Eski AKP’li Ocaktan: Bu işte bir yanlışlık var, yeni anayasa masalını unutalım

Karar yazarı Mehmet Ocaktan: "Bu işte bir yanlışlık var, bir kere mevcut anayasaya bile uymayan bir iktidarın “Yeni anayasa masalı” anlatması, kelimenin tam anlamıyla trajikomik bir durumdur. Yani kendi anayasamızın tanıdığı AİHM’yi bile tanımıyoruz."

KRONOS 06 Mayıs 2024 GÜNDEM

Karar gazetesi yazarı Mehmet Ocaktan

Karar yazarı, eski AKP milletvekili Mehmet Ocaktan, yeni anayasa tartışmalarına ilişkin kaleme aldığı yazısında, “Bu işte bir yanlışlık var, bir kere mevcut anayasaya bile uymayan bir iktidarın ‘Yeni anayasa masalı’ anlatması, kelimenin tam anlamıyla trajikomik bir durumdur” dedi.

Mevcut anayasanın tanıdığı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Osman Kavala hakkında verdiği ihlal kararı ve yine TİP milletvekili Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi tarafından iki kez verilen ihlal kararlarına uyulmadığını belirten Mehmet Ocaktan, “Yani kendi anayasamızın tanıdığı AİHM’yi bile tanımıyoruz. Hal böyleyken iktidarın ‘özgürlükçü’ anayasa söylemini inandırıcı bulmak ne yazık ki pek mümkün gözükmüyor” değerlendirmesini yaptı.

‘ÖZGÜRLÜKÇÜ ANAYASA SÖYLEMİ İNANDIRICI DEĞİL’

Mehmet Ocaktan’ın yazısından ilgili bölüm şöyle:

“Bu işte bir yanlışlık var, bir kere mevcut anayasaya bile uymayan bir iktidarın ‘Yeni anayasa masalı’ anlatması, kelimenin tam anlamıyla trajikomik bir durumdur.

Hiç uzağa gitmeye gerek yok. Anayasa Mahkemesi iki kere “Hak ihlali” kararı vermiş olmasına rağmen, millet iradesiyle seçilen Can Atalay’ın vekillik hakkı gasp edilmiştir ve haksız yere cezaevinde tutulmaktadır.

Dahası, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Osman Kavala ile ilgili verdiği “Derhal serbest bırakılsın” kararı hala uygulanmamaktadır. Oysa anayasamızın 90. Maddesinde 2004 yılında değişiklik yaparak AİHM’yi iç hukukumuzun bir parçası haline getirdik. Yani kendi anayasamızın tanıdığı AİHM’yi bile tanımıyoruz.

Hal böyleyken iktidarın ‘özgürlükçü’ anayasa söylemini inandırıcı bulmak ne yazık ki pek mümkün gözükmüyor.

Ama her şeye rağmen, ihtiyatlı bir iyimserlik içinde olmakta yarar var. Kim bilir belki de iki parti arasındaki ‘yumuşama’ havası, demokrasi için yeni bir umut sürecini başlatabilir.

Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, CHP lideri Özel’le yaptığı görüşmeden sonraki Cuma namazı çıkışında “Türkiye’de siyasetin yumuşama sürecini başlatalım istiyorum. Bu adımı da atacağız”şeklindeki sözleri, gerçekten bir ‘hukuk devleti’ne dönüşe de işaret ediyorsa, belki de hala demokrasi konusunda bir umut var demektir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com