Gergerlioğlu: Türkiye’de nefret temelli saldırılar ve gözaltında işkenceler devam ediyor

HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Samsun’da saldırıya uğrayıp öldürülen Suriyeli Eymenh Hammamı, Afyon’da Kürt işçilere yönelik saldırı ile Uşak’ta çıplak aramaya maruz kalan öğrencileri hatırlatarak, “Türkiye’de her kesime nefret temelli saldırılar, gözaltında işkenceler devam etmektedir. Bunları çözmekle mükellef İçişleri Bakanı ise Anayasa Mahkemesini hukuk dışına çıkmaya davet ediyor” dedi.

KRONOS 16 Eylül 2020 GÜNDEM

Gözaltında işkence, çıplak arama ve nefret içeren saldırılarla ilgili son günlerdeki iddialar TBMM’ye taşındı. HDP Kocaeli Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi Ömer Faruk Gergerlioğlu, ÖFG TV yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Son günlerde artan nefret temelli saldırıları hatırlatan Gergerlioğlu, Uşak’ta gözaltında çıplak aramaya maruz kalan kadınları da gündeme getirdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’a yönelik sözlerine de tepki gösteren Gergerlioğlu, “Bunları çözmekle mükellef İçişleri Bakanı ise Anayasa Mahkemesini hukuk dışına çıkmaya davet ediyor” dedi.

Ülkede ırkçılık, ötekileştirme, nefret söylemi, linç kültürünün yoğun bir şekilde yaşandığını kaydeden HDP’li Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Samsun Vezirköprü’de bir fırın işçisi, Suriyeli bir işçi Eymenh Hammamı ırkçı bir grubun saldırısına uğrayarak katlediliyor. Yeni bir ırkçı cinayet ile karşı karşıyayız. Yeni bir göçmen nefreti ile karşı karşıyayız. Yeni bir maalesef linç kültürü ile nefret söylemi ile karşı karşıyayız” değerlendirmesinde bulundu. Gergerlioğlu, Suriyelilere yönelik nefret söyleminin yoğun bir şekilde destek gördüğünü de sözlerine ekledi.

“ARKA PLANINDA ÇOĞUNLUKLA BİR NEFRET DÜŞÜNCESİ VAR”

Türkiye’de Kürt meselesi konusunda da çok ağır ve yoğun sıkıntılar yaşandığını belirten Gergerlioğlu, şunları söyledi: “Geçtiğimiz gün yine Afyon’da bir Kürt işçi Afyon’da bir yap-sat dairesinde alçı işleri yapıyor ve içeriyi temizliyor. Karşı apartmandaki kişiler ‘Ortalığı toza verdiğinden’ bahisle bu işçilere hakaret etmeye başlıyor, olay bir tartışmaya dönüyor ve karşı apartmandaki kişi çıkarıyor silahını ve ateş etmeye başlıyor. 1 kişi ölüyor, 2 kişi yaralanıyor. Kürtlerin batıda yaşamaları sonrasında, batıda çalışmaları sonrasında bir nefret objesi olarak belirmeleri ve sıradan kavgaların çok rahat bir şekilde ırkçı cinayetlere dönüşmesi ülkemizde çok rahat, basit. Çoğunlukla bir asayiş olayı olarak gelişiyor bu olaylar ama arka planında çoğunlukla bir nefret düşüncesi var, bir nefret söylemi var, bir linç kültürü var ve karşıda gördüğü zayıf ve azınlık olan kişiyi değersizleştirmeye yönelik bir anlayış var. Çoğunluk her zaman rahattır. Çoğunluk her zaman mutlu çünkü güce sahiptir. Azınlıklar her zaman huzursuzdur, tedirgindir.”

