Türkiye, tarihinde ilk kez toplanan uluslararası bağış paralarına muhtaç halde geldi

Emekli Büyükelçi Tan: 20 Mart’ta… Türkiye tarihinde görülmemiş bir şeydi bu: Bir bağışçılar konferansında Türkiye’ye yardım için dünya ülkeleri ve uluslararası kuruluşlar aralarında para topladılar. Sözde “dünya lideri” olan, “dünyaya ayar veren” bir ülke için imece usulü para toplandığını duymuşluğunuz var mı?

KRONOS 01 Nisan 2023 GÜNDEM

Emekli Büyükelçi Namık Tan, Türkiye’nin tarihinde eşi benzeri görülmemiş şekilde, savaş veya afette yıkılmış ve yoksul ülkeler olan Afganistan, Güney Sudan, Somali gibi bir uluslararası bağışçılar konferansında toplanacak paraya muhtaç ülke haline geldiğini yazdı.

Resmi adı, “AB-BM Türkiye ve Suriye’ye Bağış Konferansı” olan toplantıda Türkiye’ye en büyük bağışı yapanların ‘Her fırsatta kötülemeyi marifet saydığımız Avrupa Birliği’ olduğuna dikkat çeken Tan ‘Sözde “dünya lideri” olan, “dünyaya ayar veren” bir ülke için imece usulü para toplandığını duymuşluğunuz var mı? O halde, kronik muhtaçlık içindeki bu ülkelerle artık aynı kategoriye düştüğümüzü varsaymak yanlış olur mu?’ diye sordu.

Türkiye’nin eski Washington Büyükelçisi de olan Namık Tan şunları yazdı:

Fakat sessiz sedasız başka çok önemli bir gelişme yaşandı geçen hafta, 20 Mart’ta… Türkiye tarihinde görülmemiş bir şeydi bu: bir bağışçılar konferansında Türkiye’ye yardım için dünya ülkeleri ve uluslararası kuruluşlar aralarında para topladılar.

Hakkında NATO’ya alınır mı, alınmaz mı tartışmasını başlattığımız İsveç’in AB Dönem Başkanı sıfatıyla Brüksel’de düzenlediği bir toplantıda yaşandı bunlar. Toplantı, BM ve AB ortaklığında yapıldı. Resmi adı, “AB-BM Türkiye ve Suriye’ye Bağış Konferansı”. 65 ülke, 26 uluslararası teşkilat ve finans kuruluşları katıldılar…Toplantıda, Türkiye ve Suriye için toplam 7,5 milyar dolar yardım taahhüdü yapıldı. Bunun yaklaşık 6,5 milyar doları Türkiye’ye, kalan 950 milyon doları Suriye’ye yönelik olacak.

100 milyar dolara yakın açık var

Peki, en büyük bağışçımız kim? Her fırsatta kötülemeyi marifet saydığımız Avrupa Birliği (AB). AB Komisyonu, Birlik üyesi 27 ülke, Avrupa Yatırım Bankası ile Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası toplam bağışın yarısını üstlendiler. Kalan yarısını BM dahil uluslararası kuruluşlar ile yine her fırsatta kötülediğimiz ABD’nin başını çektiği ülkeler taahhüt ettiler. Bağışların üçte ikisi uygun koşullu kredi. Bu krediler somut ve denetlenebilir projelerde kullanılacak. Kalan üçte birlik bölüm kontrollü nakit para bağışı. Denetime neden ihtiyaç duyulduğu yoruma açık.

Buraya nasıl geldiğimizi bir kenara koyalım. İki konuyu gözden kaçırmayalım:

1. Türkiye tarihinde eşi benzeri görülmemiş şekilde bir uluslararası bağışçılar konferansında toplanacak paraya muhtaç oldu.

2. O kadar büyük yardıma ihtiyacımız var ki, bunu toparlamamız sadece bağışla olacak gibi görünmüyor.

Egemenlik ve bağımsızlıktan söz edebilir miyiz?

Uluslararası Bağışçılar Konferansları nadiren ve olağanüstü durumlarda yapılır. Amaç bellidir: öz kaynakları yetersiz, savaş veya afette yıkılmış ve yoksul ülkeler için yardım toplanır. Afganistan, Güney Sudan, Somali ve benzerleri akla gelen ilk örneklerdir. Sözde “dünya lideri” olan, “dünyaya ayar veren” bir ülke için imece usulü para toplandığını duymuşluğunuz var mı? O halde, kronik muhtaçlık içindeki bu ülkelerle artık aynı kategoriye düştüğümüzü varsaymak yanlış olur mu?

Vaziyetimiz, Türkiye’nin 1958’deki resmi iflas ilanına benziyor. O dönemde borçlarımızı ödeyemez hale gelmiştik. Dünya Bankası, IMF ve OECD toplanıp, yeni krediler karşılığı borç ertelemesini ödeme takvimine bağlamıştı. AB henüz ortalıkta yoktu. Bu işin öncülüğünü Soğuk Savaş koşullarında ABD üstlenmişti. Unutmayı tercih ettiğimiz bir iflasın ilanıdır  bu.

Şimdi, şu soruyu soralım: Bu hale düşen bir ülkenin artık mali egemenlik ve bağımsızlığı olduğundan söz edebilir miyiz?

Tabloyu daha elim ve vahim hale getiren başka bir gerçeklik daha var: Deprem sonrası 100’ün üzerinde ülkeden telaş içinde, neredeyse sorgusuz sualsiz, para bağışı ve aynî yardım topladık. Banka hesapları açıldı, uçaklarla uzak ülkelerden yardımlar taşındı. Türkiye’nin bugüne kadar Afrika’dan, Pakistan’dan, Bangladeş’ten, Afganistan’dan, Orta ve Güney Amerika’dan kısacası dünyanın en az gelişmiş, yoksul bölgelerinden çadır, battaniye, jeneratör gibi temel ihtiyaç malzemelerini toplamaya çalıştığını, uzak ülkelerde cami cemaatlerinin Cuma namazı çıkışlarında toplandığı paralara el açmak zorunda kaldığını hiç gördük mü?

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com