ABD’nin resmi verilerine göre, New York şehrinde en yoksul mahalleler en yüksek ölüm oranına sahip. Bu bölgelerde Covid-19 kaynaklı ölümler, toplumun diğer kesimlerine göre iki kat daha fazla. DİSK ise "Covid-19 bir işçi sınıfı hastalığıdır” diyor.
Asgari ücretle çalışanların oranı 10 senede yüzde 58 arttı
Türkiye ve dünyada yapılan çalışmalar Covid-19’un tıpkı diğer bulaşıcı hastalıklar gibi en çok dar gelirli insanları etkilediğini ortaya koyuyor. ABD’nin resmi verilerine göre, New York şehrinde en yoksul mahalleler en yüksek ölüm oranına sahip.
ÖLÜM ORANLARINDA SİYAHLAR VE LATİNLER İLK SIRADA
DW Türkçe’nin haberine göre, bu bölgelerde Covid-19 kaynaklı ölümler, toplumun diğer kesimlerine göre iki kat daha fazla. New York’ta toplumun yüzde 30’unun yoksul olduğu bölgede ölümler 100 binde 232, yüzde 10’unun yoksul olduğu bölgede ise 100 binde 100. Ayrıca Covid-19’a yakalanma ve ölüm oranlarında Siyahlar ve Latinler ilk sıralarda.
Tüm hastalıkların sosyo-ekonomik durumu düşük olan kesimlerde daha fazla hasara yol açtığını belirten uzmanlar, ABD, İngiltere ve Avrupa’nın pek çok ülkesinde Covid-19’a dair hem sınıfsal hem de ırk ayrımını çağrıştıran veriler olduğunu ifade ediyor.
TÜRKİYE: İŞÇİLERDE ENFEKSİYON ORTALAMANIN 3.2 KATI
Türkiye’de de durum farksız. Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) bir süre önce yaptığı araştırmaya göre DİSK üyesi işçiler arasında pozitif vaka oranı Türkiye ortalamasının 3,2 katı.
Genel-İş Başkanı ve DİSK Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çalışkan, “Yaptığımız çalışmalarla gördük ki Covid-19 bir işçi sınıfı hastalığıdır” diyor.
“Sosyal devlet mekanizması işçileri değil, sermayeyi korumaya yönelik olarak işliyor. İşverenlere yapılan teşvikler bunun göstergesi. Vakalar hızla artarken bazı işyerlerinde pozitif vakalar gizleniyor. Hükümetin salgınla mücadelede üç temel ve acil görev var; halkın sağlığını, çalışanların işini, hanelerin gelirini korumak.”
