Ünlü ekonomist Acemoğlu, Merkez Bankası’nın politika faizini 17.50'ye çıkarması 'endişe verici' buldu. "Belki ufak tefek faiz artışlarıyla ve Orta Doğu‘dan gelen kaynaklarla seçime kadar ekonomi ayakta kalır, belki ayakta kalmaz. Ama ülkenin ekonomik potansiyelinin savrulduğu kesin" ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası (TCMB) kritik faiz kararını açıkladı. Yeni başkanı Hafize Gaye Erkan’la ikinci toplantısını yapan Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizini 250 puan artışla 15’ten yüzde 17.50’ye yükseltti. Faiz artışı beklentilerin altında kaldı.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nden (MIT) Prof. Dr. Daron Acemoğlu, Merkez Bankası’nın faizi 250 baz puan artırarak yüzde 17,5’e çekmesini ‘endişe verici’ buldu. Acemoğlu’na göre iktidar ekonomiyi yerel seçimlere kadar bile ‘tutamayabilir.’
MB’NIN FAİZİ YÜZDE 20’YE ÇEKMESİ BEKLENİYORDU
Merkez Bankası, politika faizini yüzde 15’ten yüzde 17,5’e yükseltti. Faiz artışı yine beklentilerin altında kaldı. Piyasa anketlerinde MB’nin faizi 5 puan artırarak yüzde 20’ye çekmesi bekleniyordu.
Ancak bu beklenti ‘Birleşik Arap Emirlikleri’yle (BAE) imzalanan anlaşmaların ardından Türkiye’ye sıcak para gireceği’ haberleriyle değişip, yüzde 17,5’lere kadar gerilemişti.
MB eski başekonomisti Hakan Kara, BAE’yle yapılan 51 milyar dolarlık anlaşmaların ‘faiz kararından sonra oluşabilecek olumsuz etkiyi kırmak için‘ bugüne yetiştirildiğini yazmıştı.
Türkiye’deki ekonomistler bu faiz artışı hakkında karamsar değerlendirmeler yaptılar.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
“ENDİŞE VERİCİ”
Bunlardan birini de dünyaca ünlü Prof. Dr. Daron Acemoğlu’ndan geldi. Kararı hem anlamsız hem ‘endişe verici’ bulan Acemoğlu, Twitter’dan şunları yazdı:
“Merkez Bankası’nın 2,50 puan faiz arttırması, ve enflasyonun ve ekonominin geleceğini Orta Doğu’dan gelen paraya bağlanması gerçekten endişe verici. Bu ne yazık ki şu anki politikaların bir tek kısa dönemde kaynak getirmek üzerine olduğunu vurguluyor.
Yurtdışından finansmanın nasıl enflasyonu dizginleyeceğini hâlâ anlamış değilim. Bunu bir teorisi var mı acaba?
Daha derin problem: Türkiye’nin yapısal bozukluklarına çare getirecek hiçbir şey yapılmadığı aşikar. Belki ufak tefek faiz artışlarıyla ve Orta Doğu‘dan gelen kaynaklarla seçime kadar ekonomi ayakta kalır, belki ayakta kalmaz. Ama ülkenin ekonomik potansiyelinin savrulduğu kesin. Çok yazık.”
