmet Metiner, partisinin Muğla’da aday gösterdiği ancak seçimi kaybeden Aydın Ayaydın’ı isim vermeden hedef aldı. Aydın Ayaydın’ın bakan olacağı iddialarına tepki gösteren Metiner, “Herifçioğlu ömrü hayatında AK Parti’ye oy vermemiş. Seçimde kaybetmiş. Partiye de kaybettirmiş. Parti kendi partisi değil ki üzülsün. Sonra “Ben bakan olacağım, CB beni bakan yapacak!” dedirtmiş yakınındakiler üzerinden. Ya ‘Bakan olursa’, Ya ‘ildeki parti ona verilirse’, Ya ‘Banka genel müdürü olursa’, herkes bekliyor” ifadelerini kullandı.
“Ne adamlara kaldık biz” diyerek sitem eden Metiner, “Allah muhafaza böyle birinin koltuk ve güç sahibi olduğunu düşünün. Bir sonraki seçimde o ilin hali ne olur. Partinin hali nice olur! Reis’in bu saatten sonra bu tür güç ve koltuk sevdalılarına yol vereceğine inanmıyorum” diye konuştu.
NE ADAMLARA KALDIK
Herifçioğlu AK Parti’ye ömrü hayatında AK Parti’ye oy vermemiş.
Hep başka partilerde siyaset yapmış.
Öyle ki AK Parti’ye hiddetle ve şiddetle muhalefet etmiş.
Ağız dolusu kusarak ve hakaret ederek.
AK Parti’den aday gösterilmiş.
Ama oturup kalktığı her…
— Mehmet Metiner (@MetinerBasin) April 29, 2024
Mehmet Metiner’in ifadeleri şöyle:
“Hep başka partilerde siyaset yapmış. Öyle ki AK Parti’ye hiddetle ve şiddetle muhalefet etmiş. Ağız dolusu kusarak ve hakaret ederek. AK Parti’den aday gösterilmiş. Ama oturup kalktığı her yerde aslında AK Partili olmadığını ve AK Parti’ye de hiç oy vermediğini anlatıp durmayı marifet bilmiş. Dahası “Cumhurbaşkanının ısrarını kıramayıp adaylığı kabul ettim yoksa ben AK Partili değilim” deme gereğini duymuş nedense. Gittiği her yerde Cumhurbaşkanının adını kullanmış. Kibir abidesi gibi dolaşmış, herkese hükmetmeye kalkışmış. Kendisine itiraz edenleri de “CB beni tam yetkiyle gönderdi. Şimdi ararım hakkında gereğini yaptırırım” deyip CB’nın adını bir tehdit ve sindirme aracı olarak kullanmış.
‘DÖRT GÖZLE BEKLİYOR…’
Yeri gelmiş Vali, yeri gelmiş Emniyet Müdürü, yeri gelmiş İl Başkanı, yeri gelmiş Milletvekili ve yeri gelmiş o ildeki bürokratların amiri gibi davranmış. Bakanları emrindeki kişiler olarak göstermiş, bir telefonuyla her bakana her istediğini yaptırabileceğini söyleyip durmuş! Bakanlardan sanki emrindekilermiş gibi bahsetmiş! Çevresindekileri baskılamak için!
Seçimde kaybetmiş. Partiye de kaybettirmiş. Parti kendi partisi değil ki üzülsün. Sonra “Ben bakan olacağım, CB beni bakan yapacak!” dedirtmiş yakınındakiler üzerinden. “Artık ildeki partiyi ben dizayn edeceğim, tüm yetki bende!” havasını bu arada basmaya devam etmiş. “Bakanlık olmazsa şu bankanın genel müdürlüğü garanti” dedirtip durmuş. Şimdi dört gözle bekliyor.
‘NE ADAMLARA KALDIK…’
Ondan tırsanlar da bekliyor. Ya “Bakan olursa”, Ya “ildeki parti ona verilirse”, Ya “Banka genel müdürü olursa”, Herkes bekliyor. Bu anlattığım ne hikaye ne uydurma. Herifçioğlu’nun parti umurunda değil. Partinin geleceği umurunda değil. Varsa yoksa kendisi. Şu dört yılda ne koltuk kapabilirse. Kendisi için siyasi nüfuz ne kadar devşirebilirse. Namı yürüsün yeter ki. Yek derdi bir koltuk kapmak ve bu koltuk üzerinden kişisel iktidarını kibirle sürdürmek. Ne adamlara kaldık biz. Allah muhafaza böyle birinin koltuk ve güç sahibi olduğunu düşünün, Bir sonraki seçimde o ilin hali ne olur, Partinin hali nice olur! Reis’in bu saatten sonra bu tür güç ve koltuk sevdalılarına yol vereceğine inanmıyorum. Hele de bu “AK Partili değilim, ısrar üzerine katıldım!” diyen, yani kendi nefsini AK Parti’den aziz ve üstün gören herifçioğullarına yol vereceğine zinhar inanmıyorum.”
