‘Barış akademisyenlerinin kürsülerine döneceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz’

Meclis'teki 23 Nisan özel oturumunda konuşan Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanının dahi özgürce eleştirilebileceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Tüm kararların istişareyle, ortak akılla alınacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz. Barış akademisyenlerinin kürsülerine döneceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz" dedi.

KRONOS 23 Nisan 2023 GÜNDEM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulunda konuştu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Özel Gündemli Toplantı gerçekleştirildi.

Özel oturuma katılan CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, burada milletvekili sıfatıyla son kez Genel Kurul’a seslendi.

Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanının dahi özgürce eleştirilebileceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Tüm kararların istişareyle, ortak akılla alınacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Çankaya köşkünün yeniden tüm Türkiye’nin evi olacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Barış akademisyenlerinin kürsülerine döneceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz…” dedi.

‘BU KÜRSÜDEN VEKİL SIFATIYLA SON KEZ SESLENİYORUM’

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Taşıdığım milletvekili unvanıyla bu kürsüden, sizlere ve bu özel oturum vesilesiyle sevgili yurttaşlarımıza son kez hitap etmenin bahtiyarlığı içinde olduğumu da vurgulamak isterim. Önümüzdeki seçimlerle birlikte bu sıralardaki yerlerini alacak olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yeni üyelerine de şimdiden başarılar diliyorum. Hiç şüphe duymuyorum ki milletimiz, yeni üyelerine ülkemizi güçlendirilmiş parlamenter sisteme ulaştıracak iradeyi teslim edecektir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi, tüm dertlerimizin, ülkemizin tüm temel sorunlarının çözüm merkezi olmak zorundadır. Ancak; üzülerek ifade edeyim ki; milletçe geçmişimize duyduğumuz saygının ve geleceğimize duyduğumuz güvenin çatısı olmaktan uzaklaşmış durumdadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi, tarihsel birikimine tezat oluşturacak biçimde, tek adam rejiminin gölgesi altındadır. Gazi Meclisimizin yasama gücü tek adam rejiminin tahakkümüne teslim edilmiştir. Bu çerçevede, yargı bağımsızlığı, fikir ve ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü ve diğer tüm özgürlükler ile bilimsel laik eğitim yerle yeksan edilmiştir. Kamu istihdamında liyakat ortadan kaldırılmış, kamu yönetiminde kayırmacılık ve yandaşlık hâkim kılınmıştır. Kamu harcamalarında yolsuzluk yegâne yöntem olarak benimsenmiş durumdadır. Gençler, kadınlar, çiftçiler, işçiler, iş insanları, bilim insanları bir umutsuzluk sarmalı içine sürüklenmiştir. İnatla sürdürülen yanlış dış politikanın sonucu olarak, ülkemiz bölgesinde yalnızlaşmış; milyonlarca göçmene, sığınmacıya, mülteciye karşı sınırlarımız korunmamıştır.

‘BU DÖNEM SONA ERİYOR’

Ve nihayetinde hayat pahalılığı bir kanser gibi tüm yaşamı sarmış; vatandaşlarımızın geçim gücü neredeyse sıfırlanmıştır. Ancak yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen umutsuz olmak için bir neden yoktur. Çünkü bizler uçurumun kenarındaki yıkık bir ülkeden, modern bir cumhuriyet yaratan Mustafa Kemal’in çocuklarıyız. Milletimizin çelikten iradesi, tek bir adamın iki dudağına, kişisel ikbal ve beklentilerine, kayırmacılık bağımlılığına, liyakatsiz kadrolarına teslim edilmiş görünse de bir dönemin sona ermekte olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla saygıdeğer vatandaşlarımı geçmişin ve bugünün olumsuzlarından konuşmaya değil, gelecek güzel günlerin, gelecek baharın hayalini kurmaya davet ediyorum.

Sayın Başkan değerli milletvekilleri, ekranlarından ve sosyal medya hesaplarından beni dinleyen sevgili vatandaşlarım, 418 milyar doların hesabının sorulacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Çiftçinin, işçinin hakkını alacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Kadın cinayetlerinin, kadına yönelik şiddetin son bulacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz…
Tüm terör örgütlerinin ve yer altı suç örgütlerinin kökünün kazınacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Yoksulluğun ve yolsuzluğun sona ereceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz…

‘BEŞLİ ÇETELERİN SALTANATININ SONA ERECEĞİ BİR DÖNEME YAKLAŞIYORUZ’

Beytülmale el uzatılmayacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Cumhurbaşkanının dahi özgürce eleştirilebileceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Tüm kararların istişareyle, ortak akılla alınacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Çankaya köşkünün yeniden tüm Türkiye’nin evi olacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Barış akademisyenlerinin kürsülerine döneceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Cumhuriyetin yüzüncü yılında 100 bin öğretmenin atanacağı, köy okullarının yeniden açılacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Üstenci bir anlayışla bakan, vatandaşını küçümseyen, sadece kendi zenginliğini düşünen yönetim anlayışının sona ereceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Liyakatin hâkim olacağı, Kızılay’ın kan ve çadır satmayacağı, AFAD’ın enkaz altında kalan vatandaşını ölüme mahkûm etmeyeceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Beşli çetelerin saltanatının sona ereceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Tank Palet fabrikasının geri alınacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Başta Gülhane Askeri Tıp Akademisi olmak üzere tüm “askeri hastanelerin” açılacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz.

Kurban Bayramında emeklilerimizin banka hesabına 15 bin Türk lirası tutarındaki bayram ikramiyesinin yatırılacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Deprem konutlarının ve dükkânlarının hak sahiplerine ücretsiz verileceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz. Başta ekonomik sorunlar olmak üzere ülkemizin tüm sorunlarını birlikte çözeceğimiz; ülkemize bolluk ve bereket getirecek bir döneme doğru yaklaşıyoruz… Merkez Bankası’ndaki bu millete ait olan 128 milyar doların kimlere peşkeş çekildiğinin ortaya çıkartılacağı bir döneme doğru yaklaşıyoruz. Milyarlarca dolar temiz paranın istihdam ve kalkınma için ülkemize gelmesini sağlayacak, ahlaklı ve vicdanlı bir yönetimin iktidara geleceği bir döneme doğru yaklaşıyoruz…

Özetle dünyaya örnek olacak yeni bir dönemin eşiğindeyiz. Bu dönemi siyaset bilimciler Türkiye Cumhuriyeti’nin çağı olarak nitelendirecek. “

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com