Maden Mühendisleri sordu: Metan sensörü uyarı verdi mi?

Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, maden ocağındaki patlamaya ilişkin gaz izleme sistemi verilerine ulaşamadıklarını belirtti ve ekledi: "Metan sensörünün kritik seviyede uyarı verip vermediği, verdiyse ne çeşit önlemler alındığı, uyarı vermediyse nedenlerinin incelenmesi gerekmektedir."

KRONOS 16 Ekim 2022 GÜNDEM

(Fotoğraf: Nilay Meryem Çömlek/Depo Photos)

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu, 41 işçinin hayatını kaybettiği Bartın’ın Amasra ilçesindeki maden ocağındaki patlamaya ilişkin sorular yöneltti.

Gaz izleme sistemi verilerine ulaşamadıklarını belirten mühendisler, “Metan sensörünün kritik seviyede uyarı verip vermediği, verdiyse ne çeşit önlemler alındığı, uyarı vermediyse nedenlerinin incelenmesi gerekmektedir” dedi.

Maden mühendisleri Odası Genel Merkezi’nde gerçekleştirilen açıklamayı Maden Mühendisleri Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel yaptı.

‘ÖLÜMLERİN NEDENİ…’

Olay yerinde incelemelerde bulunduklarını belirten Ayhan Yüksel, “Grizu patlaması, kritik konsantrasyona ulaşmış metan gazının ve yeterli oksijenin ateş kaynağına ulaşması ile meydana gelir. Ölümlerin nedeni, grizu patlaması sonucu oluşan yüksek sıcaklık ve şok dalgası nedeniyle yanma ve ortama yayılan karbonmonoksit zehirlenmeleridir” dedi.

Gaz izleme sistemi verilerine ulaşamadıklarına dikkat çeken Yüksel, “Metan sensörünün kritik seviyede uyarı verip vermediği, verdiyse ne çeşit önlemler alındığı, uyarı vermediyse nedenlerinin incelenmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Ayhan Yüksel, görüş ve önerilerini şöyle sıraladı:

“Bilim ve tekniğin gereklerini uygulamak yerine, yaşanan kayıpları kader ve fıtrat anlayışıyla açıklamak bu tür kayıplarını gelecekte de yaşanacağını düşündürmektedir.

TTK gibi kamu kurumları her türlü siyasi baskıdan arındırılarak madencilik işletme kurallarına göre yönetilmelidir.

Madencilik sektöründe acil durum planı ve risk haritaları her kurum, işletme ve bütün işyerleri için ayrı planlanmalı ve uygulanmalıdır.

Metan yorgunluğu olan Zonguldak, Soma, Tunçbilek gibi havzalarda üretim planlaması aşamasında öncelikle metan drenajının her türlü ekonomik kaygıdan uzak bir şekilde dünya örneklerinde olduğu gibi yapılması, bölgenin olabildiğince metansızlaştırılması sonrasında hazırlık ve üretim çalışmalarına başlanılması gerekmektedir.

‘DENETİM MADEN MÜHENDİSLERİNİN YETKİSİNDE OLMALI’

Yeraltı kömür madenciliği bir kültürdür. Bu kültür geliştirilerek yaşatılmalıdır. Bunun için TTK ve TKİ gibi kamu kuruluşlarımız üretim yaparken aynı zamanda iş güvenliği ve meslek eğitim anlamında okul görevi görmelidirler. Bu nedenle güçlendirilmeleri için gerekli çalışmalar zaman geçmeden yapılmalıdır.


Maden üretiminin, maden mühendisi nezaretinde yapılması kanuni zorunluluktur. Bu uygulamanın tüm vardiyalarda yeteri kadar maden mühendisi tarafından taviz vermeden uygulanması sağlanmalıdır.

Maden işletmelerindeki yasal olarak bulundurulan Daimi Nezaretçilerin ve İş Güvenliği Uzmanlarının mesleki bağımsızlığı ve iş güvencesi yasal teminat altına alınmalıdır.

Maden işletmelerinde denetim ve yönlendirme mutlaka maden mühendislerinin yetkisinde olmalıdır.”

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram