Diyanet’ten ‘çocuk istismarı’ hutbesi: İnsanlık dışı bir eylem

Hiranur Vakfı'nda yaşanan çocuk istismarı nedeniyle eleştirilerilen Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki hutbesini bu konuya ayırdı. Hutbede çocuk istismarı "insanlık dışı bir eylem" olarak nitelendi, mücadele çağrısı yapıldı.

KRONOS 16 Aralık 2022 GÜNDEM

Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki cuma hutbesinde çocuk istismarına değindi. Hutbede, “Çocukların emeğinin, bedeninin, geleceğinin istismar edilmesi, insanlığın iflas ettiğinin bir göstergesidir” denildi.

İsmailağa Cemaati’ne yakın Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, kızını 6 yaşında ‘evlendirme’ adı altında cinsel istismara maruz bırakmasının yankıları sürerken, skandal karşısında sessiz kalmakla eleştirilen Diyanet İşleri Başkanlığı, bu haftaki cuma hutbesinde çocuk istismarına yer verdi.

‘MEŞRULAŞTIRMAK AĞIR BİR VEBAL’

Evlilik için asgari yaşın kanunla 18 olarak belirlendiği hatırlatılan hutbede, çocukların her türlü istismardan korunması gerektiği vurgulandı. Hutbede, “Mağduriyetlerden biri de ‘küçük yaşta evlilikler’, ‘çocuk evlilikleri’, ‘çocuk gelinler’ gibi ifadelerle gündeme gelen aşırılıklardır. Kız çocuklarını, aile kurma sorumluluğuna sahip olmadan evliliğe zorlamak ve bunu İslam dininden hareketle meşrulaştırmaya çalışmak, büyük bir günah, ağır bir vebaldir” denildi.

‘BEDELİNİ EN FAZLA ÇOCUKLAR ÖDÜYOR’

Hutbenin girişinde Enfal Suresi’nin 8. ayeti hatırlatıldı: “Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükâfat Allah katındadır.”

Çocuk istismarı haberlerinin gündemde olduğu hatırlatılan hutbede şu ifadelere yer verildi:

“Çocuklarımız, Cenâb-ı Hakk’ın bizlere bahşettiği kıymetli bir emanettir. Onlar, hayatımızın neşesi, yuvamızın bereketidir. Ailemizin umudu, geleceğimizin teminatıdır. Onun içindir ki çocuklarımızı sağlıklı bir aile ortamında, sevgi ve güzel ahlakla yetiştirmek öncelikli görevimizdir. Onları her türlü ihmal ve istismardan korumak, dini, ahlaki, hukuki ve insani sorumluluğumuzdur.

Maalesef çocuklarımızla ilgili vicdanlarımızı derinden yaralayan haberlerin öne çıktığı bir gündemin içerisindeyiz. Ne acıdır ki, yozlaşmanın, ahlakı ve hukuku kaybetmenin, vicdansızlığın bedelini en fazla çocuklar ödüyor. Bir yanda yaşanan savaşların ve trajedilerin, mülteci kamplarının ve yoksulluğun; diğer yanda ihmal, istismar ve insanlık dışı davranışların en büyük mağduru çocuklar oluyor. Bu mağduriyetlerden biri de ‘küçük yaşta evlilikler’, ‘çocuk evlilikleri’, ‘çocuk gelinler’ gibi ifadelerle gündeme gelen aşırılıklardır.”


 

‘AĞIR BİR SUÇ’

“Kız çocuklarını, aile kurma sorumluluğuna sahip olmadan evliliğe zorlamak ve bunu İslam dininden hareketle meşrulaştırmaya çalışmak, büyük bir günah, ağır bir vebaldir. Bu yanlış tutum ve söylemin İslam’ın evlilik anlayışıyla hiçbir ilgisi yoktur. Çocukların emeğinin, bedeninin, geleceğinin istismar edilmesi, insanlığın iflas ettiğinin bir göstergesidir. Nerede, nasıl, ne zaman olursa olsun ve kim tarafından yapılırsa yapılsın, çocukların ihmal ve istismarı, akılla, vicdanla ve ahlakla bağdaşmayan, insanlık dışı bir eylemdir. Çocukları mağdur eden, onların geleceklerini karartan hiçbir söz ve davranışın mazereti ve meşruiyeti olamaz. Bir çocuğun hayatını karartmak, insanlığa ve vicdana karşı işlenebilecek en büyük cürümdür. Hem Yüce Allah hem de insanlık önünde hesabı verilemeyecek ağır bir suçtur.”

‘EVLİLİK YAŞI KANUNLARLA BELİRLENMİŞTİR’

“Çocukların küçük yaşta evlendirilmesi ve çocuk istismarı vakalarının yüce dinimiz İslam ile anılması ve Müslüman kimliğinin zedelendiği bir sürece dönüştürülmesi asla kabul edilemez. İslam’a göre kadın ve erkek hem duygusal ve fiziksel, hem de ruhsal ve zihinsel olgunluğa erişmeden, aile kurmanın anlam ve sorumluluğunu idrak edecek rüşt yaşına gelmeden evlendirilemez. Zira evlilik için sadece ergen olmak yeterli değildir. Ergenlik biyolojik bir süreçtir. Evlilik ise reşit olmayı gerektirir. Nitekim ülkemizde evlilik yaşının asgari sınırı 18 olarak kanunlarla belirlenmiştir. Başta anne-babalar olmak üzere herkesin evlilik yaşı ile ilgili sınırlara riayet etmesi hem dini bakımdan gerekli bir davranış hem de ailede kalıcı huzur ve mutluluğu sağlamanın en temel şartıdır.”

‘İSTİSMARA KARŞI MÜCADELE EDELİM’

“Allah’ın emaneti olan yavrularımız, vicdan ve merhamet konusunda insanın ve toplumun en hassas terazileridir. O halde, yarınlarımızın ümidi olan çocuklarımıza karşı sorumluluklarımızın idrakinde olalım. Onların eğitimlerine, psikolojik, sosyal, kültürel gelişimlerine, dini ve ahlaki terbiyelerine özen gösterelim. Çocuklarımıza yönelik her türlü ihmal ve istismara karşı hep birlikte mücadele edelim. Çocuk istismarı gibi son derece hassas bir konuyu bilinçaltı mesajlarla İslam ve Müslümanlarla ilişkilendirmeye çalışanlara karşı da uyanık olalım. Unutmayalım ki insanlık, çocukların güven ve huzurunu temin etmedikçe asla iyiliğe erişemeyecektir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com