Tören masrafı yok, bayram harçlığı var

YUNUS ERDOĞDU 25 Ağustos 2019 DÜNYA

Ukrayna Bağımsızlık Günü kutlamaları için düşünülen askeri geçit töreni iptal edildi, masraflar askerlere bayram harçlığı olarak verildi. FOTOĞRAFLAR: YUNUS ERDOĞDU

Ukrayna’nın bağımsızlığını kazanmasının, 28’inci yıl dönümü kutlamalarını bu sene geçtiğimiz yıllarda görülmemiş bir şekilde halk sahiplendi. Başkent Kıyiv’deki, Bağımsızlık Günü’nün törenlerinde ülkenin doğusunda devam eden çatışmalarda, can veren binlerce gönüllünün akrabaları, çok sayıda gazi ve yakınları katıldı. Ülkenin dört bir yanından gelen 500 bini aşkın kalabalıkla, meydanlar ve caddeler doldu.

Geçtiğimiz yılların aksine bu sene Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy’nin talebiyle, tank, top, füze, tüfek ile yapılan askeri geçit törenleri yapılmadı. Zelenskıy; hava, kara, deniz, özel kuvvetlerinin bütün unsurlarıyla katıldığı yüksek maliyetli geçit töreninin masraflarının, askerlere bayram harçlığı olarak verilmesi kararı aldı. Yüz binleri aşan halk geçidi, Ukrayna halkının organizasyon kabiliyetini göstermesi açısından etkileyici oldu.

Tören, ülkesini iç savaşa iterek, Rusya’ya kaçan Viktor Yanukoviç’in emriyle sivil halka ateş açan ve yüzü aşkın vatandaşın hayatını kaybettiği yokuşta, tamamen beyaz giyinmiş çocukların gelmesiyle başladı. Beyazlar içerisindeki masum cennet çocuklarını anımsatan görüntüde, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy, eşi Olena ile birlikte yer alarak halkı selamladı.

Barış ve sevgi içerikli iyi dilek ve temennilerini dile getiren çocuklar, oligarşiik çete ve otoriteye karşı mücadele esnasında hayatını kaybedenlerin bulunduğu yere getirilen, zırhlı beyaz bir toplumsal olaylara müdahale aracını (TOMA) ve polis kalkanlarını elleriyle, Ukrayna bayrağı renklerine boyadı.

Hayatını kaybedenlerin anısına saygı duruşunda bulunuldu. Bu sırada meydana yerleştirilen çok sayıdaki ekrandan bu mücadelede hayatını kaybedenlerin fotoğrafları gösterildi.

Askeri geçit sadece konuk cumhurbaşkanılarının karşılamalarında ve resmi törenlerde görmeye alışık olduğumuz onur kıtası ve bazı birliklerden birer kıtanın geçişi ile kısıtlı tutuldu. Daha sonra Bağımsızlık Meydanında Ukrayna bayrağı gönlere çekildi. Ukrayna milli marşı, sekiz dakika boyunca farklı sanat guruplarının yorumlarıyla, askeri orkestra, senfoni orkestrası, folklor korosu, halk sanatçıları ve coşkulu kalabalık hep bir ağızdan tarafından okundu. Ordu bandosu da bu esnada bütün maharetlerini sergiledi.

Halkın üzerine ateş açan keskin nişancıların konuşlandığı meydandaki konservatuvar çatısından, pop star Tina Karol söylediği milli marşla da anlamlı bir mesaj verdi.

28 yaşındaki bağımsız Ukrayna’da, 14 yıldır aralıksız gazetecilik yapıyorum. İyi kötü birçok şeyi birlikte yaşadık. 2014 olaylarında meydanda yaralandım. Gurur ve coşkuyu yaşadığım, Bağımsızlık Günü’nde bu sefer yüreğim parça parçaydı. Ben, Ukraynalıların gülen yeşil gözlerine alıştım, ama bir türlü hüzünle bakan yeşil gözlerine alışamadım.

POROŞENKO, TÖREN YERİNE KİLİSEYE GİTTİ

Davetli konuklar arasında; Ukrayna’nın ilk Cumhurbaşkanı Leonid Kravçuk, akabinde göreve gelen cumhurbaşkanı Leonid Kuçma ile Viktor Yuşçenko yer aldı. Ancak törene resmi davet edildiği halde, Zelenskıy’nin selefi Petro Poroşenko iştirak etmedi. Bağımsızlık töreni esnasında, Poroşenko nerede ki diye düşünürken cep telefonumun bildiriminden, Facebook üzerinden Ayasofya Katedrali’nde ayinden canlı yayın yaptığını gördüm. Burada ibadeti sonrasında, gazetecilerin resmi törenlere neden katılmadığını sorması üzerine, savaşan bir ülkenin askeri silahlarla geçit yapması gerektiğini söyledi.

Poroşenko’nun görev süresinde, devletin resmi kutlamalarına eski cumhurbaşkanıları birlikte katılma geleneğini bozmamıştı. Bunu bilmesine rağmen, topluma birliktelik mesajı veren bu güzel geleneği bizzat kendisi bozmuş oldu.

Poroşenko’nun “protesto” ettiği törenlerde, Ukrayna’daki her kesimi, farklı dinlerin temsilcileri, büyük elçiler, dış misyon şefleri, yabancı konuklar hazır bulundu.