“SOYLU’NUN OLDUĞU BİR ÜLKEDE YAŞAMAK GERÇEKTEN İNSANI MUTSUZ EDİYOR”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Anayasa Mahkemesi Başkanı’nı hedef alan sözlerine de değinen Gergerlioğlu, “Güvenlik soruşturmalarını iptal eden Anayasa Mahkemesi’nden rahatsızlığını her defasında beyan eden Süleyman Soylu, yaptığı bir konuşmasında; Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan’a yüklenerek, gayri biçimsiz laflar etti. Demokraside güçler ayrılığı vardır ve herkesin bir görevi vardır. Anayasa Mahkemesi’nin bir görevi var, İçişleri Bakanlığı’nın bir görevi var. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu son derece vahim sözlerle ne kadar anti demokratik bir tavırda olduğunu gösteriyor. Despotik bir anlayışın temsilcisi olan İçişleri Bakanı’nın Süleyman Soylu’nun olduğu bir ülkede yaşamak gerçekten insanı mutsuz ediyor” yorumunda bulundu.

Gergerlioğlu, şöyle devam etti: “Son derece despotik bir anlayış ile bir sokak kabadayısı tavrıyla ülkenin Anayasası ile ilgili kararlar veren Anayasa Mahkemesi Başkanı’na bir külhanbeyi edasıyla saldırılar düzenliyor. Sanki güvenlik anlayışını lüzumsuz gören bir hukuk anlayışı, bir Anayasa anlayışı varmış gibi Anayasa Mahkemesi Başkanı’na meydan okuyor. Zorbalık alabildiğine artmış durumda, vicdansızlık alabildiğine artmış durumda ve biz tüm bunlara karşı tüm gücümüzle gayret sarf ediyoruz.”

“UŞAK VALİLİĞİ VE İÇİŞLERİ BAKANLIĞI ÇIPLAK ARAMAYI GÖRMEZDEN GELDİ”

“İşte İçişleri Bakanı’nın tamamen kendisini rahat gördüğü bir ortam varsa ne olur bu ülkede? Uşak’ta gözaltına alınan 30’a yakın genç kadın çıplak bir şekilde aramaya maruz bırakılır. Evet geçtiğimiz haftanın çok önemli bir konusuydu. Biz uzun süre bu konuyu gündemde tuttuk ve eleştirdik. Duymazdan, görmezden geldiler. Uşak Valiliği duymazdan görmezden geldi, İçişleri Bakanlığı duymazdan, görmezden geldi ama şahsen ben bu konunun üstüne gittim, basın toplantımda işledim, mecliste konunun üstüne gittim soru önergesi verdim çünkü çok çirkin çok vahim şeyler yaşanıyordu. İşte İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun eleştirdiği hukukun üstünlüğüne karşın kendi zorba uygulamaları ile Uşak Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltına alınan 30’a yakın genç hanım çıplak aramaya tabi tutuluyordu. Üst iç çamaşırlarının içi kadın polisler tarafından aranıyordu, alt iç çamaşırları dizine kadar indirilerek otur-kalk işkencesi yapılıyordu ve güya arama yapılıyordu. Bunun insanların şahsiyetine, karakterine, onuruna yönelik bir saldırı olduğu apaçık belli ve bu genç hanımların en az 3 gün avukata ulaşmada zorluk yaşadığı ve ulaştırılmadığını da çok iyi biliyoruz. Ağır ihlaller ile dolu bir gözaltı dönemi yaşadıktan sonra bu genç hanımlar serbest bırakıldı ama öylesine korkutulmuşlardı ki ancak ısrarlar sonucunda bazı yayın organlarına konuştular ve kendilerine yapılan bu çıplak aramayı anlattılar.”

“İÇİŞLERİ BAKANI İSTİFA ETMELİ”

“Bu yaptıklarından, biz bütün bunların üstüne gittik ben milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu olarak sümenaltı edilmeye çalışılan bu ihlalin üzerine gittim! İçişleri Bakanı Süleyman Soylu işkence ve kötü muamele iddialarının tavan yaptığı bir dönemin bakanı olarak derhal istifa etmelidir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com