Interpol başkanlığı seçimini, Birleşik Arap Emirlikleri'nden Ahmed Nasır el Reisi kazandı. Seçim sonucunun zamanlamasının BAE Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan'ın Türkiye ziyaretinin hemen ardından gelmesi dikkati çekti.
İnterpol başkanı BAE'den Ahmed Nasır el Raisi.
Türkiye’nin evsahipliğinde yapılan Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol) başkanlığı seçimini, Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) Ahmed Nasır el Raisi kazandı. Seçim sonucunun zamanlaması, BAE Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan’ın Türkiye ziyaretinin hemen ardından gelmesi dikkati çekti.
İstanbul’da 23-25 Kasım’da düzenlenen Uluslararası Polis Teşkilatı (Interpol) 89’uncu Genel Kurul Toplantısı’nda kurumun yeni başkanı da seçildi. Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) Ahmed Nasır el Reisi, yeni Interpol başkanı seçildi.
Interpol’ün resmi Twitter hesabında, Raisi’nin 4 yıl boyunca başkanlık görevini sürdüreceği belirtildi.
ALMANYA’NIN TEPKİ GÖSTERDİĞİ BİR İSİM
Interpol’ün başında 2018’den beri Güney Koreli Kim Jong-yang bulunuyordu. Seçim yarışı sırasında BAE’li Tümgeneral Reisi, özellikle Almanya’nın tepki gösterdiği bir isim olarak dikkati çekti.
Almanya’da yeni hükûmeti kurma anlaşmasına varan Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller (Die Grüne), Hür Demokrat Parti’den (FDP) üç milletvekili, Raisi’nin başkan seçilmesinin ‘Interpol’ün hukuk kültürü açısından ciddi sonuçlar doğurmasından’ endişe açıklamıştı.
“BAE’NİN ÜRPERTİCİ İNSAN HAKLARI SİCİLİ…”
SPD’den Frank Schwabe, Yeşiller’den Kai Gehring ve FDP’den Peter Heidt, yayımladıkları ortak bildiride, “BAE’nin ürpertici insan hakları sicili göz önüne alındığında, Reisi’nin başkanlığa getirilmesi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ve örgütün misyonuyla bariz çelişki içinde olur. Bu durum, Interpol’ün uluslararası itibarını da zedeler.” dedi.
HAKKINDA UYUŞTURUCU İLE İŞKENCE İDDİASI VAR
İngiliz akademisyen Matthew Hedges, bir çalışma gezisi sırasında sahte casusluk suçlamalarıyla tutuklandıktan sonra Mayıs ve Kasım 2018 arasında BAE’de gözaltına alındığını ve işkence gördüğünü söylemiş, Reisi de dahil olmak üzere 4 BAE yetkilisine, ayak bileklerinin kelepçelendiği, uykudan mahrum bırakıldığı ve bir kokteylle kendisine uyuşturucu verildiği gerekçesiyle 350 bin euroluk tazminat davası açmıştı.
YURTDIŞINDA YAŞAYAN MUHALİFLER, INTERPOL TAKİBİNE ALINACAK
Öte yandan Reisi’nin diğer ülkelerdeki otoriter hükümetlere sinyal göndererek, “yurt dışındaki muhaliflerin Interpol takibi altına alınacağını” belirttiği öne sürüldü.
Muhalifler, Interpol’ün yeni başkanı Reisi’nin uyuşturucu kaçakçılarını, insan kaçakçılarını, savaş suçu zanlılarını ve aşırılık yanlılarını yakalamak yerine, yurt dışındaki muhalifleri ve hatta ülkedeki siyasi muhalifleri tutuklamak için küresel erişimini kullanabileceğinden endişe ediyor.
‘RAİSİ’NİN BAŞKAN OLMASI, İNSAN HAKLARI BEYANNAMESİNE AYKIRI’
Alman milletvekilleri Reisi’nin Interpol başkanı olarak seçilmesinin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ilkelerine aykırı olduğunu belirtti.
Fransız milletvekilleri de doğrudan Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a bu duruma müdahale etmesi için çağrıda bulundu.
“INTERPOL’ÜN İTİBARI ZEDELENECEK”
Avrupa Parlamentosu üyeleri de, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’e bir mektup yazarak, “General Reisi’nin seçilmesi Interpol’ün misyonunu ve itibarını zedeleyecek ve örgütün misyonunu etkin bir şekilde yerine getirme yeteneğini ciddi şekilde etkileyecektir” dedi.
Ayrıca Ekim 2020’de, İnsan Hakları İzleme Örgütü de dahil olmak üzere 19 Sivil Toplum Kuruluşu “Barışçıl muhalifleri sistematik olarak hedef almaya devam eden bir güvenlik aygıtının parçası” olarak tanımladıkları Reisi’nin olası seçimiyle ilgili endişelerini dile getirmişti.
