Merkez Bankası’ndan “Geri adım yok” mesajı

Kılıçlar çekildi... Bankalar ile Merkez Bankası arasında tarihte eşi görülmemiş bir kavga patlak verdi. "Kavgada yumruk sayılmaz" sözü TCMB için geçerli olabilir. Ancak bankaların bu kavganın kaybedeni olacağını söylemek için kâhin olmaya lüzum yok.

TURHAN BOZKURT 01 Kasım 2022 HABER ANALİZ

Merkez Bankası (TCMB) döviz mevduatını azaltmak için bir yıldır bankaların ensesinde boza pişiriyor. Kur korumalı TL mevduat (KKM) performansı yeterli olmayan bankaların yükü her geçen gün artıyor. Dövize uzanan eller bir bir kırılıyor.

En son toplam mevduatın içinde TL mevduatın payı yüzde 50’nin altında kalan bankalara daha fazla devlet iç borçlanma senedi (DİBS) bulundurma mecburiyeti getirildi.

Madem KKM’ye destek vermeden bedelini düşük faizli DİBS alarak ödeyeceksin.

Bankalar yazılı talimatın yanı sıra Merkez Bankası’ndan gelen gün aşırı telefonlardan bunaldı. “Şu kadar döviz bozdurun. X şirketine niye bu kadar TL kredi tahsis ettiniz? Yurt dışında X bankası ile döviz işlemlerinizi fark etmediğimizi mi zannediyorsunuz?”

AKBANK’IN PROTEST TAVRI BAŞINA İŞ AÇABİLİR

Talimat doğrudan bankaya tebliğ edildiği gibi sektörün çatısı Türkiye Bankalar Birliği’ne de verilebiliyor.

KKM kriterlerinin altında kalan bankalar döviz mevduatının payını dolaylı yoldan azaltmak için TL mevduat faizini artırıyor. Sabancı’nın amiral gemisi Akbank yüzde 29 faiz ile para toplamaya başladı.

Haber kısa sürede yayıldı. Olan oldu ve TCMB, Bankalar Birliği’ne “Bazı üyelerinizin mevduata yüzde 30’a varan oranlar verdiğini üzülerek görüyoruz. Kendi iyilikleri için piyasa faizlerinden kopmamalarını tavsiye ediyoruz.” minvalinde mektup gönderdi.

O yasak, bu yasak… Bankacılar döviz tevdiat hesabından TL’ye geçmesi için mudiye boğazda yemek mi ısmarlayalım?” sözü ile yarı şaka yarı ciddi Merkez Bankası’na veryansın ediyor. Hatta “Mudinin gazozuna ilaç mı katalım?” diyenler bile var.

MERKEZ BANKASI “GERİ ADIM ATILMAYACAK” DEDİ

Aralarında eski TCMB başkanlarının da bulunduğu ve “ak saçlılar” diye bilinen muteber isimler elçi olarak Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile müzakerelerde bulundu.

Ancak Kavcıoğlu kararlarda milim geri adım atmayacağını beyan edince bankacılar bu defa Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’den randevu talep etti.

Nebati; Ziraat Bankası Genel Müdürü ve TBB Başkanı Alpaslan Çakar’ın yanı sıra Akbank, İş Bankası, Garanti BBVA, Yapı Kredi ve TEB gibi büyük bankaların genel müdürlerini bakanlıkta ağırladı.

İki saatten fazla süren toplantıda bankacıların serzenişte bulundu. Sürpriz toplantıya Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben de katıldı.

Bir kaynağım, banka genel müdürlerinin TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu’nun toplantıya davet edilmemesi için ricada bulunduğu söyledi.

KAVCIOĞLU’NU BAKAN NEBATİ’YE ŞİK YET ETTİLER

Banka genel müdürleri, “Düşük faizli Hazine kâğıtlarını (10 yıllık tahvil) bilançoda tutmak riskli. 400 milyar liralık bir yük gelecek. Sistemik riske sebebiyet verebilirsiniz.” derken, yabancı sermayedarın son kararlardan memnun olmadığını da aktardı.

“Sermaye takviyesine ihtiyaç duyulabilir. Sermayedar bunu kabul etmez.” diyen banka genel müdürleri, “Faiz indirilince kur korumalı mevduatın faizi yüzde 13,50’ye düştü, mudiye bu enstrümanda tutmak zorlaştı.” tespitinde de bulundu.

TCMB Başkanı Kavcıoğlu’nun “kendisinin şikâyet edildiği” toplantıya cevabı gecikmedi. Toplantının hemen akabinde çok sert misillemede bulundu.

Bankaların yükünü daha da artıracak ve KKM’den, nam-ı diğer liralaşma stratejsinden taviz verilmediğini gösteren kararlardan bazıları şöyle:

Bankalar yabancı para mevduatın yüzde 5’ine kadar Hazine tahvili tutacak.

2023’ten itibaren TL mevduat oranı yüzde 50’nin ve yüzde 60’ın altında kalırsa sırasıyla ilave 200 baz puan ve 700 baz puan tahvil tutacaklar.

KOBİ, esnaf, malî kesim, KİT, tarım, ihracat ve yatırım kredileri hariç tahsis edilen ticarî kredilerin yüzde 30’u oranında tahvil tutmak şart.

BANKALARA TELEFONLA MUHTIRA VERİLDİ

Temmuz-aralık arasında söz konusu kredilerin stok tutarının artış oranı yüzde 10’u aşarsa, aşan tutan kadar tahvil tutmak mecburî.

Ticari kredi faizi referans oranının 1,4 katını aşarsa yüzde 20, 1,8 katını aşarsa yüzde 90 tahvil tutma şartı var.

Tahvil muhtırası yazılıydı. Esas bomba telefonda patladı.

TCMB’nin bankalara verdiği muhtırada öne çıkan dört madde:

1) Kredi kullanan müşterilerin elde ettikleri fonları KKM’de değerlendirilmesine izin vermeyin.

2) Kredi tahsis edilen müşterilere kredi konusu fonların bir kısmını veya tamamını ir süre vadesiz mevduatta tutma yükümlülüğü getirmeyin.

3) TL mevduat kaynaklı yükümlülüklerden kaçınmak için piyasa mevduat faizlerinin çok üzerinde oranlar ile TL mevduat toplamayın.

4) Yurt dışı yerleşik bankalar ile off saatlerde yüksek tutarlı döviz alım-satım işlemlerine son verin.

Bankalar ile Merkez Bankası arasında tarihte eşi görülmemiş bir kavga patlak verdi. “Kavgada yumruk sayılmaz” sözü TCMB için geçerli olabilir. Ancak bankaların bu kavganın kaybedeni olacağını söylemek için kâhin olmaya lüzum yok.

Nitekim Kavcıoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın verdiği talimat doğrultusunda kararlara imza atıyor. İtirazı olan varsa Saray’a gitsin!

HUYSUZLUK YAPAN BANKAYA TEFTİŞ SOPASI

Günün sonunda Hazine’deki sürpriz toplantı banka genel müdürlerinin gazını almaktan öteye geçemez. Zira Saray’ın seçim ekonomisinin omurgasını düşük faizli krediler marifeti ile karşılıksız para pasma faaliyeti teşkil ediyor.

İlk 9 ayda bankaların kârı yüzde 400 artarak, 286,2 milyar TL’ye çıktı. Saray kâr rekoru için taşları geçen yıldan döşedi. Dünyada faiz artarken TCMB yüzde 19’dan yüzde 10,50’ye kadar indirdi politika faizini. Sene sonunda yüzde 9’a kadar inicek faiz.

Saray kâr jestinin mukabilinde bankalardan döviz kurlarını ve kredi faizlerini aşağıda tutmalarını bekliyor. Cumhurbaşkanlığı Seçimi’ne dek yol haritasına riayet etmeyen ve huysuzluk yapan bankalar için teftiş kapıda.

Nebati’ye “Yeter artık, buna bir son verin!” diye serzenişte bulunan banka genel müdürlerinden kaçı TCMB, BDDK, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Rekabet Kurumu başta olmak üzere dört koldan başlatılacak teftiş bombardımanı göze alabilecek?

Kaldı ki neticesi şimdiden belli teftiş, sopalardan sadece biri… Banka patronunun şirketleri, o şirketlerin vergileri, ithalat-ihracat izinleri, onay bekleyen kredileri… Var da var…

Hukuk devletinin ilga edildiği bir dönemde Hepsi bir kişinin iki dudağı arasından çıkacak iki cümleye bakıyor.

—————————————

İletişim için:

https://www.youtube.com/turhanbozkurt

Twitter: @turhanbozkurTV

https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/

e-posta: [email protected]