Diyarbakır'daki bir bulvara Şeyh Sait'in adının verilmesi kararına ilişkin "bölgemizin en önemli değerlerinden" diyen İYİ Parti Milletvekili M. Salim Ensarioğlu disipline sevk edildi. Tepki gösteren Ensarioğlu, "Kimse beni bölücü ve vatan hainliği ile itham edemez" dedi.
Diyarbakır’daki bir bulvara Şeyh Sait’in adının verilmesi kararına ilişkin yaptığı “bölgemizin en önemli değerlerinden” açıklaması nedeniyle İYİ Parti tarafından hakkında disiplin süreci başlatılan İstanbul Milletvekili M. Salim Ensarioğlu açıklama yaptı. Salim Ensarioğlu, “Kimse beni bölücü ve vatan hainliği ile itham edemez” dedi ve ekledi: “Bu ülke ne kadar Türklerinse o kadar da Kürtlerindir.”
İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, M. Salim Ensarioğlu’nun açıklamasına ilişkin “Milli Mücadelenin ruhuna ve Türkiye Cumhuriyetinin kurucu iradesinin ortaya koyduğu tarihi ve milli gerçeklere aykırı paylaşımını reddediyoruz. Böyle bir anlayışın partimizle hiç bir ilişkisi yoktur ve bundan sonra da olamayacaktır. Söz konusu paylaşımla alakalı, genel başkanımızın talimatlarıyla, gereken disiplin süreci ivedilikle başlatılmıştır” demişti.
Kimse beni bölücü ve vatan hainliği ile itham edemez. Çanakkale’de ve Erzurum da ailemden şehitler varken, yaşamım boyunca şiddete ve bölücülüğe karşı duruşum ortadayken bu vatan ve ülke için ter dökmeyenler, bana laf söyleyecek en son kişilerdir ve red ediyorum. Tüm mücadelem bu… pic.twitter.com/ftXGJLGzuB
— M. Salim ENSARİOĞLU (@SalimEnsarioglu) December 12, 2023
Ensarioğlu sosyal medya hesabından videolu bir açıklama yaptı. Video notunda şu ifadeler yer aldı:
“Kimse beni bölücü ve vatan hainliği ile itham edemez. Çanakkale’de ve Erzurum da ailemden şehitler varken, yaşamım boyunca şiddete ve bölücülüğe karşı duruşum ortadayken bu vatan ve ülke için ter dökmeyenler, bana laf söyleyecek en son kişilerdir ve red ediyorum. Tüm mücadelem bu ülkenin kardeşçe yaşaması içindir.”
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Açıklamada ise şunları söyledi:
“Sayın genel başkanımla ben konuşurum. Sayın genel başkanım benim kasti bir konuşma yapmayacağımı, vatanıma, milletime, devletime karşı bir şeyimin olmayacağını çok iyi bilir. Türkiye Cumhuriyeti de bunu iyi bilir. Ben hiçbir zaman ayrımcılık yapmadım ama OHAL’de insanlar idam edilmiş, o günün şartlarına bir şey demiyorum. Ama sonradan ailelere cenazesinin verilmemesi, iade-i itibarın teslim edilmemesi bana ters geliyor. Ben ayrımcılık yapmadım. Bu ülke ne kadar Türklerinse o kadar da Kürtlerindir. Bunu bir parti meselesi, bir ayrımcılık gibi görülmesine ben üzülürüm. Bölücülüğün şiddetin bu millete zarar vereceğini düşünüyorum. İkisine de karşıyım.”