Gazeteciler Cemiyeti adına Avukat Gökhan Tekşen’in sunduğu dilekçede,  gazetecilik mesleğinin temel ilkeleri uyarınca gazetecinin; bilgi ve haber alma, yorum yapma ve eleştirme özgürlüklerini ne pahasına olursa olsun savunduğu anımsatılarak, gazetecilerin bu haklarını kullanabilmesi için de sesli ve görüntülü kayıt alma özgürlüğünü kullanabilmesi gerektiği kaydedildi.

Genelgenin, derneğin ve dernek üyesi olsun olmasın tüm gazetecilerin çalışma hürriyetlerine ve de şüphesiz basın özgürlüğüne açıkça aykırı olduğu vurgulanarak, özel hayatın gizliliği kapsamında çıkarılan genelgede, öncelikle “özel” ve “kamusal” ayrımının yapılmasının gerektiği belirtildi.


Ayrıca, dilekçede; polisin, görevini ifa ederken özel hayatının olmadığı ve basın mensuplarının böyle bir sansürü kabul etmek zorunda olmadığı vurgulandı. Kolluk güçlerinin böyle bir engelleme şeklinde kuvvet kullanmaları halinde Türk Ceza Kanunu kapsamında suç işleyeceklerinin aşikar olduğu ve kolluk kuvvetlerden birinin bir vatandaşa kötü muamele yapması ve bunun sosyal medyada yayınlanması özel hayatın gizliliği değil, suçun ihbarı niteliğinde olduğu kaydedildi.