Bilal Erdoğan: Bakanlıklara ‘bu gerekiyor, yapın’ dedik

KRONOS 02 Ekim 2019 GÜNDEM

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, Okçular Vakfı’na kamu kurumlarından kaynak aktarıldığı iddialarına karşın, “Malazgirt anmalarında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ‘Konser verilmesi gerekiyor, yapın’ dedik; Ulaştırma Bakanlığı’na ‘Buranın yolunun halledilmesi gerekiyor, yapın’ dedik; Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne ‘Burayı park alanı yapın’ dedik. Harcanan paralar Malazgirt etkinliklerinin yapılması için kurumların bizimle yaptığı protokol çerçevesinde kendi harcadıkları miktarlar” ifadelerini kullandı.

CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın konuğu olan Bilal Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

“Devlet, bazı sivil toplum kuruluşlarına kamuya yararlı dernek statüsü veya vergiden muaf vakıf statüsü verir. Bunu neden yapar? Der ki ‘ben sana bu statüyü vererek sen kamu hizmetini ikame etme yetkisine benim nezdimde sahipsin. Yani ben sana hizmet edeceğim alanlarda ortak proje sağlayarak destek veririm’. Neden, özellikle topluma dokunan konularda, insanı ilgilendiren konuda devlet ne yapıyor, sosyal hizmet uzmanıyla bir mağduru muhatap ediyor. Ama işin bir de gönüllülerini oraya sevk edebildiğiniz zaman, onların enerjisinin devlete eşlik etmesi dünyanın her tarafında uygulanan meseledir. Kültür-sanat alanı da böyledir, devlet desteği olmadan dünyanın neresinde yaşayabilmiştir kültür sanat? Bu gibi konularla ilgili devletin bu kurumlara destek olması kadar normal bir şey yok. Türkiye’de futbolun arkasında devletin olmadığını düşünelim, futbolu konuşabilir miyiz? Türkiye buna önem veriyor ve destek oluyor.

‘DEVLET HERHANGİ BİR VAKFIN KASASINA PARA AKTARAMAZ’

Okçular Vakfı yıkılmış, yok olmuş, bizim kültürümüzün önemli bir köşe taşı olan bir yerin ihya edilmesiyle başladı. Bir yıkık minare vardı, bir de eski mutfağın duvarları vardı. Oradan yükseldi. Devlet burayı, buraya sahip çıkacak birilerine havale etmek durumunda. Buraya inanan, tarihine, misyonuna inanan birilerine veriyor burayı. Kaynak aktarma değil bunlar, mesela ben diyorum ki turnuva düzenleyeceğim. Kulüpleri bu kadar özel bir mekana getiriyoruz. Bütün bunlar yapılırken diyoruz ki ‘gelen sporcularımızın yeme-içme hizmetini sağlar mısınız?’. Bu tür hizmetler. Temizlik güvenlikle ilgili personel koydu belki kendi kurumunda. Para yok. Devletin herhangi bir vakfın kasasına para aktarması imkansızdır. Ortak hizmet protokolü denen mevzuatta karşılığı olan mesele var. Kamu kurumu, kamuya yararlı kurumla ortak proje yapılabilir. Diyelim ki para harcanacak iş var, idare doğrudan kendisi yapar. Bunların hepsinin mevzuatı, kanunu var.

Türkiye’de bizden önce vakıflar bu iş için kullanılmış, istismar edilmiş. Adı vakıf olan kurumların bazılarının sorgulanması gerekiyor. Ne olur insanlar sorgulasın? Bizle ilgili her şeyi üreten insanlar, o derneklerin ne vakıfçılık yaptığını sorgulasın.

’17-25 ARALIK’TA BİR TANE ZİMMET İTHAMI YOK’

Mesela bir dernekte şunu tartıştık. Filanca hesabımıza şu kadar para yatırmış.Bunu geri verelim mi. Çünkü filancanın şöyle şöyle beklentileri olabilir. Ben bana bağış yapan insanların ne düşünerek bağış yaptığını bilemem ki. 17-25 Aralık’ta 1 tane zimmet ithamı yok. Herhalde o olsaydı, 17-25 Aralık’ın polisleri, savcıları bunu bu işin içine koyardı. Ben Türkiye’nin liderinin oğluyum diye hiçbir şey yapmayacak mıyım? Ben birisinin bir işini çözmek için bir kuruş alıyorsam bu rant amacıyladır. Devletin buna karşı önlemi mal beyanıdır. Ben 5 yıllık süreden daha kısa sürede bu mal beyanını verdim.

’10 YILDIR RESTORAN İŞİNDEYİM’

Ben 10 yıldır restoran işi yapan birisiyim. Amcam ve eniştemle ortak olduğum bir inşaat işi var. Bir ara gemi yapıp sattık ama şu an restoran ve inşaat sadece. Benim için tatmin edici bir para kazanıyorum.

‘BAHSEDİLEN MİKTARLAR BİZE VERİLMEDİ’

Meral Akşener’in bahsettiği mesele Malazgirt anmalarıyla ilgili bir mesele. Bir Okçular Vakfı olarak kalktık ve bu mesele önemli dedik, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sahne kurulması ve konser verilmesi gerekiyor, siz bunu yapın dedik. Ulaştırma Bakanlığı, buranın yolunun halledilmesi gerekiyor, siz bunu yapın dedik. Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne burayı park alanı yapın, burası sizin işiniz, siz yapın dedik. Bu bahsedilen miktarlar bize aktarılıp bizim harcadığımız miktarlar değil. İlgili kurul ve kuruluşların Malazgirt etkinliklerinin yapılması için bizimle yaptığı protokol çerçevesinde kendi harcadıkları miktarlar. Oraya yapıyorlar. Şu güzel işler siyasetin sığ meselelerine kurban oluyor, buna çok üzülüyorum.

Cumhurbaşkanı’mızla çok sık görüşemiyoruz. Ben şimdi arayıp da gündeminde yer açmak istemiyorum. Herhalde 2-3 haftada bir kere görüşüyoruz. Ankara’da bir saat fazla geçirmemeye çalışırım.

‘HAMBURGER SEVERİM’

Ben de hamburger severim yerim ama lahmacun yok olsa biz kazanır mıyız, kaybeder miyiz? Çok büyük bir kültür paketimiz var, şunları kaybetsek de olur demeyeceğiz.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram