Dışişleri Bakanlığı, Boğaziçi öğrencilerine yönelik baskılar ve LGBTİ+'ların hedef gösterilmesiyle ilgili Türkiye'yi kınayan açıklamalara 'içişlerimiz' diyerek tepki gösterdi.
Melih Bulu gitti ama fişlediği öğrencilerin bursları kesilmeye devam ediyor
Polisin Boğaziçi Üniversitesindeki eylemlere karşı sert müdahalesini kınayan ABD ve BM İnsan Hakları Örgütüne Dışişleri Bakanlığı yaptığı bir açıklamayla cevap verdi.
Dışişleri Bakanlığının Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Türkiye’nin içişlerine müdahale etmeye kalkışmak kimsenin haddi değildir” ifadesi kullanıldı. “Yurtdışındaki Bazı Çevrelerin Boğaziçi Üniversitesi’nde Yaşanan Olaylara İlişkin Yaptıkları Açıklamalar Hakkında” başlığı ile yayınlanan açıklamada, “Ülkemize demokrasi ve hukuk dersi vermeye kalkanlara aynaya bakmalarını tavsiye ediyoruz” denildi.
Açıklamada, Türkiye’deki toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile ifade özgürlüğünün anayasal güvence altında olduğu savunuldu. “Güvenlik güçlerimiz, bugüne kadar her olayda olduğu gibi, bundan sonra da kanunların verdiği yetkiyle görev ve sorumluluklarını yerine getirmeye devam edecektir” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, ‘üniversite dışından ve terör örgütü iltisaklı çevrelerin olaylara sızma ve kışkırtma girişimleri’ olduğu öne sürüldü.
“MÜCADELEYİ SÜRDÜRMEDE KARARLIYIZ”
Açıklamada, “Türkiye, Anayasa’da güvence altına alınan temel hak ve özgürlükleri koruma konusundaki iradesini gerçekleştirmekte olduğu reform adımlarıyla göstermekte olup, bununla birlikte terör örgütleri ve terörle iltisaklı çevrelerin bu alanlardaki istismarına karşı mücadelesini sürdürmekte de kararlıdır” denildi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
NE OLMUŞTU?
ABD Dışişleri Bakanlığı ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine yönelik müdahaleye ilişkin açıklama yayımlamıştı. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, “Öğrencilerin ve göstericilerin gözaltına alınmasından endişe duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği de gözaltına alınan öğrencilerin serbest bırakılması çağrısını yaparak, “Polisin orantısız güç kullanımına son vermesi çağrısında bulunuyoruz” demişti.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ayrıca, siyasilerin LGBTİ bireyleri hedef alan açıklamalarını da kınamıştı.