“FARKLIYIZ AMA BİRİZ”

Bu sene, “Farklıyız ama biriz” şiarıyla gerçekleşen törende Zelenskıy, Bağımsızlık Meydanından halka hitap etti. Zelenskıy konuşmasına şu sözlerle başladı: “Her sabah güne, Genelkurmay’dan gelen bir sms (kısa mesaj) ile başlıyorum. Bunlar genellikle, son 24 saat içerisinde doğuda askerimize yapılan saldırılarla ilgili. ’Yedi saldırı – iki kayıp şeklinde. Rakamlar farklı olabiliyor. Ancak yalnızca bir mesaj sabahı güzelleştirir. O da, ‘sıfır çatışma, sıfır kayıp yazan gündür.”

Barış gelmesini isteyen Zelenskıy, artık sabahları ülkede doğan çocukların mesajlarını almak istediğini söyledi; mesela 1000 erkek 1001 kız gibi diye konuştu.

24 Ağustos’un, Ukrayna’nın en önemli günü, doğum günü olduğunu söyleyen Zelenskıy özgür bir Ukrayna’da doğmuş gençlerin kendileri için manevi destek anlamına geldiğini ifade etti.

Yaklaşık bir saat süren resmi tören akabinde, halkın organize ettiği törenler başladı. Zelenskıy, gazilerin yürüyüşüne katılmadı, meydandan ayrıldı.

UKRAYNA’NIN NABZI MEYDANDA ATTI

Küçük çocukların, babalarının resimlerini taşırken, yüzlerinde hüznü görmek…

Annelerin, oğullarının fotoğrafını tutarak silah arkadaşlarıyla yürümesi…

Gül yüzlü, hep gülen, çiçeği burnunda Ukraynalı gelinlerin solan yüzleri ve kucağında gencecik bir yiğidin fotoğrafıyla biten hayalleri…

Yurdunu, ocağını korumak uğruna iki ayağını kaybetmiş gönüllüler, kimisi tek ayağını, kimisi gözünü kaybetmiş yiğitler. Bunların hiç birisi asker değildi. Rusya ülkelerini işgal etmeye başladığında; elindekini avucundakini satan, kendi paralarıyla bir kamuflaj ve silah mağazasından 700 dolara bir kalaşnikof alıp, şarjörünü de çocuğunun harçlığıyla doldurup cepheye koşan sıradan vatandaş ama gerçek vatanseverlerdi.

FOTO MUHABİRİ ARKADAŞIM CEPHEYE KOŞTU

Mesela foto muhabiri arkadaşımı olaylar başladığında takip ettiğim etkinliklerde göremez olmuştum. Bir baktım ki çatışmaların içinde, ajanstaki işini bırakıp, fotoğraf makinesi yerine, eline silah alıp doğruca cepheye koşmuştu. Vatan, vatan diyordu…

Aynı kahraman, arkadaşım beni Ukrayna’da medya hedef göstermeye başladığında, hemen evime geldi; “Yanındayım, senin hakkındaki iddialara inanmıyorum, ne zaman koruma lazım olursa, dışarı çıkmak istediğinde bana haber ver, ben yanında olayım.” dedi. Nerede, kime karşı olursa olsun Ukraynalılar bir haksızlık varsa karşısında duruyor.

RAHİPLER BİRLİĞİ

Ukrayna 2014 yılından beri iç savaşla mücadele ediyor. Doğu Ukrayna’da Rusya yanlısı ayrılıkçı güçler ile Ukrayna ordusu arasında çatışmalar sürüyor.

Cepheye gönüllü giden rahipler bilinenin aksine siyah kıyafetlerinin yerine haki renkli elbiseleriyle yürüyüşe katıldı. Rahip birliğini gördüğümde de çok etkilendim. Kilise kürsüsünden, vatan sevgisi anlatıp, kilise bahçesinde oturup sosyal medyadan, İncil’den ayetler paylaşmak dururken cepheye gitmek de nedir?

Cemaattin parasını yemek yerine, cephede, Rus bombardımanı altında konserveye talim eden rahipler bunlar.

“Cihat bizim işimiz değil, bizim işimiz din hizmeti ve nasihat” diyebilirlerdi. Onlar cepheye gitmişler ve askerin maneviyatını kuvvetlendirmiş, Rus işgalinin önünde etten duvar örmüş ve ilerlemesini durdurmuşlardı.

Aklıma beyaz çarşafla miting meydanına gelip, “Kefenimizle çıktık” diyen anacak ilk fırsatta askerliğini bedelli yapan Türk imamlar geldi. Ne yaman çelişki…

PUTİN’E ÖFKE BÜYÜK

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in adı anıldığında, meydanda yükselen ses, hep bir ağızdan edilen küfürdü…

Putin, daha düne kadar en azından belli bir kesimin saygıyla adını andığı bir liderdi. Artık bütün meydan toplu şekilde küfür ediyor. Kremlin’de duyuluyor mu edilen küfürler bilmiyorum.

Daha düne kadar, “Ukrayna’nın dostu ve hamisi olduğunu” iddia eden, Rusya bizzat saldırmıştı.

Umarım Türkiye’de de, Rusya’ya yanaşanlar, Karadeniz komşumuz Ukrayna’da halkının acılarından çok geç olmadan bir ders çıkarır.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com