İHD: Haklarını arayanları ‘terör örgütü’ diye yaftalamak muktedirleri aklamaz

İHD Ankara Şubesi, ’Yüksel direnişçilerinin’ tutuklanmasına tepki göstererek, “Haklarını arayan insanları ‘terör örgütü’ suçlamasıyla yaftalamak, insan haklarını pervasızca çiğneyen muktedirleri aklamaz” açıklaması yaptı.

KRONOS 26 Ağustos 2020 GÜNDEM

Yüksel Direnişçileri farklı illere gönderildi

ANKARA – 13 Ağustos sabahı evleri basılarak gözaltına alınan Gülnaz Bozkurt, Nazan Bozkurt, Acun Karadağ, Alev Şahin, Mehmet Dersulu, Mahmut Konuk ve Armağan Özbaş, gözaltı süreleri uzatılıp yaklaşık 10 günlük gözaltı sonrası, Gülnaz Bozkurt haricinde tutuklanmışlardı.

Tutuklamalara karşı açıklama yapan İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, 15 Temmuz sonrası ilan edilen OHAL’in ‘sürekli bir rejim’ haline geldiğini kaydetti.

İHD Ankara Şubesi’nin açıklamasında, OHAL’in pek çok bakımdan hala yürürlükte olduğu belirtilerek, “15 Temmuz sonrası oluşturulan ve kaldırıldığı iddia edilmesine rağmen pek çok bakımdan fiili yürürlüğü devam eden OHAL rejiminin işlerinden ettiği pek çok insanın içinde Yüksel Eylemcileri olarak adlandırılan işlerini ve haklarını talep ettikleri sivil eylemlerle, gerek işyerleri önünden, gerek Yüksel Caddesindeki İnsan Hakları anıtı önünden neredeyse hemen her gün darp edilen, gözaltına alınan, ‘Kabahatler Kanunu’ gerekçe gösterilerek ayrıca para cezalarına maruz kalan bu insanlar, KHK zulmüne en çok uğrayanlar oldular” ifadelerine yer verildi.

‘KHK İLE İHRAÇ EDİLENLER SIRADAN VATANDAŞLIK HAKLARINDAN DA MAHRUM EDİLDİ’

Açıklamada OHAL ve KHK’larla yaşanan mağduriyetler istatiksel olarak verilerek, şöyle denildi: “15 Temmuz 2016 sonrası çok sayıda KHK ile yaklaşık 140 bin insan işinden edildi. KHK ile ihraç edilenler yalnızca işlerinden edilmediler, sıradan vatandaşlık haklarından da mahrum edildiler. Dışlandılar, ötelendiler, hakaretlere uğradılar. Devlet içindeki iktidar kapışmasıyla uzak yakın bir ilgisi olmayan bini aşkın akademisyen, öğretmen, toplumsal barış talep ettiği ve bu talebini imzasıyla dile getirdiği için üniversitelerden ve okullardan atıldı. Yaklaşık 500 bin kişi hakkında adli işlem yapıldı, 50 binin üzerinde insan tutuklandı. Tutuklananların 17 bin kadarını da kadınlar oluşturdu. Geçen yılın rakamlarıyla yine yaklaşık 843 bebek, anneleriyle hapishanelerde yaşıyor. Onlarca hasta, zamanında hastaneye sevk edilmediği için cezaevlerinde öldü. Haksızca ihraç edilen 46 KHK mağduru ise intihar ederek yaşamlarına son verdi.”

‘OHAL KOMİSYONU İKTİDARIN NOTERİ’

Açıklamada OHAL Komisyonu, ‘iktidarın taleplerini yerine getiren noter’ olarak nitelenerek, “OHAL Komisyonu ise adeta iktidarın taleplerini yerine getiren noter görevini yürütmektedir. OHAL Komisyonu, 28 Haziran 2019 itibariyle yapılan 126 bin 200 başvurunun 77 bin 900’ünü karara bağlamış ve sadece 6 binini kabul etmiştir. Yüzde 93 başvuru ise reddedilmiştir. KHK’lilerin pasaportlarına herhangi bir hukuki gerekçe olmaksızın el konulmuş, insanların seyahat özgürlükleri kısıtlanmıştır. KHK’liler hayatta maruz kaldıkları baskının yanı sıra, haksız ve hukuksuz bir şekilde işlerinden atılmış, şimdi de iş bulamamakta ya da son derece zor şartlarda çalışmaktadır” denildi.

‘İŞİNİ VE ÇİĞNENEN HAKLARINI TALEP ETMEK EN TEMEL İNSAN HAKKIDIR’

İHD Ankara Şubesi’nin açıklaması şöyle devam etti: “Haklarını arayan insanları ‘terör örgütü’ suçlamasıyla yaftalamak, insan haklarını pervasızca çiğneyen muktedirleri aklamaz. 60 yaşını geride bırakmış, derneğimiz üyesi, ağır sağlık sorunları olan sağlıkçı Mahmut Konuk’tan, kalp piliyle ciddi sağlık problemleri olan öğretmen Acun Karadağ’dan ‘terörist’ çıkaramazsınız. Aynı şekilde, ikametleri şöyle dursun, hak arama yerleri bile belli olan bu insanları, sırf, seslerini kısıp bir kenara oturmadıkları için ‘terörist’ olarak lanse edemezsiniz. Bu ve benzeri zulüm uygulamalarına derhal son verin ve haksız tutuklanan bu insanları bir an önce bırakın.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com