Kaftancıoğlu isyan etti: 93 okulun riskli olduğunu görmek için deprem mi olması gerekiyordu

CHP'li Canan Kaftancıoğlu, İstanbul Valiliği’nin 2022–2023 eğitim öğretim döneminin ikinci yarıyılının başlamasına iki gün kala depreme dayanıksız olduğu tespit edilen 93 okulun tahliye kararına ilişkin konuştu. Kaftancıoğlu,, "Bu okulların çocuklarımızın hayatında yarattığı riski hatırlamak için bir başka coğrafyada deprem olması mı gerekiyordu?" dedi.

KRONOS 21 Şubat 2023 GÜNDEM

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, düzenlediği basın toplantısında, İstanbul Valiliği’nin 2022–2023 eğitim öğretim döneminin ikinci yarıyılının başlamasına iki gün kala depreme dayanıksız olduğu tespit edilen 93 okulun tahliye kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kaftancıoğlu, üzgünlüğünün yanı sıra öfkeli olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“HEPİMİZ ÜZGÜNÜZ, AMA BİR O KADAR DA ÖFKELİYİZ”
Öncelikle hepimize bir kez daha geçmiş olsun diyorum. Ve bölgede olan 12 ili etkileyen çevre illerle birlikte illerimizin sayısı da artıyor ve olmaya devam eden depremlerde kaybettiklerimize bir kez daha rahmet diliyor ve yaralılarımıza da acil şifa diliyorum. Evet tahmin ediyorum memleketteki herkes gibi hepimiz yaşadıklarımızdan ötürü üzgünüz. Ama bir o kadar da sanıyorum hepimiz en azından bu salonda bulunan CHP’liler öfkeli. Neler yapılmalıydı, ne zaman yapılmalıydı, hatırlatmalar neydi, vatandaş için nasıl çalışmalar olmalıydı ve ortada yapılamayanlar ve ortada bir deprem gerçekliği var. Kaybettiğimiz binlerle ifade ettiğimiz rakamlar var. Öfkeli olmayıp ne yapacağız bu durumda?

“ŞEHİRCİLİK VE AFET YÖNETİMİ BAKANLIĞI KURACAĞIZ”
30 Ocak 2023 tarihinde Millet İttifakı’nın açıkladığı Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin afet yönetimini anlatan bölümünde henüz Kahramanmaraş, Antakya’da ve çevre illerde gerçekleşen depremler yokken, geçmiş yaşanmışlıkları görerek, ders alarak, bir daha yaşanmasın ya da doğal afetler yaşandığında neler yapılmasının gerektiği oturulup konuşularak, ‘Şehircilik ve Afet Yönetimi Bakanlığı kuracağız’ denilen metnin altında izninizle iki cümleyi sizlerle paylaşmak isterim, ‘AFAD’a kuruluş statüsünü ve itibarını geri kazandıracak İçişleri Bakanlığı bünyesinden çıkaracak kural koyucu, yönlendirici, koordine edici, destekleyici ve denetleyici biçimde yeniden yapılandıracağız.’ Afet yönetimi ve afetler karşısındaki planlama tam da afet gerçekleşmeden öncesinde ancak böyle bir akıl, ancak böyle bir planlama ve ancak böyle bir çalışma yetki alındığında da iradeyle ortaya çıkarılacak, ortaya konulacak bir süreç.


 

“ASRIN BECERİKSİZLİĞİNE DAİR SÖYLENECEK ÇOK SÖZÜMÜZ VAR”
Asrın felaketi deniliyor, ancak asrın beceriksizliğine dair söylenecek çok sözümüz var. Hepimizin çok sözü olduğunu biliyorum. Ancak Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nden bugünkü bir basın açıklamamızın gündeminde değiştirmeden şu cümleyle birlikte İstanbul’da yıkımı ve tadilatı, güçlendirilmesi planlanan 93 okula dair birkaç cümle de ben edeceğim izninizle. Yine Ortak Politikalar Mutabakat Metni’’nde, ‘Deprem riski taşıyan yapılarda okul, hastane, sosyal hizmet binaları başta olmak üzere depreme karşı güçlendirme çalışmalarını hızlandıracağız’ denildi. Dediğim gibi söylenebilecek çok şey var.

93 RİSKLİ OKUL
İstanbul özeline ve İstanbul’da yıkım ve tadilat kararı alınan 93 okula gelecek olursak… İstanbul Valiliği’nin 2022-2023 eğitim öğretim döneminin ikinci yarı yılın başlamasına sadece iki gün kala yaptığı bir basın açıklamasıyla duyurduğu 1999 yılı ve öncesi inşa edilen 93 riskli okulun etüt çalışmalarının sonucu 76’sının yıkılıp yeniden yapılacağı, 17’sinin ise güçlendirileceğine dair alınan karar geç alınmış, ancak doğru bir karardır.

Mağduriyeti çözerken plansız iş yapma sonucu daha büyük mağduriyet yaratmak dediğimiz şey ise tam da böyle bir şey olsa gerek. Konuyu genel olarak sorular eşliğinde özetlemek isterim. İstanbul’da resmi rakamlara göre, 3 bin 647 devlet okulu, yaklaşık 3 bin 790 özel okul bulunmaktadır. Yani İstanbul’da ilköğretim anaokulu ve ortaöğretim ve lise dahil yaklaşık 7 bin 437 tane okul ve yaklaşık bu okullarda öğrencisi, öğretmeni, çalışanı, görevlisi 5 milyon kişilik bir insan topluluğundan söz ediyoruz.

“OKULLARIN RİSKLİ OLDUĞU YILLARDIR BİLİNİYORDU”
İlk etapta, açıklanan riskli okulların çocuklarımızın hayatında yarattığı riski hatırlamak için bir başka bir coğrafyada deprem olması mı gerekiyordu? İstanbul’daki bu okulların riskli olduğu ve bu okullara yıllardır müdahale edilmesi gerektiği zaten bilinen bir gerçekti.

Bu süreçlerle ilgili daha önceden riskli olduğu bilinmesine rağmen boşaltılmayan, apar topar bir şekilde deprem sonrası da boşaltılan ve bu süreci bu şekilde yönetenlerle ilgili sorumluların kim olduğu ve bu şekilde doğru, ancak gecikmiş alınan kararla ilgili sorumlularla ilgili hangi işlem yapılıp yapılmadığını biz İstanbul Valiliği’ne soracağız.


 

“YALAN SÖYLEME İŞİNDE NE KADAR İLERLEDİKLERİNİ GÖRÜYORUZ”
Kendisine İçişleri Bakanı denilen birilerinin depremde olan beceriksizliklerini örtmek için söyledikleri, ‘Biz İstanbul depremine hazırlanıyorduk’ cümlesinin İstanbul’daki sadece okulların durumuna bakınca bile alışık oldukları yalan söyleme işinde ne kadar ilerlediklerini bir kez daha görebiliyoruz.

Sizler, yani ülkeyi yönettiğini zannedenler saraylarının genişlemesi, menfaatlerinin büyütülmesi dışında hiçbir şeye hazırlanmıyorlar görünen o ki. Ama hiç merak edilmesin bu yaşadığımız acılara zor günlere rağmen az kaldı. Sizler bıraktığınız kötülüğü, ahlak ve beceriksizlik enkazının altından bu ülkeyi hep birlikte ve el birliğiyle kaldıracağız diyorum. Görünen o ki sallanmaz zannettikleri, yıkılmaz zannettikleri ve en güvenli zannettikleri o koltuklarındaki depremi hissedinceye kadar bu ülkede binlerce vatandaşımızı kaybettiğimiz depremi hissetmeyecekleri açık. O zaman bizler de hep birlikte hem halkın yanında olmaya hem halkın gerçeklerini söylemeye hem de o yıkılmaz zannettikleri koltuklarında ilk önümüzdeki seçimlerde o depremi hep birlikte yaşatmaya kararlıyız.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram