Gazeteci Yavuz Baydar: "Cephanenin tükendiği bir evredeyiz. Ya MHP ile İYİP birleşmesi veya işbirliği kurularak yola devam edilecek, veya keskin bir hat değişimiyle CHP ile milli mutabakat (kriz) koalisyonu kurulacak."
Yerel seçimde kuruluşundan bu yana ilk kez ikinci parti konumuna düşen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bundan sonra nasıl bir yol izleyeceği merak ediliyor. AKP’nin kuruluş dönemindeki gibi reform yapan bir pozisyona dönmesi yönünde çağrı yapan sınırlı sayıda partili varken, Erdoğan’ın yoluna sertleşerek mi yoksa ılımlı bir konuma gelerek mi devam edeceği tartışılıyor.
Gazeteci Yavuz Baydar, Erdoğan için “Siyasi yolculuğunu hep ittifak kurup yıkarak, yenilerini kurarak sürdüren bir liderlik modeli” yürüttüğünü ifade etti. “Ama cephanenin tükendiği bir evredeyiz” diyen Baydar, önündeki seçenekleri ise şöyle sıraladı:
“Ya MHP ile İYİP birleşmesi veya işbirliği kurularak yola devam edilecek, veya keskin bir hat değişimiyle CHP ile milli mutabakat (kriz) koalisyonu kurulacak.”
CB seçildikten sonra 2014 sonbaharında kısmen, 2015 Haziran seçimi ardından da tamamen kendisini teslim etmişti. Gerisi sadece bir zaman sorunuydu ve şimdi bir sert dönemeç daha var önünde.
Siyasi yolculuğunu hep ittifak kurup yıkarak, yenilerini kurarak sürdüren bir liderlik… https://t.co/SY9UKRw3EX— YavuzBaydar (@yavuzbaydar4) April 17, 2024
Siyasetin son derece dalgalı bir kurda seyrine devam edeceğini belirten Baydar, şunları söyledi:
“CB seçildikten sonra 2014 sonbaharında kısmen, 2015 Haziran seçimi ardından da tamamen kendisini teslim etmişti. Gerisi sadece bir zaman sorunuydu ve şimdi bir sert dönemeç daha var önünde.
Siyasi yolculuğunu hep ittifak kurup yıkarak, yenilerini kurarak sürdüren bir liderlik modeli… Ama cephanenin tükendiği bir evredeyiz. Ya MHP ile İYİP birleşmesi veya işbirliği kurularak yola devam edilecek, veya keskin bir hat değişimiyle CHP ile milli mutabakat (kriz) koalisyonu kurulacak.
İşaretlerini 9 Mayıs’taki Washington görüşmesi sonrası daha net göreceğiz. Her hal-u karda siyaset son derece dalgalı bir kurda seyrine devam edecek. Bu derin kriz kolay kolay bitmez.
Çünkü ortada krizin alabildiğine semirttiği, boğazına kadar yolsuzluğa bulaşmış, veya yönetime varoluşsal derecede muhtaç hale getirilmiş, her türlü değişime direnç gösterecek dindar, milliyetçi, “seküler” karması, bir “saadet piramidi tepesi” var. Güç onlarda.”
