Eğitim İlke-Sen: KHK’lı Kabakçıoğlu’nun ölümü insanın, hukukun ve adaletin açık ölümüdür

KHK'lı Mustafa Kabakçıoğlu'nun karantina hücresinde tek başına ölümüyle ilgili açıklama yapan Eğitim İlke-Sen sendikası, "adaletin bir bütün hâlinde açık ölümü" yorumunda bulundu.

KRONOS 16 Ekim 2020 GÜNDEM

KHK'lı polis memuru Mustafa Kabakçıoğlu cezaevinde plastik sandalyede hayatını kaybetmişti.

Gümüşhane Cezaevinde plastik sandalye üzerinde ölmüş bedeni bulunan Mustafa Kabakçıoğlu’nun ölümü KHK’lıların içinde bulunduğu durumu yeniden tartışmaya açtı. İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası (Eğitim İlke-Sen), Kabakçıoğlu‘nun ölümüyle ilgili bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “KHK’lı Mustafa Kabakçıoğlu’nun ölümü adaletsizliğin açık fotoğrafıdır” denildi.

“İNSANIN, HUKUKUN, ADALETİN ÖLÜMÜ”

“KHK’lı mahkûm Mustafa Kabakçıoğlu’nun hapishanede, bir plastik sandalyeye uzayan ölü bedeni aslında insanın, hukukun, adaletin bir bütün hâlinde açık ölümüdür” denilen açıklamada, KHK’lılar içerde ve dışarda canhıraş bir adalet ve hukuk mücadelesi verdikleri vurgulandı. “Mustafa Kabakçıoğlu’nun vicdanları kanatan ölümü bu mücadelenin ne denli büyük bir acı ve zulme karşı yürütüldüğünün çarpıcı bir kanıtı olmuştur” denildi.

Kabakçıoğlu’nun devletin kontrol ve gözetiminde olduğu belirtilerek, “Devletin kontrol ve gözetiminde bulunan birinin bırakalım gasp edilen hak ve hukukunun teminini, en temel insani hak olan muayene ve tedavi taleplerinin bile değerlendirilmemesi hiçbir şekilde kabul ve izah edilemez!” ifadesi kullanıldı.

“DAHLİ OLAN HERKES VEBALİN TAŞIYICISI”

Açıklama şöyle devam etti: “Mahkûmiyetler ancak adil ve şeffaf yargılamaların neticesinde ortaya çıkabilmelidir. Adil ve şeffaf yargılamaların yokluğunda mesnetsiz iddialarla işlerinden atılan ve hapishanelerde felâket derecede berbat koşullarda tutulan onca insan için tam bir hukuksuzluk cehennemi vâr edilmiştir.

İnsanı aziz kabul etmeyen bir anlayış kendini adalet ve hukuk diye takdim edemez. Böylesi bir durum zulümden başkasını üretemez.

Mustafa  Kabakçıoğlu’nun ölümü bir kez daha bu zulüm mekanizmasını gözler önüne sermiştir. Dahli olan herkes bu vebalin taşıyıcısıdır.

Yürekleri ezip burkan fotoğrafların ortaya koyduğu yalın hakikat karşısında susmak, hesap sormamak hiçbir vicdana yaraşmaz!

Bu dünyada verilmeyen hesaptan ise kimse mutlu olmamalıdır, ahiret gününün hesabı pek çetin olacaktır!

EĞİTİM İLKE-SEN YÖNETİM KURULU”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram