Gazeteciler Yıldız ve Dükel’in 31.5 yıl hapsi istendi

Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ile Tele 1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel’e 'Devletin güvenliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklama' suçlamasıyla açılan davada mütalaasını açıklayan savcı, gazetecilerin 31.5 yıla kadar hapsini istedi.

KRONOS 05 Şubat 2021 GÜNDEM

Gazeteciler Müyesser Yıldız ve İsmail Dükel 'Devletin güvenliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklama' suçlamasıyla yargılanıyor

Savcılık, Odatv Ankara Haber Müdürü Müyesser Yıldız ve Tele 1 Ankara Temsilcisi İsmail Dükel’e “Devletin güvenliği bakımından gizli kalması gereken bilgileri açıklama” gerekçesiyle açılan davada mütalaasını verdi. Yıldız ve Dükel’in 31,5 yıla kadar hapsi istendi.

Esas hakkındaki mütalaasını sunan savcı, Müyesser Yıldız, İsmail Dükle ve Erdal Baran’ın “devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etme” ve “devletin güvenliğine ve siyasal yararlarına ilişkin bilgileri açıklama” suçlamalarından 14 yıldan 31,5 yıla kadar hapisle cezalandırılmalarını istedi.

BİR SONRAKİ DURUŞMA 8 MART’TA 

Erdal Baran’ın tutukluluk halinin, Müyesser Yıldız ve İsmail Dükel’in adli kontrollerinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı 8 Mart, saat 09:30’a erteledi. Müyesser Yıldız, “15 Temmuz’un kitabını yazmadığımı görüp rahatlayanlar varsa korkmaya devam etsin” dedi.

Mahkemede uzman olarak dinlenen Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici’nin hazırladığı rapor da, dava dosyasına girdi. Bildirici’nin raporunun sonuç bölümü şöyle:

‘BİLGİLERİ NASIL KULLANMIŞLAR DA DEVLETİN GÜVENLİĞİNE ZARAR VERMİŞLER’ 

“Müyesser Yıldız ve İsmail Zeki Dükel’in Türk Ceza Kanunu’nun 329. Maddesinde düzenlenen “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıklama” suçunu işledikleri öne sürülmektedir. Ancak Müyesser Yıldız ve İsmail Zeki Dükel’in gizli olduğu öne sürülen bu bilgileri açıklamasıyla ilgili sonuçlara iddianamede yer verilmemektedir. Yani bu bilgileri nasıl kullanmışlar da devletin güvenliğine ve iç/dış siyasi çıkarlarına zarar vermişlerdir? Bu sorunun yanıtı iddianamede ve dava dosyasında yoktur.

‘DEVLET GÜVENLİĞİ NASIL ZARAR GÖRDÜ, KANITLANMASI GEREK’  

Oysa suçun unsurlarının oluşabilmesi bakımından gizli olduğu öne sürülen bu bilgilerin yer aldığı haber ve yazılarıyla ‘devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal çıkarına’ nasıl bir zarar verdiklerinin de kanıtlanması gerekmektedir.

İddianamede bu doğrultuda kanıtlar sunulmamış olması, Müyesser Yıldız ve İsmail Zeki Dükel’in haber ve yazılarıyla devletin güvenliğine zarar vermediğini, sadece gazetecilik görevlerini yerine getirdiklerini göstermektedir.

Nitekim davaya konu haber ve yazılarla ilgili olarak bugüne değin ilgili makamlar tarafından bir erişim engellemesi kararı verilmemiştir. Bu durum da bahse konu haber ve yazılarla “gazetecilik sınırlarının aşılmadığını, devletin güvenliği ile iç veya dış siyasal çıkarına zarar verilmediğini” gözler önüne sermektedir.


 

‘HABERLER KAMU YARARINI GÖZETMEK ZORUNDADIR’ 

Zaten bu haber ve yazıların incelenmesi de sadece gazetecilik saikleriyle ve kamuoyunu bilgilendirme amacıyla hazırlandıklarına işaret etmektedir. Gazetecilerin haberlerinde temel kriter, kamu yararıdır. Haberler kamu yararını gözetmek zorundadır.

Elbette kamu yararı kavramı zaman zaman yöneticilerin karar, beklenti ve talepleriyle çatışabilir. Yargı nasıl ki, politikacıların ve siyasi otoritenin isteğine göre adalet dağıtmazsa gazeteciler de siyasi iktidarın, yöneticilerin ya da güç odaklarının çıkar, istek, beklenti ve görüşlerine göre faaliyette bulunmaz. Onlardan gelen yönlendirmeler ile çatışma halinde ağırlığını kamu yararından yana koymak durumundadır.

‘TÜRKİYE GAZETECİLERİ HAK VE SORUMLULUK BİLDİRGESİ…’ 

Bu yüzden Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’nde “gazetecinin sorumlulukları” bölümünde “Gazeteci, önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve işverenine olan sorumluluklarından önce gelir” hatırlatması yapılmaktadır. “Asıl olan kamu yararıdır” denilir ve “Sahibinin izni dışında belge, fotoğraf, ses veya görüntü, ancak doğrudan kamu yararı bulunması ve başka hiçbir şekilde elde edilmeyeceğine kesin kanaat getirilmesi halinde alınabilir” ilkesine yer verilir.

‘GAZETECİ, HALKA VE GERÇEĞE KARŞI SORUMLUDUR’ 

Müyesser Yıldız ve İsmail Zeki Dükel’in de haber kaynağı ile ilişkilerinde ve oradan edindikleri bilgileri “halka ve gerçeğe karşı sorumluluk duygusu” içerisinde kullanmaları ve “kamu yararı”nı gözetmeleri beklenir. Müyesser Yıldız’ın da dava konusu yazılarında bu sorumluluk duygusuyla davrandığı ve kamu yararını gözettiği açıktır.

Bir demokratik hukuk devletinde gazetecilerin ürettikleri içerik ve gazetecilik faaliyetlerinin dava konusu yapılması, gazeteciliğin yargılanmak istendiği sonucu doğurur. Bu da demokrasiye, basın ve ifade özgürlüğüne ve halkın haber alma hakkına zarar verir.”

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com